Katıldığı programda eğitim ve siyaset konusunda açıklamalarda bulunan Prof. Dr. İlber Ortaylı, "Parlamenter demokrasi bugün için çok akıllıca görünüyor. Başkanlık sistemi dünyada Amerika hariç yok. Bu tarihi bir olaydır, iyi tayin edilmelidir. Hiç kimsenin 'ben dedim oldu' deme hakkı yok" dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in de katılımlarıyla Nazım Hikmet Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen “Prof. Dr. İlber Ortaylı ile Tarih ve Gelecek” konulu söyleşide Türk tarih Profesörü İlber Ortaylı, yaklaşık iki saat Türk tarihi, eğitim ve siyaset konusundaki bilgi ve birikimlerini paylaştı.
"Parlamenter demokrasi bugün için çok akıllıca görünüyor"
Ortaylı konuşmasında, 24 Anayasası'ndaki sistemin doğru olduğunu, yasama yürütme arasındaki dengenin fevkalade olduğunu, yargının üçüncü bir kuvvet olarak, iyi hukukçu olma şartıyla katılmasının önemine dikkat çekti. Ortaylı şu ifadeleri kullandı;
Parlamenter demokrasi bugün için çok akıllıca görünüyor. Başkanlık sistemi dünyada Amerika hariç yok.
Bu tarihi bir olaydır, iyi tayin edilmelidir. Hiç kimsenin ‘ben dedim oldu’ deme hakkı yok. Benim dediklerim doğru deme hakkı yoktur. Siyasi partiler siyasi hayatımızın vazgeçilmez unsurudur.
Eğitimin önemli olduğunu vurgulayan Ortaylı, bugünkü özel okul furyasının Türkiye için yüz kızartıcı olduğu yorumunda bulundu. Ortaylı, sözlerine şöyle devam etti:
Özel okullarda topladığı paralarla kaçanlar var. Kontrol yok, öğretilmesi gerekenler öğretilmiyor. Okul işi çöp işi değildir, aynı sistemle çözemezsiniz.
Milli eğitim alamayan bir vatandaş kitlesi vatandaş değildir. Realist olmak lazım. Dünyanın her yerinde dini eğitim var ama milli eğitim sistemine bağlantısı kurulmuş, herkes canının istediğini öğretemiyor.
İnsanları kabiliyetlerine göre okutacağınız okullar kuracaksınız. MEB sistemimizin branşlara ayrılması, insanların yeteneklerine göre yetiştirilmesi zor değil.
Öğretmenin itibarının yükseltilmesi gerekiyor. Ben eğitimin kesinlikle iyi yürütülmediğine inanıyorum. Bir memleketin elit zümresinin içine din adamları da girer.
Halifelerin 100 yıldır yönettikleri ve İslam dünyasını ayağa kaldıran dirilten bir memlekette seçkinlerin yetiştirilmesine dikkat edeceğiz. Vatandaşlığın şartı dilimizdir.
Türkiye çocuklarına dil öğretemiyor. Acil önlemler alınması lazım. Yanlış telaffuz, yanlış program yapanların cezalandırılması lazım.
Bu memlekette Türkçe öğretilecek. Memleketin coğrafyasını tarihini, dilini öğretemezseniz burada kimse oturmaz. Dil iyi bilen insan vatanını milletini sever ve bırakamaz. Bugünkü drama ve ilgisizlik bu noksandan ileri geliyor.
"Doğru sinyali veren bir öncüye herkes itaat eder"
Ülkedeki siyasi gelişmeleri de değerlendiren Ortaylı, şunları söyledi:
"Memleketin ümitsiz bir geleceği olduğunu zannetmiyorum.
Herkes bir araya gelir ve doğru sinyali veren bir öncüye herkes itaat eder. Türkiye o raddeye geldi. Bizi buraya tarih getirdi. İstanbul batıyor; olmayacak bir coğrafyada anormal bir gelişme var.
Kanal açacaksın etrafına evleri nasıl yapmayacaksın. İklim büyükşehirler yüzünden değişikliğe uğruyor. Türkiye sanayiden geçinmek zorunda başka bir imkanı yok, ama mühendislerin ancak yüzde 5'i mühendis olarak istihdam edilebiliyor.
Bu sorumsuzluktur, ortak mirası iyi kullanamamak demektir."