Uçak düşürme krizinin ardından Türk iş adamlarını ülkeden çıkartan Rusya, Kırım'da irşad faaliyetlerinde bulunduğu belirtilen bir imamı da sınır dışı etti. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Kırım'a atanan imam Hikmet Yuvacı, uçak krizinin ardından Rus istihbarat polisleri tarafından ofisinin basılarak pasaportuna el konulduğunu ve kendisine bir çok sıkıntı çıkartıldığını söyledi. Kendisinin siyasetle, politikayla ilgisinin olmadığını belirten Yuvacı, sınır dışı edilmeyi kabullenemediğini aktardı.
Memleketi Denizli'de yaptığı açıklamada, 2008-2013 yılları arasında St. Petersburg ve Kırım Bölgesi'ne din görevlisi olarak atandığını anlatan Hikmet Yuvacı, "2015'in baharında koordinatör olarak Kırım'a devlet yetkilisi olarak atandım. Oradaki soydaşlarımıza hizmet götürmek için... Şu son yaşanan uçak krizinden sonra oradaki Rus yetkililer bize sıkıntı çıkararak soydaşlarımıza olan hizmetlerimizi engellemek istediler. Çeşitli entrikalarla bizi sınır dışı etmeye çalıştılar ve muvaffak oldular. Ülkemize geldik ama gönlümüz yine oradaki ecdad yadigarı Kırım'daki din kardeşlerimizle beraberdir. İnşallah yollar açılır, imkanlar ölçüsünde tekrar oradaki soydaşlarımıza hizmet etmek için oraya gidebiliriz." dedi.
Rus uçağının düşürülmesinin ardından Rusya'nın Türk görevlileri ve iş adamları ile orada yaşayan Türk vatandaşları sınır dışı etmek için elinden geleni yaptığını belirten Yuvacı, "Bizim niyetimiz, devletimiz, milletimiz adına, orada bulunan Müslümanlara, soydaşlarımıza hizmet etmek. Zaten oradaki varlığımız şeffaf bir şekilde Rus yetkililer tarafından bilinmekteydi. Ama yine de politik bir netice karşısında bizi sınır dışı ettiler." diye konuştu.
'SİYASETLE İLGİMİZ YOK, BİZ DİN ADAMIYIZ'
Kırım'da imamlığın ardından koordinatör olarak görev yaptığını vurgulayan Yuvacı, şunları anlattı: "Biz din adamıyız, siyasetle, politikayla bir ilgimiz yok. Sadece orada yaşayan soydaşlarımıza dini, kültürel edebi yönden hizmet götürebilmek için, devletimizin imkanını oradaki kardeşlerimize ulaştırmaktı. İki devlet arasındaki uçak krizinden sonra oradaki soydaşlarımız bizim sınır dışı edilmemizi doğru bulmadılar. Her zaman kalpleri, gönülleri Türkiye'den yana. Biz geçmişi kökleri maziye dayanan bir milletiz. Ecdat yadigarı topraklardır. Biz orada vatandaşlarımızı, soydaşlarımızı unutmamak için, hizmet adına var olduk. Biz din adamlarına yapılan bu kötü, mağdur edici durumu kabullenemiyoruz kabullenmek istemiyoruz." şeklinde konuştu.
Uçak düşürmenin hemen ardından bürolarını 12-13 Rus istihbarat polisinin bastığını anlatan Yuvacı, "Bize sıkıntılar çıkardılar. Pasaportuma el koydular. Bir hafta pasaportumu alamadım. Daha sonra çeşitli yollarla pasaportumu almayı başardım. Daha sonra mahkemeye çıkararak sınır dışı etmek için bir karar verdiler." ifadelerini kullandı.
CHA