21 yaşında hazırladığı doktora tezi ‘Oyun Teorisi’nin ekonomiye uyarlanmasıyla 1994’te Nobel Ekonomi Ödülü’nü kazanan ünlü matematikçi John Nash, eşi Alicia Nash’le birlikte geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti.
New Jersey polisi, John Nash ve eşinin içinde bulunduğu taksinin şoförünün sollama yaptığı sırada aracın kontrolünü kaybederek demir parmaklıklara çarptığını ve her ikisinin camdan fırlayarak hayatlarını kaybettiğini açıkladı.
Kazada 86 yaşındaki John Nash ve 82 yaşındaki Alicia Nash hayatını kaybederken, taksi şoförü yaralanarak Robert Wood Johnson Üniversitesi Hastanesi’ne kaldırıldı.
RUSSELL CROWE, JOHN NASH ROLÜNDE
Akıl Oyunları (A Beatiful Mind) filminde hayatı konu alınan ünlü matematikçi John Nash’i canlandıran oyuncu Russell Crowe acısını Twitter’dan paylaşarak, “Afalladım. Yüreğim John, Alicia ve aileleriyle birlikte. Harika bir birliktelikti. Güzel akıllar, güzel yürekler…” ifadelerini kullandı.
UZAYDAN MESAJ VAR
Sonra, 1959 yılında bir gün Nash, elinde o günün The New York Times’ıyla fakülte çay salonuna geldi. Gazetenin birinci sayfasının sol üst köşesindeki haberi işaret ederek “Uzaylıların gizli bir mesajı bu ve onu sadece ben çözebilirim” dedi.
Bu, Nash’ın akli dengesini yitirmekte olduğunun ilk belirtisiydi. Bir süre sonra şizofreni teşhisiyle özel bir kliniğe yatırıldı. Princeton’dan bir dostu ziyarete gittiğinde, Nash’ı camdan dışarıya sabit bakışlarla bakarken buldu.“Nasıl olur?” diye söze başladı arkadaşı, “Nasıl olur da senin gibi bilimsel düşünen, bilimsel doğrudan ayrılmayan biri bu söylediklerini söyleyebilir?” Uzaylılar meselesinden söz ediyordu arkadaşı.
Nash kafasını kaldırdı. “Ama” diye söze başladı, “Bu fikirler bana, aynen matematikle ilgili fikirlerin geldiği yoldan ve o şekilde geliyorlar.” Her zaman matematiksel yaratıcılığın sınırlarını zorlamış biri için güzel bir cevaptı bu...
Nash bir süre sonra klinikten ayrıldı. İyileşmemişti. Numeroloji dahil pek çok konuya kafayı takmıştı. Uzaylıların şifresini çözeceğini söylüyordu. Princeton’da sık sık görülüyordu. Kimseyle konuşmuyor, sorulara cevap vermiyor, selamları almıyordu. Bir anlamda yaşayan ölüydü. Ama yine de pek çok kişi onunla ilgilenmeyi sürdürdü.
Bu klasik delilik hali yıllarca sürdü. Taa 1990 yılına kadar. O yıl, bir sabah vakti, bir arkadaşı yolda gördüğü Nash’e her zaman yaptığı gibi selam verdi. Cevap beklemiyordu, buna alışmıştı. Ama Nash cevap verdi: “Dün gece kızını televizyonda gördüm.” Gerçekten de, selam veren arkadaşın kızı politikayla ilgiliydi ve bir gece önce TV’ye çıkmıştı. Demek Nash tümüyle uyumuyordu, etrafta olan bitenin farkındaydı. Hiç görmediği bir kızın ne yaptığını bile bilmiyordu. Nash yavaş yavaş uyanmaya başladı. Artık matematik konuşuyor, çözülecek problemlere yardım ediyordu. Bir süre sonra tamamen iyileşti, derslere girmeye bile başladı. Bir deha, dehanın sınırlarının ötesine gitmiş ve geri dönmüştü!