İpek ailesinin avukatı Efsun Ünal, İpek Koza Holding'e atanan kayyımlar tarafından, holdinge ait Marmaris'te bulunan otele tayin edilen müdür ile iki kişinin, İpek ailesine tahsis edilen odada arama yaptığını, ancak bu konuyla ilgili yaptıkları şikayete savcılığın 'soyut iddia' diyerek soruşturma gereği duymadığını açıkladı. Avukat Ünal, "Kayyımın elinde, odalara girildiğine dair tutanakları var. Biz bunları uydurmadık. Bu yaşananlar vakıa! Bu kadar ciddi iddialar karşısında tek bir ifade dahi alınmadı, delil toplanmadı." diye konuştu.
Avukat Ünal'ın verdiği bilgiye göre, İpek Koza Holding'e atanan kayyımlar tarafından, holdinge ait Marmaris'te bulunan Angel's Marmaris Otel'e tayin edilen müdür ile iki kişi, İpek ailesine bedel karşılığı tahsis edilen odada arama yaptı. Ailenin 4 ferdine ait odadaki özel eşyalar kolilerle aileye gönderildi, şahsi kasalar açıldı. Tüm bunlar yapılırken kayyım ekibi tutanak tuttu. Kolilerle eşyaları kendilerine ulaşan aile, olayı öğrencince avukatları aracılığıyla şikayetçi oldu.
İpek ailesi, Marmaris Cumhuriyet Başsavcılığı'na otel müdürü Adem Erdagöz ve otelde hiçbir görevi ve yetkisi bulunmayan Sinan Yüce ve Kemal Öztürk hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu dilekçesinde Adem Erdagöz'ün, Ankara 5. Sulh Ceza Hakimi kararı ile Koza İpek Holding'e atanan kayyımlar tarafından İpek ailesine ait Marmaris'te bulunan otele genel müdür olarak tayin edildiği hatırlatıldı. Dilekçede Adem Erdagöz'ün, genel müdür sıfatıyla idare ve sorumluluğu altında bulunan otelde, hiçbir görev ve yetkisi bulunmayan Sinan Yüce ve Kemal Öztürk adli kişilerin, otel personelini, otelin bir odasında saatlerce sorguya çektiği kaydedildi. Yüce ve Öztürk'ün personeli İpek ailesi aleyhine suç uydurmaya zorladığı ve daha sonra otel personelinin görevine son verdiği anlatıldı.
Dilekçede, şüpheli otel müdürü Adem Erdagöz'ün idaresinde ve bilgisi dahilinde, adı geçen diğer şüpheliler Sinan Yüce ve Kemal Öztürk isimli şahısların İpek ailesinin bedeli karşılığında kendilerine 'daimi surette' tahsis edilen özel, aile konutu niteliğini ve mahremiyetini haiz suit odalarına girdikleri ifade edildi. Dilekçede ayrıca Yüce ve Öztürk'ün, İpek ailesinin kişisel ve kıymetli eşyalarının bulunduğu aile odalarına, şifreli anahtarları temin etmek suretiyle birden fazla kez girdikleri, her defasında odalarda kendilerince arama yapıkları, odalardaki kişisel ve mahrem eşyaları etrafa saçtıkları, kıymetli para ve eşyaların bulunduğu kasaları izinsiz ve kanunsuz bir şekilde açtıkları, sonrasında otel odalarındaki kişisel eşyaları kolilediği anlatıldı.
OTELDE KAMERA KAYITLARI SİLİNDİ
İpek ailesi avukatları, suç duyurusu dilekçesinde şüphelilerin odalara girdiklerine ilişkin kamera kayıtları ve belgelerin karartılmadan alınmasını istedi. Aile avukatları, otel personelinin beyanı alınarak olayın netlik kazanmasını istedi. Avukatlar, şüpheliler hakkında konut dokunulmazlığını ihlal, tehdit ve hürriyeti tahdit suçlarından dava açıklamasını istedi.
Marmaris Cumhuriyet Başsavcılığı, şüphelilerin soyut iddia dışında atılı suçu işlediğine dair yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığından kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verdi.
"KAYYIMIN ELİNDE ODALARA GİRİLDİĞİNE DAİR TUTANAKLARI VAR"
Kendisine telefonla ulaştığımız İpek ailesinin avukatı Efsun Ünal, savcılığın takipsizlik kararı karşısında üzüntülerini dile getirdi. Avukat Ünal, otel personelinin saatlerce sorgulandığını kaydederek, "Kayyımın elinde, odalara girildiğine dair tutanakları var. 4 odaya giriliyor. Aileye ait. Faturalandırılan, bedelleri ile kalınan 4 oda. Kendi şahsi odaları. Burası konut olarak geçer. Yargıtay kararlarında vardır. Eşyaları koliletiyorlar. Bu hadiseler kayyım yönetime geldikten sonra atılmış. Oteldeki kamera kayıtlarını istedik, ancak bunları yok ettiler. Delil toplamadan savcılık soyut diyerek soruşturma açmadı." diye konuştu.
Avukat Ünal şöyle devam etti: "Ben sorgulananları mahkemeye getirdim. Dinlenmedik bile. Kolilerle eşyaların gelmesi, otel personelinin sorgulanması, kayyımın elindeki tutanaklar yok sayıldı. Biz bunları uydurmuşuz, oturup yazmışız gibi muamele yapıldı. Odalara girildiğine dair kendileri zaten tutanak tutmuş. Eşyalar aileye gönderildi. Melek İpek'e eşyaları kolilerle geldi. Biz hayal mi görüyoruz. İsyan ediyorum. Adalete güven kalmadı. Bu ülke hukuk devleti diyoruz. Yarın bir gün ne adliye ne mahkeme bulacağız. Hukuk devleti diyoruz. Karara itiraz edeceğiz."
CİHAN