Ekonomideki gidişatı değerlendiren Toprak, hükümete yönelik sert eleştirilerde bulundu.
Toprak, “Nisan ayında Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), aylık yüzde 7,25 yıllık yüzde 70’e ulaştı. Enflasyon için önce ocak sonra mart ve son olarak da mayıstan itibaren düşüş vaat ederek herkesi oyalayan iktidar, Türkiye’yi dünyada iflas etmiş ekonomilerle aynı kategoriye düşürdü” dedi.
“KÜRESEL KARA PARA AKLAMA MERKEZİ OLABİLİR”
“İFM’Yİ, İKTİDARIN CUMHURİYETLE HESAPLAŞMA VE BAŞKENT’İN İÇİNİ BOŞALTMA AMAÇLI GİZLİ BİR SİYASİ PROJESİ OLARAK GÖRMEK, GERÇEKÇİ BİR TESPİT OLACAKTIR”
“Haziran’da faaliyete geçeceği açıklanan İstanbul Finans Merkezi (İFM), bu iktidar yönetiminde ancak Küresel Kara Para Aklama Merkezi olabilir. AB ve Avrupa Konseyi’nden kopan, küresel finans piyasalarının öncelikli kriteri olan hukuk devleti ve yargı bağımsızlığından uzaklaşan İFM’nin uluslararası kabul ve itibar görmesi güç görünüyor. 250 milyar dolar gelir sağlayacağı iddia edilen İFM’yi, iktidarın Cumhuriyetle hesaplaşma ve Başkent’in içini boşaltma amaçlı gizli bir siyasi projesi olarak görmek, gerçekçi bir tespit olacaktır!
İFM, bu iktidarın şeffaflıktan, hesap verilebilirlikten, yargısal denetimden uzak ekonomi politikaları, devletin kurumsal yapısını, anayasayı ve yasaları yok sayan, tahrip eden uygulamalarıyla uluslararası itibar edinemeyecektir. Bunun yerine uyuşturucu baronlarının, uluslararası mafyanın, kayıt dışı servetlerini istifleyen oligarkların, Rusya’ya yönelik yaptırımlar sonrası aynı şeyin kendi başlarına gelebileceği endişesine kapılarak Avrupa ve ABD’deki yatırımlarını, varlıklarını çekmeye hazırlanan Ortadoğu ülkelerinin, prensleri, şeyhleri ve emirlerinin Küresel Kara Para Aklama Merkezi olacaktır!
“BU VAHİM TABLO NE CUMHURİYET TARİHİ BOYUNCA NE DE AK PARTİ ÖNCESİ HİÇBİR HÜKÜMET DÖNEMİNDE, EN AĞIR KRİZLERDE BİLE GÖRÜLMEDİ”
Türkiye’nin siyasi ve ekonomik bağımsızlığını, 85 milyonun geleceğini tehdit eden bu sürdürülemez tablonun sorumlusu 20 yıldır ülkeyi yöneten AK Parti iktidarı ve başındaki Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır. Bu yüzden Türkiye’nin saygınlığı, güvenilirliği ağır hasara uğratılırken, Katar’dan BAE’ye, Suudi Arabistan’dan İsrail’e ve daha birçok ülkeye her türlü siyasi-diplomatik tavizi vererek, ülkemizin onurunu zedeleyerek hakaret mektuplarının, topraklarımızda işlenen vahşi cinayetlerin hesabını sormaksızın sineye çekmek zorunda kalıyorlar!
“İKTİDAR, TÜRKİYE’Yİ DÜNYADA İFLAS ETMİŞ EKONOMİLERLE AYNI KATEGORİYE DÜŞÜRDÜ”
Yapılan zamların yansımasıyla 3 Haziran’da açıklanacak mayıs enflasyonunun da oldukça yüksek çıkacağını gıda, ulaştırma, akaryakıt zamlarıyla enflasyonun beslenmeye devam edeceğini öngörebilirim. Mayıs enflasyonunun yüzde 70’i aşması kaçınılmaz olacaktır.
“ENFLASYONUN DÜŞÜRÜLMESİ, KONTROLÜ, FİYAT VE EKONOMİK İSTİKRARIN SAĞLANMASI OLANAKSIZLAŞIYOR”
Yanlışlar yanlışları izledikçe enflasyonun düşürülmesi, kontrolü, fiyat ve ekonomik istikrarın sağlanması olanaksızlaşıyor. Nisan rakamları iktidarın her alanda ekonominin iplerini elinden kaçırdığını, seyirci konumuna geldiğini apaçık ortaya koyuyor!
“UYGULAMAYA KONULAN GÜNÜ BİRLİK EKONOMİK İCATLARLA MEVCUT DURUMU SÜRDÜRMEK İYİCE ZORLAŞACAK”
Dış ticarette giderek ağırlaşan negatif süreç geçen ay gerçekleşen 6,1 milyar dolarlık açıkla katlanarak devam etti. Dış ticaret açığı aylık yüzde 98, ocak-nisan döneminde yüzde 130 oranında artarak 32,5 milyar dolara tırmandı. Ticaret Bakanı algıya oynayarak sadece ihracat artışını ‘büyük rekor’ diye duyururken, dış ticaret açığında ve ithalat artışında yaşanan rekorları gizliyor!
Aylardır müdahaleler ve rezerv satışlarıyla 14,50 TL’de tutulmaya çalışılan dolar/TL kuru 15 liraya ulaştı. Dolar kurunun yanı sıra Euro’nun da artışa geçmesi, Türkiye’nin gerek dış ticaret gerekse cari açık tablosundaki baskıyı büyüterek, iktidarın ekonomik modelinin çöküşünü hızlandıracak. Kurları ve faizi tutabilmek için ‘şapkadan çıkartılarak’ uygulamaya konulan günü birlik ekonomik icatlarla mevcut durumu sürdürmek iyice zorlaşacak!
“İKTİDAR VE EKONOMİ YÖNETİMİ, YALAN VE SANAL EKONOMİK BAŞARI ÖYKÜLERİYLE ÜÇE KATLANAN SEFALETİ GİZLEMEK İSTİYOR”
Hiçbir bilimsel temeli olmayan iktidar politikalarıyla her geçen gün toplumsal sefalet artmakta, ülkemiz fakirleşmektedir. İktidar ve ekonomi yönetimi, bu gerçekleri görmezden gelerek yalan ve sanal ekonomik başarı öyküleriyle üçe katlanan sefaleti gizlemek istiyor!
“KAYITLI ÇİFTÇİ SAYISI YÜZDE 13 ORANINDA GERİLEYEREK 500 BİNİN ALTINA İNDİ. AK PARTİ İKTİDARA GELDİĞİNDE BU SAYI 2 MİLYON 588 BİN İDİ”
İktidarın politikalarıyla dört ayda devletin ana para borcu yüzde 13 artarken faiz ödemelerinin yüzde 119 artması, hiçbir yeni borçlanma yapılmasa bile devlet hazinesinin 1,7 trilyonu aşan bir faiz yükü altına sokulduğunu, bu yükün katlanarak artacağını, bütçede tarıma, hayvancılığa daha fazla kaynak ayrılmasının söz konusu olamayacağını gösteriyor. 2022 bütçesinde tarım desteklemelerine ayrılan ödeneğin sadece 25,8 milyar TL ile faiz borcu yanında deryada damla bile olmaması, iktidarın tarım ve hayvancılığa karşı duyarsızlığının kanıtı!
“ERDOĞAN’IN DAVET EDİLMEDİĞİNİN, KENDİSİNİN ISRARLA GELMEK İSTEDİĞİNİN İFADE EDİLMESİ ÜLKEMİZ ADINA İNCİTİCİDİR”
Suudi devlet medyasında ve Suudi yetkililerin ziyarete yönelik olarak uluslararası medya organlarına yaptıkları açıklamalarda, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın davet edilmediğinin, kendisinin ısrarla gelmek istediğinin ifade edilmesi Türkiye Cumhurbaşkanı ve ülkemiz adına inciticidir. Türkiye’nin ‘zoraki gelmek isteyen davetsiz misafir’ konumuna sürüklenmesi Türkiye’nin saygınlığı, bölgedeki ve dünyadaki ağırlığı açısından kabul edilemez bir tavırdır!
“RUSYA’NIN UKRAYNA’NIN LİMAN KENTİ ODESSA’YI KUŞATMASI HUBUBAT YÜKLÜ GEMİLERİN LİMANDAN ÇIKIŞINA İZİN VERMEMESİ KÜRESEL GIDA KRİZİ OLASILIĞINI DA ARTIRIYOR”
Dünyanın sayılı buğday ve hububat üreticileri arasında bulunan Ukrayna’da tahıl depolarındaki ürünlerin, tarımsal üretim araçlarının Rusya’ya taşınmasıyla, savaş nedeniyle Ukrayna’da hububat ekiminin yapılamaması ve mevcut ürünlerin savaş nedeniyle ihraç edilememesi Küresel Hububat Krizini büyütüyor. Rusya’nın Ukrayna’nın liman kenti Odessa’yı kuşatması hububat yüklü gemilerin limandan çıkışına izin vermemesi Küresel Gıda Krizi olasılığını da artırıyor!”