Yarına Bakış'tan İsa Yazar'ın haberine göre Türkiye’de kronik sorunların başında gelen işsizlik gündemdeki yerini korurken işsizlik maaşına talep her geçen gün artıyor. İşsizlik Fonu’ndan finanse edilen İşbaşı Eğitim Programları kapsamında çalışanlar ise çifte maaş imkânına sahip. İşsiz kalanlar bir yandan işsizlik maaşı alırken, diğer yandan da işbaşı eğitim programı kapsamında bir işyerinde çalışarak maaş alabiliyor. İşsizlik maaşının süresi 6 ay ile 10 ay arasında değişiyor. İşbaşı eğitimi ise 1 yıl devam ediyor. Böylece devletten aynı anda iki maaş almak mümkün.
İşsizlik maaşının alt sınırı 659 lira, üst sınırı ise 1.318 lira. İşbaşı maaşı ise 1.300 TL. İki maaşı aynı anda alanlar, 1.956 liradan 2.618 liraya kadar gelir elde etme imkânına sahip. Bu tablo işsizler için önemli bir imkân sunarken İşsizlik Fonu kaynaklarının özensiz kullanıldığı eleştirilerine yol açıyor. Öte yandan işbaşı eğitiminden, üniversite öğrencileri de burs ve kredileri kesilmeden yararlanabiliyor.
İşsizlerin meslek edinmesini amaçlayan İşbaşı Eğitim Programları ile maaşlar bir yıl boyunca İşsizlik Fonu’ndan ödeniyor. Bu kapsamda en az 2 kişinin çalıştığı işyeri, üçüncü elemanı devlet destekli olarak istihdam imkânına sahip. Asgari ücretin 1.300 liraya çıkmasıyla birlikte işverenler, işbaşı eğitim programlarına daha çok rağbet gösteriyor.
MAAŞLI EĞİTİM ALAN SAYISI 4 KAT ARTTI
Türkiye İş Kurumu (İşkur) verilerine göre geçen yılın ilk dört ayında 27 bin kişi işbaşı eğitiminden yararlanırken, bu yılın aynı döneminde katılımcı sayısı 135 bin oldu. Maaşların devlet tarafından ödenmesi, hem işveren hem de çalışan için önemli bir avantaj oluyor. İşveren açısından istihdam maliyeti söz konusu olmuyor. Maaşını devletin ödediği kişileri bir yıl boyunca çalıştırabiliyor. İşsizler içinse hem işsizlik maaşı alıp hem de çalışarak ikinci maaşa kavuşmak mümkün.
İşbaşı programına katılacak kişilerin, son üç aylık çalışan sayısına ilave olarak işe alınması gerekiyor. Böylece işverenin mevcut elemanlarından birini çıkarıp, işbaşı programı kapsamında tekrar işe almasının önüne geçiliyor. Bu programın en önemli hedefi, işsizlere nitelik kazandırmak. Zira işverenler sürekli olarak nitelikli eleman bulamamaktan yakınıyor. Devlet, işverene “elemanını kendin yetiştir, mesleği öğrenene kadar maaşını ben ödeyeceğim” diyor.
Daha önce 6 ay olan işbaşı eğitimi, hükümetin seçim vaatleri kapsamında 1 yıla çıkarıldı. Sigorta primleri devlet tarafından ödeniyor. İsmi eğitim olsa da geçici istihdam sağlıyor. En çok yeni işsiz kalanları ilgilendiriyor. İşsiz kalanlar, bu yolla geçici süreyle de olsa devlet tarafından ödenen çift maaş imkânına sahip olabiliyor. Ancak pek çok işsiz, bu imkândan habersiz.
İşbaşı eğitimden yararlanmak isteyen işsizler, bu kapsamdaki işyerlerine doğrudan başvuracağı gibi İşkur’a da başvuru yapabiliyor. İşkur, çalışacak kişiler ile istihdam sağlamak isteyen işverenleri buluşturuyor.
Sosyal Güvenlik Uzmanı Sadettin Orhan, işsizlik maaşı alanların işbaşı eğitimi kapsamında çalıştırılmasını şöyle değerlendirdi: “İstihdam politikaları açısından işsizlik maaşı pasif yardım. İşgücü eğitim programları ise aktif işgücü desteği. Burada İşkur iki yardımı bir arada yaparken, mükerrer bir yardım yapmış olmuyor. Amaç ve fonksiyon açısından farklı. İşbaşı eğitim programları hem işveren hem de işsizler açısından önemli bir fırsat sunuyor, ancak bürokratik engellemeler nedeniyle sağlıklı işlemiyor. Kâğıt üstünde çok iyi kurgulanmış bir proje. Ama sahada, uygulamada önemli sorunlar yaşanıyor. Potansiyelinin çok altında yararlanma söz konusu. Asgari ücrete yapılan zam, işvereni bu programlara yöneltti.”