Seçime sayılı günler kala siyasi partiler hazırlıklara ve mitinglere yüksek bir tempoyla devam ediyor. CHP, bugün İstanbul’da Büyük İstanbul Mitingi düzenleyecek. Miting öncesi CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu Cumhuriyet’in sorularını yanıtladı. 

31 Mart seçimlerinden sonra öğrendiklerimizin üzerine koyarak İstanbul modeli diye bir model tarif etmiştik. Modelin içinde saha çalışmaları, seçmen mobilizasyonu, ayrıca seçim güvenliği başlığı vardı. Seçim güvenliği, seçim takvimi açıklandığı andan itibaren yapılacaklar, seçmenlerin kontrolü, gerekli itirazların yapılması, ilçe seçim kurulu üyelerinin görevlerinin belirlenmesini kapsıyor. Sandıklar kapanıncaya kadar olan sürenin çalışmalarını yürütüyoruz. Görevliler gün boyu ne yapacaklar sürecini yaşayacağız. Sandıklar kapandıktan sonuçlar açıklanıncaya kadar geçen sürede nelere dikkat edilecek. Islak imzalı tutanakların alınacağı ve seçimin sonucu neyse vatandaşa doğru bir şekilde aktaracağımız her türlü teknik ve dijital bir hazırlığımız var. 

Türkiye’de de CHP olarak genel merkezimizde, Millet İttifakı’nın ortaklaşa kurduğu sandık güvenliği komisyonuyla birlikte bütün sandıklarda görevlilerimizin bulunması, bu görevlilerimizin aranması ile ilgili süreçler yürütülüyor. Türkiye genelinde deprem bölgesi hepimizin malumu. Yaklaşık 200 bin sandığın tamamında mutlaka ne yapacağını bilen kişilerle bu süreci yürüteceğiz. Ülkeyi yönetenlerden sandığı korumak zorundayız, oyları çaldırmayacağız. 

Herkesin en az bizim kadar verdiği oyun takibini yapması lazım. Her vatandaşımız aynı sorumluluk ve duyguyla o sandıklardaki oyunu koruduğunda seçimin güvenliğinden emin olabilirler. 

Sahaya bahar gelmiş. Sahada artık insanlar ilk turda bitecek kadar değişim isteği içerisinde. Bu nedenle ilk turda, hatta beklenenin ve anketlerde çıkanın üstünde bir farkla seçim sonuçlanırsa bu benim için sürpriz olmayacak.

Ekonomiyi düzeltmek için Merkez Bankası’nda liyakatle gelen kişiler olacak. Cumhurbaşkanı yardımcılarımızın görev alanları belirlenmeye başlandı. Mansur Yavaş tarımsal kalkınmadan sorumlu cumhurbaşkanı yardımcısı olarak hızlıca oradaki aksiyonları alacak. Ekrem İmamoğlu özellikle deprem bölgesindeki yapılaşma ve oraların yeniden inşasıyla ilgili süreçlerle ilgilenecek. Hâkimler ve Savcılar Kurulu ikiye ayrılacak. Devletin çürütülmüş olan tüm mekanizmalarının ve bürokrasinin yukarıdan aşağıya liyakatle yerleştirmesi başlayacak. Vatandaş kendini çözümsüz gibi hissediyor. Sorunların hızlıca çözülebildiğini görecekler.

Millet İttifakı iktidara gelir gelmez, hemen bir hasar tespit komisyonu kurulacak. Vaatlerimizi, ne yapacağımızı, nasıl yapacağımızı biliyoruz. Ancak devraldığımız enkaz ne? Ne kadar borcumuz var, acil ödemeler ne kadar var? Bildiklerimiz var ancak bir de iktidara geldiğimizde teslim edilenler olacak. Uzun ve kısa vadede yapılacak görevlendirmelerin hepsi, ekonomik olarak atılacak adımların hepsi tek tek tariflenmiş durumda. Genel başkanımız cumhurbaşkanı olur olmaz görevden alınacak ve devamının da geleceği belirli alanlar olacak. MB’ye yapılacak atamadan tutun da devletin belirli kurumuna yapılacak atamalar şu anda belirlendi. Bütün devletin iktidarımızda yaptığı harcamaları, bütçeleri denetlemek için anında bir komisyon kurulacak. Bu komisyonun başkanı da muhalefette kim olursa o partinin milletvekili olacak. İlk 24 saatte İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girecek. Aile Destekleri Sigortası çok hızlı hayata geçirilecek. Cumhuriyet’in 100. yılında 100 bin öğretmen ataması yapılacak.

20 yıldır bu ülke gerçekten çok çekti. Söylemeye gerek yok herkes kendisi yaşıyor. Ama bu dönemde bir de deprem yaşadık. Özellikle deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın kaybedecek bir günleri dahi yok. Bizim, Kemal Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı olduktan sonra yapılacak olan ve acilen yapılması gereken diye, planlaması, yatırım olanakları, istihdam, eğitim koşulları, o kentlerdeki vatandaşın hakkı olan konutları ücretsiz alabilmesi için hızlıca artık çalışmaya başlamamız lazım. Seçimi ilk turda bitirdiğimizde vatandaşın dertlerini bir an önce çözmeye başlamak adına ilk turda bitmesini çok önemsiyorum. Bu ülke zaten 20 yıl kaybetti. Bir gün daha kaybetsinler istemiyorum.

Kaygılanmakta haklılar. Çünkü bu ülke 2018’deki seçimlerde aradaki sürede neler olduğunu acı acı deneyimledi. Bir kere bunu yaşamak istemiyorlarsa birinci turda bitirmek bunun çözümüdür. Velev ki ikinci tura kaldı, münferit örnekler dışında çok bir şey olamayacak. İktidardakiler, o koltuğu bırakmak istemeyenler bunu yapmak isteyecek. Sahada vatandaşlar artık kavga etmek istemiyor, siyasetçilerin kavgasından hoşlanmıyor. Yaptıkları, ortaya çıkarmak istedikleri kötülükleri sahada satın alan bir duygu yok. Ben buna vatandaşın sağduyusu diyorum.

İstanbul’a yakışan bir katılım olacak. Biz mitingimiz için asla katılımı zorunlu tutmuyoruz. Bunu yapanların da kim olduğunu görüyoruz. İstanbul mitingine İstanbullunun çok yoğun katılacağını düşünüyoruz. İnsanların neşeyle, yüzlerinde gülümsemeyle geleceğini düşünüyoruz. Gençlerin, kadınların, farklı siyasi görüşlerin, kimliklerin bir arada olup, 14 Mayıs’ta gelecek olan baharı coşkuyla karşılayacağını görüyoruz. İstanbul mitingi bu manada baharın muştusu olacak. Maltepe Meydanı’nda umut, inanç, kardeşlik, kucaklaşma olacak.

İstanbul’da yaklaşık 200 bin Cumhuriyet Halk Partili arkadaşımız, görevli olduğu yerlerde işlerini yapıyor olacak. Biz CHP olarak bunu yapıyoruz. Ancak diğer ittifak partilerinin de benzer çalışmaları var. Bu ortaklaşa yürütülen kıymetli bir süreç.