Evrensel gazetesinden Tamer Arda Erşin'in aktardığına göre, KHK ile ihraç edildikten sonra ihraç edildiği okula öğrenci olarak geri dönme hakkını kazanan Dr. Cenk Yiğiter’in eğitim hakkı Ankara Üniversitesi'nin yaptığı yönetmelik değişikliğiyle engellendi. Ankara Üniversitesi 8 Ağustos 2017 tarihinde çıkardığı yönetmeliğin kayıtla ilgili bölümüne ‘kamu görevinden çıkarılmamış olması gerekir’ maddesi ekledi.
'MECLİS'İ BAĞLAYAN ANAYASA, İBİŞ'İ BAĞLAMAZ OLDU'
Durumu değerlendiren Yiğiter, “Yönetmelikte herhangi bir biçimde kamu görevinden çıkarılanlar kayıt hakkına sahip olamazlar deniyor. Bu kişi Ankara Üniversitesi özelinde ben oluyorum. Anayasada düzenlenmiş eğitim- öğretim hakkı ancak anayasada belirtilen nedenler dolayısıyla kanunla sınırlandırılır. KHK'lerle insanları okuldan atan Rektör Erkan İbiş bir süredir yasama yetkisine sahip olduğu için anayasadaki eğitim- öğretim hakkını yönetmelikle düzenleyebileceğini sanıyor. Bu anayasa ihlalidir ve siyaset bilimi terminolojisine göre darbedir. Kaldı ki Meclis bile eğitim- öğretim hakkını anayasada yer aldığı için kısıtlayamaz, Meclis'i bağlayan anayasa, İbiş'i bağlamaz oldu”
'ÜLKEYİ ZARARA UĞRATAN İBİŞLER CUNTASI ANCAK FATURAYI HALK ÖDÜYOR'
Yiğiter, Türkiye'de bir cunta yönetimi olduğunu savunarak, “Albaylar cuntası deniyor ya. Artık Türkiye'yi İbişler cuntası yönetiyor” dedi. Normalde Ankara Üniversitesi'nin yaptığı yönetmelik değişikliği hakkında yürütmeyi durdurma kararı verileceğini belirten Yiğiter, bu süreçten sonra durumu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) kadar götüreceğinin altını çizerek, “Türkiye'de mahkemelere güvenemediğim için süreci AİHM'e götüreceğim ve oradan tazminat alacağım. Bu tazminatı da çocuğumun eğitim masraflarında kullanacağım. Ancak şuna dikkat çekmek istiyorum, bu tazminatı İbiş ödemeyecek. Tazminat halkın paralarından oluşan Hazine'den ödenecek. Kamunun birikimleri bu şekilde hak mahrumiyetleri yaratılarak heba ediliyor. Ülkeyi zarara uğratan ibişler cuntası ancak faturasını halk ödüyor” ifadesini kullandı.
Yiğiter, yaratılan hak mahrumiyetleriyle Türkiye'nin itibarının yurt dışında da düşürüldüğünün altını çizerek, “Yaptıklarıyla ülke itibarını her gün düşürüyorlar. Artık bunun altında bir kasıt aramak gerek” dedi.