3 Mayıs, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 1993 yılında aldığı karar ile tüm dünyada Dünya Basın Özgürlüğü Günü olarak kutlanıyor . Türkiye'deki gazetecileri savunmaya, onlara hukuki destek sağlamak için sürgündeki gazeteciler tarafından kurulan ,International Journalists Association IJA bir basın açıklaması yayınladı
İşte International Journalists Association (IJA) Basın Açıklaması
IJA (International Journalists Association), Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde, dünyanın dört bir yanındaki gazetecilerle, özellikle de hakikatin peşinde koşarken ağır tehditlerle karşı karşıya kalan Türkiye'deki gazetecilerle dayanışma içindedir.
IJA, coğrafi veya siyasi zorluklardan bağımsız olarak gazetecilerin haklarını savunmaya ve güvenliklerini sağlamaya yönelik kararlılığını sürdürmektedir.
Bugün, sistematik baskı, hapsetme ve sansürle karşı karşıya kalan Türkiyeli gazetecilere sürekli desteğimizi yinelerken, Türkiye'de basın özgürlüğünün giderek daha tehlikeli bir hal aldığını bir kez daha vurgulamak istiyoruz.
Geçtiğimiz on yıl içinde Türkiye'deki basın özgürlüğü önemli ölçüde kötüleşti ve küresel basın özgürlüğü endekslerinde en alt sıralarda yer aldı. 2024 Sınır Tanımayan Gazeteciler Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi, Türkiye'nin son sıralardaki konumunun altını çizmektedir. Türk hükümeti toplumsal ve siyasal muhalefeti bastırmak için hukuki ve ekonomik yaptırımlar ve medya kuruluşlarının doğrudan kapatılması da dahil olmak üzere çeşitli taktikler uyguladı.
Dahası, Freedom House'un 2024 raporunda “Özgür Olmayan” olarak tanımlanan Türkiye'de demokrasinin durumu gerilemeye devam etmektedir. Demokratik yapıların erozyona uğraması ve gücün yürütmede yoğunlaşması, sadece medya özgürlüğünü değil, aynı zamanda ifade, toplanma ve örgütlenme gibi daha geniş sivil özgürlükleri de ciddi şekilde engellemiştir.
Gazetecilere yönelik zulüm Türkiye sınırlarının ötesine uzanmakta, demokratik ülkelere sığınmalarına rağmen Türk makamlarının organize tehdit ve saldırılarına maruz kalan Abdülhamit Bilici, Abdullah Bozkurt, Adem Yavuz Arslan, Bülent Keneş, Can Dündar, Cevheri Güven, Erk Acarer, Levent Kenez ve Said Defa gibi sürgündeki gazetecileri de etkilemektedir.
Bu eylemler, Türkiye'nin dünya çapındaki muhalefeti susturmak için ulus ötesi baskıyı stratejik olarak kullandığını göstermektedir. Buna muhalefeti sansürlemek ve kontrol etmek için istismar edilen YouTube ve X gibi sosyal paylaşım platformlarının manipüle edilmesi de dahildir.
IJA, Avrupa Medya Özgürlüğü Yasası gibi girişimleri AB içinde olumlu adımlar olarak kabul ederken, diğer ulusları ve küresel organları da benzer, sağlam tedbirler alma çağrısında bulunmaktadır.
Özellikle Türkiye gibi ülkelerde gazetecilerin karşılaştığı ciddi zorluklar göz önüne alındığında, gazetecileri sansürden korumayı, özgürlük ve güvenliklerini sağlamayı amaçlayan uluslararası işbirliği ve yasal önlemler zorunlu hale gelmiştir.
IJA, aşağıdaki kritik konuların ele alınması için acil uluslararası eylem çağrısında bulunmaktadır:
- Hapisteki gazetecilerin koşulsuz serbest bırakılması: Mehmet Baransu, Gültekin Avcı, Alaaddin Kaya ve Hidayet Karaca gibi gazeteciler, medyaya yönelik geniş çaplı baskının simgesidir ve derhal serbest bırakılmalıdır.
- Sürgündeki gazeteciler için daha fazla koruma: Çalışmaları nedeniyle Türkiye'den kaçmak zorunda kalan gazeteciler için daha güçlü güvenlik önlemleri alınması çağrısında bulunuyoruz.
- Dijital ortamlardaki sansür uygulamalarını sonlandırmaya yönelik reform yapılması: Gazetecilik içeriğini hedef alan suiistimalleri önlemek için dijital platformların hükümet tarafından kullanımında şeffaflık ve hesap verebilirliği savunuyoruz.
- Koruyucu mevzuatın küresel düzeyde benimsenmesi: Gazetecileri evrensel olarak korumak için Avrupa Medya Özgürlüğü Yasası'na benzer yasaların dünya çapında uygulanmasını destekliyoruz.
IJA, Türkiye'deki gazetecileri savunmaya, onlara hukuki vb. destek sağlamaya kararlıdır. Çabalarımız, gazeteciler için dünya çapında daha güvenli bir ortam oluşturmayı ve farklı seslerin korkusuzca gelişebileceği bir medya ortamını teşvik etmeyi amaçlamaktadır.
Basın özgürlüğü ve demokratik değerlerin savunucuları olarak, Türkiye gibi antidemokratik rejimlerin baskıcı uygulamalarını kontrolsüz bir şekilde sürdürememeleri adına dayanışma içinde olmalıyız. Hesap verebilirliğin temsilcileri ve demokrasinin temel direkleri olarak gazetecilerin rolü hiç bu kadar hayati olmamıştı.
Türkiye'de ve dünyada basın özgürlüğünü nasıl destekleyebileceğinize dair daha fazla bilgi için lütfen IJA web sitesini ziyaret edin veya bizimle iletişime geçin.
İletişim:
Web sitesi: www.internationaljournalists.org