İspanya'da dün gerçekleşen genel seçim, İspanyol siyasetinde köklü değişimlerin habercisi oldu. İki yeni partinin sahneye çıkmasıyla, 1982 genel seçimlerinden beri devam eden iki partili sistem sona erdi.
Köklü muhafazakar Halk Partisi (PP) ve Sosyalist İşçi Partisi'nin (PSOE) oylarının toplamı yüzde 80'lerden yüzde 50,7'ye kadar düştü.
İlk kez genel seçime katılan Podemos (Yapabiliriz) ve Ciudadanos (Vatandaşlar) partileri, toplamda yüzde 34,59 oy elde etmeyi başardı.
Yüzde 100'ü açılan sandık sonuçlarına göre PP yüzde 28,72 oyla 123, PSOE yüzde 22,01 oyla 90, Podemos yüzde 20,66 oyla 69, Ciudadanos yüzde 13,93 oyla 40, ERC-CATSİ yüzde 2,39 oyla 9, DL yüzde 2,25 oyla 8, PNV yüzde 1,2 oyla 6, İU-UPeC yüzde 3,67 oyla 2, EH Bildu yüzde 0,87 oyla 2, Cca-PNC üzde 0,33 oyla 1 sandalye elde etti.
PP ve PSOE şimdiye kadar 350 sandalyeli Meclis'te en az üçte ikizini elde ediyor ve bunlardan biri tek başına iktidar oluyordu.
Bu arada dünkü seçimde, 36,5 milyon seçmenden katılım yüzde 73,2 olarak gerçekleşti.
BAŞBAKAN RAJOY: HÜKÜMET KURMAYA ÇALIŞACAĞIM AMA KOLAY OLMAYACAK
İspanya Başbakanı ve PP lideri Mariano Rajoy, seçim sonuçları belli olduktan sonra yaptığı açıklamada, "Kim seçimi kazanırsa o hükümet kurmaya çalışmalıdır. Ve ben hükümet kurmaya çalışacağım, istikrarlı bir hükümet, ama kolay olmayacak." dedi.
Sosyalist Parti'nin lider Pedro Sanchez ise tarihinin en kötü sonucunu almış olmasına rağmen sonuçlardan memnuniyetini dile getirdi. Anketlerde çok düşük gösterilen PSOE'nin lideri Sanchez, "Gerçek şu ki İspanya solu istiyor ve gerçek şu ki değişim istiyor. PSOE, ülke çıkarlarını savunmak için diyaloğa hazır." ifadelerini kullandı.
Yerel basında yer alan haberlere göre PSOE, PP'nin iki turda Mariano Rajoy'u Başbakan seçtiremeyeceğini ve 3. turda Pedro Sanchez'in seçileceğini düşünüyor.
YOLSUZLUK KÖKLÜ PARTİLERİ ERİTTİ
İspanya'da mavi (PP) ve kırmızının (PSOE) 33 yıllık değişimli yönetim geleneğinin son bulmasında en büyük rolü yolsuzluk skandallarının oynadığı konusunda uzmanlar hemfikir.
İspanya son yıllarda özellikle muhafazakar PP'nin ve kısmen solcu PSOE'nin yolsuzluk soruşturmalarıyla yatıp kalktı. Ekonomik krizin de etkisiyle halkta "eski" partilere yönelik büyük öfke biriktiğine dikkat çekiliyor.
Bu süreçte ortaya çıkan ve ülke genelinde milyonlarca insanı sokağa döken "Öfkeliler" hareketi, sonrasında Podemos partisine dönüştü. Podemos lideri Pablo İglesias, mevcut sistemi "kast sistemi" olarak değerlendiriyor ve "eski siyasetçilerin" yolsuzluğa battığını savunuyor.
At kuyruğu saç modeli ve kot pantolonuyla diğer politikacılardan ayrılan 37 yaşındaki İglesias, televizyon programlarını ve sosyal medyayı iyi kullanarak halkta ve özellikle gençler arasında karşılık bulmayı başardı.
Öte yandan, Katalonya'da bağımsızlığa karşı çıkarak dikkatleri üzerine çeken Ciudadanos partisi ilk kez genel seçime katılarak yüzde 13,93 oy aldı. Ciudadanos'un 36 yaşındaki lideri Albert Rivera, seçim kampanyasında Katalan meselesinin yanı sıra en çok şeffaflık ve yolsuzluk konularına vurgu yaptı. CİHAN