İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu FOX TV'de yayınlanan Çalar Saat programında İsmail Küçükkaya'nın konuğu oldu.

İmamoğlu, İçişleri Bakanlığı'nın elleri arkada bağlı şekilde Fatih Sultan Mehmet Türbesi'nde yürümesi ve 2019'da HDP'li belediye başkanlarına ziyareti nedeniyle hakkında başlatılan ön inceleme sonucunda soruşturma izni vermemesi ile  ilk yorumunu canlı yayında yaptı.

Türbe ziyaretini ayrıntılı şekilde anlatan İmamoğlu, o gün katıldığı programda bir gecikme yaşandığını o sırada beklemek yerine Fatih Sultan Mehmet ve Gülbahar Hatun'un türbeleri ile Kadir Topbaş'ın mezarının bulunduğu bölüme gittiğini söyledi.

İmamoğlu “İçeri gidip bir denetleyeyim istedim. Ellerim arkada yürümeye başladım. Dua ettim, yarım saat vakit geçirdim. O görüntüleri çeken de bizim arkadaşlarımız. Bunun bir ayıbı yok. İnsani bir tavırdır. Esprili şekilde anlattım. Trabzon'da Karadeniz'de yamaçlarda insanların yürüyüş biçimidir bu. Eller arkaya atılır, denge bulmak için.  Bizim insanımızda var. Bazen saygı içi de böyle durulur” dedi.

“İSTANBUL SEÇİMLERİNİ YEDİREMEMEK”

İmamoğlu şöyle devam etti:

* Buradan şöyle bir akıl çıkartmak, böyle bir yorum yapma becerisi göstermek tümden akıl tutulması ve gerçekten üzücü.

Ben soruşturulmak isterim. Geçenlerde çağrı yaptım, ‘Soruşturmayı bun değil madem bu kadar soruyorsunuz atlar meselesine açın' dedim. Mademki bu kadar kafanız karışık anlatırım.

* Buna açın. Her vatandaş eşittir, her makam sorgulanmalı, soruşturulmalı. Biz onun için buradayız. Soruşturun bizim için problem yok.

Ben göreve geldiğimde dönüp Beylikdüzü'nün didik didik araştırılması, o döneme ilişkin tam 27 soruşturma izni kararının verilmesi, aynı dosyaların tekrar pişirilip pişirilip getirilmesi… Bu ne için yapılır anlaşılır gibi değil. Bence çok net bir cevabı var: İstanbul seçimini yedirememek.

* Bu kısmı gülerek geçiyorum. Hâlâ la oradalar. Bir de bakıyorlar ki işler tıkır tıkır yürüyor. Diyorlar ki acaba biz ne yapabiliriz? Ellerini arkadan bağladın, yok oraya gittin, yok bunu ziyaret ettin…

“İMAMOĞLU'NA YARIYORSA YAPANA SORUN”

“Bunlar İmamoğlu'na yarıyor, bunu yapmayın” yorumlarına değinen İmamoğlu, “İmamoğlu'na yarıyorsa bunu niye yapıyorsunuz? Bunu bir de gidin yapana sorun. Yapan orada. Yapan ‘bence suç diyor'. Bana sormayın” dedi.

“YAPILAN İŞLER TÜMDEN HATA”

İnceleme konusu yapılan HDP'li belediye başkanlarını ziyaretiyle ilgili İmamoğlu şunları anlattı:

* Seçimden hemen sonra bir kardeşimiz dedi ki ‘Ben 23 Haziran'da oy kullanmak için düğünümü erteledim, benim nikahımı kıyar mısın' dedi.

* Ben de ‘bu çocuğun nikahını kıyalım' dedim. Batman'a gittik nikahını kıydık. Dönüşte de o dönemin seçilmiş, vatandaşın o verdiği resmi belediye başkanını, bir belediye binasının içine girip ziyaret ettim. Kamu, belediye binası. Ben oraya kendi kimliğimle ve kişiliğimle gittim.

* Bir HDP'li ya da başka partili olması benim için hiç önemli değil. Hangi şehre gitsem telefon açar o şehrin belediye başkanını hangi partili olursa olsun -belediye başkanlığı görevime başladığım 7 yıldır aynı şeyi yapıyorum- alo der ve misafir olmak için talep açarım.

* Randevu verir vermez o kendi bileceği şey. Her şehirde bunu yapmışımdır, burada da aynı şeyi yaptım. Gittim ziyaretimi yaptım.

*Kayyum ile ilgili benim tavrım, reddedişim o güne dair değil ki defalarca olmuştur. Ziyaretimi yaptım çarşısında pazarında dolaştım.

* Odamda arkamda duran meşhur olmuş bir Atatürk portresi vardır. Aynısını belediye başkanına eşimle hediye ettim. En güzel duvarınıza asmanızı istiyorum dedim.

* Bu ziyaretten suç çıkarmak, suçlu oluşturmak günün nabzına göre ‘ben buradan Ekrem İmamoğlu'na nasıl vururum, nasıl aşağıya çekerim ‘ anlayışı ile yapılmış işler ama tümden hata.

* İletişim stratejisi açısından da hata. Diyorlar ya ‘İmamoğlu'na yarıyor', ben de diyorum ki yapanı soruşturun, niye yapıyor acaba?

“KENDİM SORUŞTURMA BAŞLATTIM”

Ekrem İmamoğlu, Adalar'daki atlar ile ilgili yaşanan tartışma hakkında önemli açıklamalar yaptı.

İmamoğlu Adalar'daki atlı faytonculuğun kaldırılma sürecini anlatarak “Fayton meselesine çözüm bulduk mu? Bulduk. 25 yıldır yönetenlerin hiç ilgilenmediği bir alana biz gelir gelmez 6 ayda çözdük. Tek başımıza çözmedik. İstanbul Valiliği ve Tarım Bakanlığı da içinde. İki kuruma da teşekkür ettim. Niye? Yetkilerin büyük çoğunluğu onlarda. Beraber çözdük. 150 milyon lira bütçe ayırdık bu işe. Atlar talep eden kurumlara verildi. Atların takibinin sorumluluğu artık Tarım Bakanlığı'nda. Dönüp dönüp ‘İmamoğlu atlar nerede?' diye soruyorlar. Allah'tan korkun. 25 yıl yönettiniz, biz sizin çözemediğiniz sorunu çözdük. Atlar yolda ölüyordu, bakımsızlıktan ölüyordu. Sorumluluk bakanlıkta bize niye soruyorsunuz? Tarım Bakanı bunlara cevap versin” dedi.

Hakkında elleri arkada yürüyerek saygısızlık yaptığı gerekçesi ile başlatılan incelemeye atıf yapan İmamoğlu “Elleri arkada yürüdü diye soruşturma açacağınıza bununla ilgili açsanıza. Ben Teftiş Kurulu'nun üzerinden kendim soruşturma başlattım. ‘Nasıl başladı, ne yapıldı, nasıl bitti hepsini çıkarın bir rapora dökün' diye talimat verdim. Kendim dün sabah itibariyle soruşturma başlattım” açıklamasında bulundu.

NE OLMUŞTU?

İBB'nin Adalar'da satın aldığı atları talep eden kurumlara hibe etmesinin ardından Hatay Dörtyol Belediyesi'ne verilen 100 atın kaybolması tartışma yaratmıştı.

AKP'liler İBB'nin verdiği bütün atların kayıp olduğunu iddia etmişti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da geçtiğimiz günlerde konuyla ilgili  “İstanbul’un atlarında dahi sahip çıkıp hesabını veremeyenlerin diğer konularda neler yaptıklarını düşünmek dahi istemiyoruz. Hiç şüphesiz tüm bu olup bitenleri İstanbul halkı ile milletimiz görüyor, değerlendiriyor günü geldiğinde bunların hesabı sandıkta feraset sahibi tüm İstanbullular tarafından sorulacaktır, ben buna inanıyorum” demişti.

İmamoğlu da Cumhurbaşkanı'na sosyal medya hesabından cevap vererek “Keşke bana ‘Neden elini arkadan bağladın?' incelemesi yerine Adalar'daki atlarla ilgili inceleme başlatsaydınız. Geçmişten bugüne yaşanan fayton zulmünü yıllarca kimlerin görmezden geldiği, kimin çözüm ürettiğiyle ilgili tüm süreçlerin inceleneceği bir soruşturma talep ediyorum” paylaşımında bulunmuştu.