Saadet Genel İdare Kurulu üyesi Necmettin Çalışkan, Milli Gazete'de imam hatip okullarının durumunu anlattığı "Geçmişten Günümüze İmam Hatipler" başlıklı köşe yazısında "imam hatip liselerinin geçmişte bütün kısıtlamalara ve imkânsızlıklara rağmen üniversite sınavlarında büyük başarılarına şahit olunduğunu" belirtip "Bugün ise belli sayıda seçilmiş birkaç imam-hatip lisesinin başarısı Türkiye gündeminde. Geçmişte bu okullara öğrenciler seçilerek alınırdı. Birkaç yüz kişinin alınacağı okula, binlerce başvuru olurdu. Sınavlar ve mülakatlar sonucunda sınırlı sayıda öğrenci kazanabilirdi. Maalesef günümüzde durum hiç de iç açıcı değil. Belki birileri imam hatip liselerinin kamuoyuna yansıyan bireysel başarılarından söz edecektir" dedi.
BİRİLERİNİN OKUL ARKADAŞLARI VE İHALELER...
Çalışkan, yazısında AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ın da mezunları arasında bulunduğu Kartal İmam Hatip Lisesi'ni isim vermeden örnekleyip "Evet, bugün elit zümrenin çocuklarının eğitim gördüğü, özel okul veya kolej statüsündeki bilindik, başarılarıyla ün yapmış birkaç imam hatip okulunun varlığı bir gerçektir. Bu okulların kalite açısından ülkedeki diğer İmam-hatiplerle sadece “isim benzerliği” bulunmaktadır. Başarıdan söz ederken birilerinin okul arkadaşı olma unvanına sahip kişilerin atamalarda ve ihalelerde isimleri anılıyor olmasıysa durum hiç de iyi değildir. Mezkûr birkaç okul dışında imam hatiplerin büyük çoğunluğunda durum hiç de arzu edilen düzeyde değildir. Burada geçmişimizle yüzleşmek, geleceğimizi görmek açısından bu durumları görmek durumundayız" ifadelerini kullandı.
"DÖKÜNTÜ ÖĞRENCİLER TOPLANDI"
Geçmişten günümüze oranla imam hatiplerin "kalite" farkının da sorunlu olduğunu belirten Çalışkan, "Geçmişte imam hatip lisesindeki öğrenciler tefsir, tefsir usulü, fıkıh, fıkıh usulünü öğrenir, Yasin, Tebareke ve Amme gibi belli başlı sureleri ezberler, hutbeye-minbere çıkar, köylerde sohbete-vaaza giderken; bugünkü imam hatipliler bir yana, maalesef ilahiyat mezunları bile bundan daha geride. Okullarda sınıfta kalma olmadığı ve döküntü öğrenciler toplandığı için felaketle karşı karşıyayız. Alt gelir grubu çocuklarını imam hatiplere yönlendirirken varlıklı taife ise çocuklarını ya o seçilmiş imam hatiplere ya da kolejlere/özel okullara göndermekte olduğu acı gerçeğini de not düşelim" değerlendirmesi yaptı.
"TOPLUMA ZARAR VERME EĞİLİMİNDE"
İmam hatiplerin "atlama taşı ve basamak" olarak kullanılmaması gerektiğini dile getiren Saadet Parti yöneticisi yazar, yazısını "Geçmişte “imam hatipli” diye bilinen bir genç profili varken bugün bu okullar misyon ve vizyonu olmayan, toplama kampına dönmüş durumdadır. Geçmişte imam hatipler ülkeyi yönetecek kadro yetiştiriyordu. Günümüzde ise topluma zarar verme eğiliminde olan, adı layık olmadığı işlerle anılan öğrenciler yetişiyorsa tekrar düşünmeliyiz." ifadeleriyle tamamladı.