Zira Turgut, Libya’daki şehit haberiyle ilgili gazetecilerin tutuklanmasını yorumladığı yazısında çok önemli bir ifşaatta bulunuyordu. Turgut geçmişte Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı yetkililerinin ‘sakıncası yok’ mesajının ardından Hakan Fidan haberini yazdığını belirtmişti yazısında.
İşte yazısındaki o bölüm: “Bir örneği kendimden vereceğim. MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Kaşıkçı cinayetinden sonra Washington’a Türkiye’nin tavrını ABD Senatosu’nda anlatmaya geldiğinde bunun haberini bir tek ben yakalamıştım. İlk tepkim haberin hemen verilmesinin ve haber atlatmanın şehvetine düşmek oldu ve hemen yazacaktım az daha.
Sonra aklı selim devreye girdi ve acaba bir sakıncası olur mu düşüncesi hakim oldu. Bunun üzerine cumhurbaşkanlığı iletişim yetkililerine mesaj çektim ve bunun yazılmasının bir sakınca doğurup doğurmayacağını sordum. Haberi ancak onlardan sakınca olmaz yanıtı geldikten sonra yayınladım.
Ülke çıkarları söz konusu olabileceğinden bu davranışımın gazetecilik ilkelerimi filan zedelediğini de katiyen hiç düşünmedim. İçim rahat ve bütün genç meslektaşlarıma bu tavrı tavsiye ediyorum.”