Tr724'ten Mehmet Özdemir'in haberine göre, Böylece sığınmacıların Ruanda’ya gönderilmesinin önünde engel kalmadı. İçişleri Bakanlığı’nın Salı günü 31 kişiyi 6.500 km uzaktaki Ruanda’ya göndereceği belirtiliyor. Ancak insan hakları savunucuları, Yüksek Mahkeme’nin kararını pazartesi günü temyiz edeceklerini duyurdu. Ayrıca Yüksek Mahkeme, temmuz ayının sonundan Ruanda planını bütün olarak değerlendiren tam bir yargı denetimi yapacak.

BBC’nin haberine göre, insan hakları aktivistleri, mahkemede Muhafazakar Partili Johnson hükümetinin planının güvenli olmadığını savunurken, İçişleri Bakanlığı, politikanın insanları tehlikeli şekilde tekneyle yolculuk yapmaktan caydıracağını öne sürdü. Bakanlık yetkilileri, planının kamu yararına olduğunu ve durdurulmaması gerektiğini ifade etti.Yargıç, kararında İçişleri Bakanı Priti Patel’in politikalarını uygulayabilmesinde ‘maddi bir kamu yararı’ olduğunu kabul etti.

Başbakan Boris Johnson’a göre, karar ‘hoş geldin haberi’

İçişleri Bakanlığı, Ruanda’ya gönderilecekler listesinde yer alan 5 kişinin sınır dışı edilme talimatlarının iptal edilmesi sebebiyle uçakta yer almayacağını duyurdu. Bakan Patelkararı övdü ve hükümetin planlarını sürdüreceğini söyledi. Başbakan Boris Johnson de kararı ‘hoşgeldin haberi’ olarak nitelendirdi. Davayı açan aktivistler ise ‘zorla sınır dışı edilen’insanların refahı ve geleceği konusunda endişeli olduklarını dile getirdi.

Hükümet, pek çok sığınmacı dosyasının artık Ruanda tarafından ele alınacağını belirtirken, planın göçmenleri Manş denizinden adaya gelmekten caydıracağını umuyor. 2022 içinde 10 binden fazla sığınmacı bu yolla İngiltere’ye geldi.

Yüksek Mahkeme, pazartesi günü mülteci yardım kuruluşu Asylum Aid’in açtığı ve işkenceyle mücadeleye karşı kurulan Freedom From Torture adlı insan hakları grubunca da desteklenen başka bir davayı görecek.

İngiltere ve Ruanda, İngiltere’ye Manş denizinden yasa dışı gelen göçmen ve sığınmacıları Ruanda’ya göndermek için 14 Nisan’da Göç ve Ekonomik Kalkınma Ortaklığı anlaşması imzalamıştı. Anlaşmaya BM dahil bütün insan hakları kuruluşları tepki göstermişti.

Prens Charles’a göre ‘korkunç bir karar’

Öte yandan, bugünkü İngiliz gazetelerine Prens Charles’ın hükümetin Ruanda planını eleştirdiği iddiaları yer aldı. Daily Mail’in haberine göre Prens Charles, hükümetin planını ‘korkunç’ diye yorumladı ‘özel olarak kınadığını’ söyledi.
The Times’ın haberine göre de tahtın varisi, söz konusu planın Kraliçe’yi temsil etmesi gereken Ruanda’daki bir Commonwealth zirvesini gölgelemesinden endişe ediyor. Planın bu sebeple kendisini ‘hüsrana uğrattığı’nı belirtiyor. Times’ın kaynağına göre Prens Charles, söz konusu politikaya karşı olduğunu inkar etmiyor, ancak hükümeti etkilemeye çalışmadığı hakkında ısrarcı ve siyasi olarak tarafsız kaldığını vurguluyor.