İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 25 Mayıs 2021 tarihinde temelini attıkları Eyüpsultan Yeşilpınar Evleri’nin 1. etap hak sahiplerine anahtarlarını teslim etti. “300 Günde 300 Proje” maratonu kapsamında, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımıyla tören düzenlendi.
"MİLLETİMİZLE BİRLİKTE, DAĞ GİBİ KARŞILARINDA DURACAĞIZ"
Törende konuşan İmamoğlu, iktidar kanadının aklının hala kaybettikleri İBB seçiminde olduğuna vurgu yaptı. “Milletin kararını beğenmiyorsan, sorunu vatandaşta değil, başka yerlerde arayacaksın; 2 kere 2, 4” diyen İmamoğlu, “Milletin kararına alerjisi olanlar, seçimi iptal ettirip, ‘İstanbul'un kaybettiğimde hüngür hüngür ağladım’ diyenler; tuhaf insanlar bunlar. Açıkçası ben de anlamakta güçlük çekiyorum. Dünya siyasetinde, hatta ülke siyasetinde hiç rastlamadığımız numuneler bunlar. Ama 16 milyon insanın iradesini yok saymalarına, asla izin vermeyeceğiz. Milletimizle birlikte, dağ gibi karşılarında duracağız” dedi.
"RANTI GÖRDÜLER Mİ, BÜTÜN HASSASİYETLER GİDİYOR"
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın Beşiktaş Yıldız Parkı’nda bulunan Orhaniye Kışlası’nın imara açmasına tepki gösteren İmamoğlu, “Kışlayı yaptıran, İkinci Abdülhamid Han'dır. Bugünün iktidarı, özellikle Abdülhamit Han'ı sadece kendilerine ait zannederler ve böyle davranırlar, ona çok hassas olduklarını ifade ederler. Ama hassasiyet nereye kadar bunların defterinde biliyor musunuz? Rant kapısına kadar. Rantı gördüler mi, bütün hassasiyetler gidiyor” çıkışında bulundu.
“Güçlü Türkiye’mizin güzel insanlarını, bazen umutsuz görüyorum ya da umutsuz cümleler ettiklerini duyuyorum, yaşıyorum” diyen İmamoğlu, “Umudunuzu asla yitirmeyin. Zorlukları hep beraber aşacağız. Tevfik Fikret'in güzel bir sözü var: ‘Zafer, biraz da hasar ister’ der. Evet, hasarımız var, ama hasarı büyütmeden, bu bir avuç insanı göndereceğiz. Sizlere söz veriyorum: Bir ‘Ekrem İmamoğlu sözü’ olarak da söyleyeyim. Burada sizlere tapularını teslim eden bir kardeşiniz, hemşeriniz, belediye başkanınız olarak diyorum ki; milletçe, hep birlikte bu ülkenin, o güzel dönüşüm başaracağız” ifadelerini kullandı.
"MİLLETİMİZİN BİR AN ÖNCE BU AKILDAN, BU ZULÜMDEN KURTULMASI LAZIM"
“Sorun; her başarının, her iyiliğin, her işin mimarının kendisi olduğunu düşünmeye başladıklarında başlıyor” diyen İmamoğlu, konuşmasını şu örnekle sürdürdü:
“Beşiktaş'ta, Yıldız Parkı'nın orada, hala askeriyenin kullandığı Orhaniye Kışlası var. Tarihi bir kışladır. Kışlayı yaptıran, İkinci Abdülhamid Han'dır. Orhan Gazi'ye atfen yaptırıyor o dönemde kışlayı. Bütün padişahlar, hepimizindir. Osmanlı İmparatorluğu, hepimizindir. Ama bugünün iktidarı, özellikle Abdülhamit Han'ı sadece kendilerine ait zannederler ve böyle davranırlar, ona çok hassas olduklarını ifade ederler. Ama hassasiyet nereye kadar bunların defterinde biliyor musunuz? Rant kapısına kadar. Rantı gördüler mi, bütün hassasiyetler gidiyor. Ne yaptılar? Tarihi Orhaniye Kışlası'nın bulunduğu alanı, imara açtılar. Hem de Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın kararıyla. Tescilli kültür varlığının olduğu alanda ne yapacaklar? Lüks konut yapacaklar. Peki hani ecdat? Hani ecdat yadigarı? ‘Taksim Gezi Parkı'nda kışlayı yapacağım’ diye milleti, ortalığı ayar kaldırdın. Can aldınız, can. Canlar gitti orada. Ufacık çocuklarımız öldü. Bunun altından nasıl kalkacaksınız? Gencecik insanları kaybettik. Abdülhamit'ten yadigar kışlada konut yapacaksınız! Onun için gerçekten milletimizin bir an önce bu akıldan, bu zulümden kurtulması lazım.”
"YOLCUDUR ABBAS, BAĞLASAN DURMAZ"
İktidar kanadının geçmişte İstanbul’a yaptıkları ihanetleri itiraf ettiğini hatırlatan İmamoğlu, “Ama hala gözünüzü kupon arazilerden geri tutamıyorsunuz. Gözünüz doysun sizin. Vallahi gözünüz doysun sizin. Ayıptır. Ama doymadığını da görüyorum. Bunlar üzücü haberler, ama ben size müjdeli bir haber vereyim. Yapamayacaklar. Açıkçası; yolcudur Abbas, bağlasan durmaz” dedi. Türkiye’nin tapusunun 86 milyon insanına ait olduğunun altını çizen İmamoğlu, “Onun için bu ortak evimizi güçlendirmeliyiz. Özellikle bu evi ekonomik, idari, siyasi, hukuki afetlerden korumak için kuvvetlendirmeliyiz. Her yöresiyle, her insanıyla, her etnik kökeniyle, her diliyle ortak evimiz. Eşitiz. Bu eşitliği koruyacağız. Ama esaslı bir dönüşüme muhtacız. İşte o dönüşüm süreci başladı, başlıyor. Açıkçası Meclis’iyle, bakanlıklarıyla, kamu kurumlarıyla, kuruluşlarıyla, yargısıyla, yerel yönetimleriyle; topyekun devletimizi, milletimizi güçlendireceğiz” diye konuştu.