Ege Bölgesi'nde 40 bin ailenin geçim kaynağı olan ve yıllık 250 milyon dolar civarında döviz getirisi sağlayan incir, jeotermal santrallerinin tehdidi altında. Dünyanın en kaliteli incirinin yetiştiği Aydın'da yönetmeliğe uygun çalışmayan jeotermal santraller, ürünün kalitesini bozuyor. Bu santrallerde yer altından çıkarılan sıcak suyun yeniden yer altına verilmemesi ve buharın da filtre edilmemesi, incir bahçelerine büyük zarar veriyor. Yüksek miktarlarda bor, kadmiyum ve kükürt içeren sıcak su ve buhar, rüzgarın etkisiyle çevreye yayılarak meyvenin kalitesini bozuyor. Germencik'te alarm vermeye başlayan tehlikenin, bütün Söke Ovası'na yayılma riski taşıdığı belirtiliyor. Sektör temsilcileri, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı başta olmak üzere ilgili bakanlıkları, olayın boyutunu araştırmaya ve jeotermal santrallerin denetlemeye çağırıyor.
İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Üyesi olan incir ihracatçısı Özhan Şen, bu sıkıntının önümüzdeki yıllarda ciddi boyutlara ulaşmasından korktuklarını söyledi. Şen, "Kuru incirde tehlike çanları çalıyor. İncir üretimimiz büyük tehlike altında. Önlem alınmadığı takdirde dünyanın en kaliteli kuru inciri yavaş yavaş yok olacak." uyarısında bulundu. Germencik'ten Denizli'ye kadar olan incir yetiştirme bölgelerinde onlarca jeotermal enerji santrali olduğuna dikkat çeken Şen, bunlarda yönetmelik dışı uygulamalarla yer altından çıkarılan sıcak suyun yeniden yer altına verilmemesi ve çıkan buharın filtre edilmemesi sebebiyle incir bahçelerinin büyük zarar gördüğünü söyledi.
İncirde oluşan tehlikenin, etkisini ilk olarak dünyanın en lezzetli incirinin üretildiği Germencik'te gösterdiğini aktaran Şen, "Germencik artık dünyanın en lezzetli incirini üretmiyor. Tüccar artık önce başka yerlerden talebini karşılamaya çalışıyor, sonra Germencik'e uğruyor. Bu, jeotermal santrallerin buharı gökyüzüne salması, yer altına reenjekte etmesi gereken suyu da Büyük Menderes Nehri'ne boşaltmasından kaynaklanıyor. Şu anda Germencik'te alarm veren tehlike, önlem alınmazsa bütün Söke Ovası'nı bitirecek." diye konuştu.
'BUHAR GÖKYÜZÜNE, SU BÜYÜK MENDERES'E SALINIYOR'
Özhan Şen, jeotermal kuyulardan çıkan sıcak suyun ve buharın ağır metaller içerdiğinin, çevreye yüksek miktarda zararlı madde yayıldığının bilimsel raporlarla ispatlandığını söyledi. Şu anda üreticilerin incirin kalite ve fiyatını bıraktığını, ağaçlarını kurtarma peşine düştüğünü dile getiren Şen, şunları kaydetti: "Çünkü yapılan ölçümlerde yüksek miktarlarda bor, kadmiyum ve kükürt gibi birçok madde tespit edildi. Bu enerji santrallerinin, bu gazlarını filtre etmesi ve çıkan sıcak suyu da sonra kuyularla yer altına reenjekte etmesi için de elektrik tüketmesi gerekiyor. Bunda tasarruf etmek için yönetmeliğe aykırı olarak geceleri buharı gökyüzüne, suyu da Büyük Menderes'e salıyorlar. Bu firmaların ilgili bakanlıklar ile yaptıkları sözleşmeler ve şartnameler yerine getirilirse sorun çözülür. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı başta olmak üzere ilgili bakanlık ve il müdürlüklerinin, her şey için geç olmadan eyleme geçmesini ve önlem almasını bekliyoruz."
'JEOTERMALE KARŞI DEĞİLİZ, KİMYASAL ORANI 20 KAT FAZLA'
Jeotermale karşı olmadıklarının altını çizen Şen, ancak başta üniversiteler olmak üzere TARİŞ, Aydın Ticaret Odası gibi kurumların yaptığı denetimlerde, yer altından çıkarılan sıcak suda bazı kimyevi maddelerin normalden 20 kat fazla olduğunun tespit edildiğini aktardı. Bu sebeple bölgedeki zeytin ve incir ağaçlarının yapraklarında bozulmalar ve kalite düşüklüğü görüldüğünü vurgulayan Şen, "Son altı yedi senedir tüccarlar gelip incir almaz hale geldi. Bu durum bölgemizde 40 bin üreticiyi ilgilendiriyor. Toplamda 100 bin kişi bu durumdan zarar görecek. Ayrıca yapılan araştırmada, kanseri artırdığı da görülüyor." ifadelerini kullandı.
YILLARA GÖRE KURU İNCİR ÜRETİMİ
Jeotermal santrallerinin tehdidi altında olan kuru incir, Türkiye'nin dünya ticaretinde lider olduğu bir ürün. Dünya kuru incir üretiminin yüzde 55-60'ı Türkiye'de yapılıyor. Diğer önemli ülkeler İran, ABD ve Yunanistan. Bu sezon Türkiye'nin kuru incir rekolte tahmini 74 bin 505 ton olarak açıklandı. Geçen sezon ise 69 bin 731 ton olmuştu.
Sezon/Üretim (ton)
2010/11 58.662
2011/12 55.653
2012/13 56.935
2013/14 61.909
2014/15 69.731
2015/16 74.505 (tahmini)
Kaynak: İTB CİHAN