Rishi Sunak hükûmetinin en büyük vaadi olan yasadışı göçü önleme planı Avam Kamarası’nda üçüncü okumanın ardından kabul edilerek Lordlar Kamarası’na gönderildi. Birleşik Krallık’a kaçak yollarla gelen göçmenleri kendi ülkelerine ya da Ruanda gibi üçüncü bir ülkeye göndererek cezalandırmayı amaçlayan yasa tasarısı, Theresa May gibi önde gelen Muhafazakârların eleştirilerine rağmen 289’a karşı 230 oyla kabul edildi.
TR724'ün haberine göre tasarının Lordlar Kamarasında daha büyük bir muhalefetle karşılaşması ve değiştirilmesi ya da ertelenmesi bekleniyor.
Muhafazakar Partili Başbakan Rishi Sunak, İçişleri Bakanı Suella Braverman’ın tasarıyı Mart ayının başında Avam Kamarası’nda sunmasının ardından bir basın toplantısı düzenleyerek kararlı olduklarını ifade etmiş ve alınacak önlemleri ‘sert, ancak gerekli ve adil’ olarak nitelendirmişti.
SUNAK HÜKÛMETİ AİHM’İ OYUN DIŞI BIRAKMAYA ÇALIŞIYOR
Tasarı, hükümetin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından verilen “geçici tedbirleri” (Rule 39) göz ardı etmesine olanak tanıyan bir değişiklik de dahil olmak üzere Uluslararası hukuk ile bağdaşmayan düzenlemeleri içeriyor.
Geçtiğimiz yıl AİHM, sığınmacıları Ruanda’ya sınır dışı etmeye yönelik ilk girişimini aldığı geçici tedbir kararıyla son dakikada engellemişti. Eski başsavcı Sir Geoffrey Cox, yasa tasarısıyla Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) kapsamındaki yükümlülüklerin bilinçli ve kasıtlı bir şekilde ihlal edilmesine Meclis’in de alet edildiğini vurguladı.
İçişleri Bakanlığı, hazırladığı yeni tasarının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile uyumlu olmadığını kabul ediyor. Bakan Braverman, Muhafazakâr milletvekillerine yazdığı mektupta mevzuatın AİHS ile uyumsuz olma ihtimalinin ‘yüzde 50’den fazla’ olduğunu belirtmişti.
Hükümet, yeni yasa ile bazı durumlarda AİHM kararlarından muafiyet sağlamayı amaçlıyor. Hatta iktidar partisinden bazı milletvekilleri yasanın uygulaması tekrar engellenirse AİHM’den tamamen çıkmayı öneriyor.
Ancak Başbakan Sunak, tasarının Avrupa yasalarını ihlal ettiği tespit edilirse AİHM’den ayrılmaya nasıl bakacağı sorulduğunda buna ihtiyaç olmayacağını belirtti. “AİHM’den ayrılmanın gerekli olduğuna inanmıyoruz. Buna uygun hareket ettiğimize ve uluslararası yükümlülüklerimizi yerine getirdiğimize inanıyoruz.” dedi.
BİRLEŞİK KRALLIK RUSYA İLE AYNI SEVİYEYE DÜŞEBİLİR
Tasarının bu haliyle yasalaşması halinde Birleşik Krallık, Avrupa’da hükûmete Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin yasal olarak bağlayıcı kararını göz ardı etme yetkisi veren tek ülke olacak.
Daha önce Rusya, AİHS’ten çekilmeden ve Avrupa Konseyi’nden ihraç edilmeden önce iç hukukuna uymayan AİHM kararlarını reddetmesini sağlayan bir yasa çıkarmıştı.
AİHM ise, bir devletin geçici tedbirlere ve kararlarına uymamasının AİHS ve dolayısıyla uluslararası hukuk kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal ettiğine hükmediyor.
Liverpool Üniversitesi insan hakları profesörü Kanstantsin Dzehtsiarou The Conversation’daki yazısında, Viyana antlaşmalar hukuku sözleşmesine göre devletlerin uluslararası antlaşma yükümlülüklerinden kaçınmak için kendi iç hukuklarını kullanamayacaklarını vurgulayarak yasadışı göç yasa tasarısının tam olarak buna karşı geldiğini ifade etti.
Profesör, konunun daha anlaşılır olması için bir futbol metaforu kullandı: “İngiltere Premier Ligi’ndeki bir takımın aniden ofsayt kuralına uymamaya karar verdiğini ve bunu kendi takımının tüzüğüne koyduğunu düşünün. Bu bir maçta işe yaramayacaktır ve takımın itibarı o kadar zarar görecektir ki, örneğin başka rakip bir takım oyuncuların ellerini kullanmasına izin vermeye karar verdiğinde itiraz etme konusunda söz söyleyemeyecektir.”
GEÇİCİ TEDBİR KARARI NEDİR?
AİHM genellikle, bir sığınmacının sınır dışı edilmesini veya iade edilmesini, davası mahkeme tarafından düzgün bir şekilde görülene kadar geçici olarak askıya almak için geçici tedbirler kullanıyor.
Bu tedbirler, mahkeme bir kişinin belirli bir ülkeye gönderilmesinin yaşam hakkını ihlal edebileceğinden ya da kişiyi işkence veya insanlık dışı muamele tehlikesiyle karşı karşıya bırakabileceğinden şüphelendiğinde ve nadiren kullanılıyor. Geçici tedbirler kesin karar olmayıp sadece mahkemenin bir kişi sınır dışı edilmeden önce tüm kanıtları değerlendirme şansına sahip olmasını sağlıyor.
Geçtiğimiz haftalarda AİHM, aldığı geçici tedbir kararıyla Erdogan rejimi zulmünden kaçan ve Yunanistan’a gelen bir grup Türk sığınmacının geri itilmesini yasaklamış ve Yunanistan hükûmetine sığınmacıların ihtiyaçlarının karşılanması ve başvurularının hukuki bir şekilde incelenmesi kararını bildirmişti. AİHM’in müdahalesiyle birlikte sığınmacılar geri itilme riskinden kurtulmuştu.