Cuma sabahı, ABD'li yetkililer Amerikan CBS kanalına yaptıkları açıklamada İsrail'in İran'ı vurduğunu söyledi.
Peki İran ve İsrail'in askeri güçleri ve savunma kapasiteleri ne durumda? Ülkelerin nükleer silahları var mı?
Yaklaşık 90 milyon nüfuslu ülke, İsrail'in neredeyse 10 katı büyüklüğünde.
Ama bu İran'ın daha büyük bir askeri güç olduğu anlamına gelmiyor.
İran yıllar içinde füze ve insansız hava araçlarına büyük yatırımlar yaptı.
Kendisine ait geniş bir cephaneliğe sahip olmakla birlikte, Yemen'deki Husiler ve Lübnan'daki Hizbullah gibi uzantılarına da önemli miktarda silah tedarik ediyor.
İran'ın eksiği daha ziyade modern hava savunma sistemleri ve savaş uçakları.
Rusya'nın, Tahran'ın Ukrayna savaşında Moskova'ya verdiği askeri desteğe karşılık olarak bunları geliştirmek için İran ile iş birliği yaptığına inanılıyor.
İran'ın gönderdiği Şahed adlı insansız hava araçlarını Rusya'nın üretmeye çalıştığı da bildiriliyor.
İran, askeri güç olarak büyük bir cephaneliğe sahip. Füze ve insansız hava araçlarına yatırım yapmış ve uzantılarına önemli miktarda silah tedarik etmiş. Ancak modern hava savunma sistemleri ve savaş uçakları konusunda eksiklikleri var. İsrail ise dünyanın en gelişmiş hava kuvvetlerinden birine sahip.
En az 14 savaş uçağı filosuna sahipler, bunlar arasında F-15, F-16 ve en yeni F-35 uçakları da bulunuyor. İsrail ayrıca gelişmiş hava savunma sistemlerine de sahip. Demir Kubbe adlı hava savunma sistemi, kısa menzilli saldırılara karşı kullanılıyor. İran ve İsrail’in nükleer silahları olduğu düşünülüyor, ancak bu konuda resmi açıklamalar muğlak. İran’ın uranyumu yüzde 60 saflığa kadar zenginleştirdiği biliniyor. İsrail, İran’a askeri yaptırım uygulanmasını talep ediyor .
İran ve İsrail'in nükleer silahları var mı?
İsrail'in kendi nükleer silahları olduğu düşünülüyor ancak bu konudaki resmi açıklamalarında muğlak yanıtlar vermeyi sürdürüyor.
İran'ın nükleer silahı olmadığına inanılıyor ve Tahran yönetimi sivil nükleer programını nükleer silah geliştirmek için kullanmaya çalıştığı yönündeki iddiaları reddediyor.
Geçen yıl Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu, İran'ın yer altındaki Fordo adlı nükleer tesisinde yüzde 83,7 saflığa kadar zenginleştirilmiş uranyum parçacıkları tespit etmişti.
Zenginleştirilmiş uranyum, nükleer yakıtın yanı sıra nükleer silah yapımında da kullanılabiliyor.
Nükleer silah için uranyumun yüzde 90 oranında zenginleştirilmesi gerekiyor.
İran, yanıt olarak zenginleştirme seviyelerinde "istenmeyen dalgalanmalar" meydana gelmiş olabileceğini söyledi.
Tahran yönetimi, 2015 yılında ABD, Rusya, Çin, İngiltere, Fransa ve Almanya ile imzaladığı bir nükleer anlaşma kapsamında sadece düşük düzeyde zenginleştirilmiş uranyum üretmeyi kabul etmişti.
Ancak eski ABD Başkanı Donald Trump'ın 2018'de anlaşmadan çekilmesi ve İran'a yönelik yaptırımları sürdürme kararı almasından bu yana anlaşma çökmeye yakın.
Tahran yönetimi anlaşmayı ihlal ederek iki yılı aşkın süredir uranyumu yüzde 60 saflığa kadar zenginleştiriyor.