Diyarbakır-Bingöl Karayolu'nu kesen PKK mensupları tarafından kaçırılan polis memuru Sedat Yabalak'ın annesi Ünzile Yabalak tek isteğinin oğlunun sesini duymak ve sağ salim kavuşabilmek olduğunu söyledi.

Kayınbabasını ziyarete gittiği Erzurum'dan görev yeri olan Şanlıurfa'ya dönerken Diyarbakır-Bingöl karayolu üzerinde, eşi Burcu Yabalak ve 3 çocuğunun gözleri önünde kaçırılan polis memuru Sedat Yabalak'ın Mersin'in Bozyazı İlçesi Tekeli Mahallesi'ndeki baba evinde endişeli bekleyiş sürüyor.

Büyük Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kaptan Kartal'ın ziyaret ettiği acılı ailenin evleri geçmiş olsun ziyaretine gelenlerle dolup taşıyor. Komşuları 3 çocukları bulunan Kadir ve Ünzile Yabalak çiftinin acısına ortak oluyor.

'SESİNİ DUYSAM UMUT ARTISI OLACAK'

Oğlunun başına kötü bir şey gelmesinden endişe eden anne Ünzile Yabalak oğluyla 27 Temmuz'da öğleyin görüştüğünü ve Salı sabahı yola çıktığını kaydetti. Olay saat 10.30'da olunca hemen haber aldıklarını anlatan anne Yabalak, "Ondan sonra haber alamadık. Sesini bir duysam umut artısı olacak. Ne haber var, ne sesi var. Telefonu zaten o anda kapanmıştı. Çocuklara dokunmadığı için bir teselli oluyoruz. Halkımızı dinleyince bir teselli oluyoruz. Yalnız kalsak acımız çok ağır olacak. Gelen gidenlerle acımız biraz azalıyor" ifadelerini kullandı.

Herkesin düşüncesinin birlik beraberlik olup çözüm bulunması olduğunu anlatan acılı anne, "Ateş düştüğü yeri yakar hesabı yandığın zaman daha fazla yananı düşünüyorsun. Bir değil 5 değil. Birlik beraberlik çözüm getirecekse getirsin. Duyarlı insanlarımızın sesi duyulsun. Yanmasın canlar, ne diyeyim. Ana yüreği çok farklı, baba babadır herkes görevini yapar da ananın emeği, ananın yüreği çok farklı" şeklinde konuştu.

'KİMSE YANMASIN'

Yetkililerden tek isteklerinin terör olaylarının bitirilmesi olduğunu vurgulayan Yabalak şöyle devam etti: "Kimse yanmasın. Emniyetin işi de zor. Nasıl önlenecek bilmiyorum. Biz burada gölgede terliyoruz, emniyet ateşin altında ne yapar. Allah onlara güç versin. Allah polisimize askerimize güç versin. Bir şekilde çözüm bulunsun. İstediğimiz devlet büyüklerinden bir çözüm bulmaları. Bugün bende sıkıntı, yarın ötekinde. Bendeki sıkıntıdan fazla evladı ölenlerin sıkıntısı. Bende yine bir umut var. Hiç olmazsa. Ama her gün 1-5-10 gidiyor. Ölüme çare yok. Bizde yine bir umut var. Devletten isteğimiz bir çözüm bulunmaları."

'AZICIK VİCDANLARI VARSA BIRAKSINLAR'

Terör örgütü mensuplarından vicdanlarını dinleyerek oğlunu bırakmalarını isteyen anne Yabalak şunları söyledi: "Mesajım; vicdanlarını dinlesinler. Var ise azıcık bıraksınlar. Bu dünyalık değiliz, herkes bir hesap verecek. Vicdana gelince belki hafifleyecek verecekleri hesap. Bu halkı yakmasınlar, bir gün gelince öleceklerini bilsinler. Sonuç hesapsız kalmayacak. O hesabı verecek onlarda. Belki Allah affeder vicdanları olursa."

Baba Kadir Yabalak ise konuşamadı.

BBP'Lİ KARTAL'DAN HDP'YE ÇAĞRI: SİZDE VİCDAN VARSA HABER GÖNDERİN POLİSİ BIRAKSINLAR

BBP Genel Başkan Yardımcısı Kaptan Kartal ise küresel emperyalist güçlerin Türkiye'nin başına bela ettiği terör belasının durmadan can yakdığını söyledi. Terörün bir türlü bitirilemediğini anlatan Kartal, "Temennimiz bir an önce evladınızın size kavuşması. Tek dileğimiz Allah'tan budur. Sağ salim ailesine kavuşmasıdır. Buradan eşkiya başlarına sesleniyorum; bu yaptıkları iş iş değil. Gittikleri yol yol değil. İnsanları katlederek öldürerek bir yere varılmaz. Sözün bittiği yere geliyoruz. Bu işlerin bitmesi için Türk milletinin ne gerekiyorsa birlik olup bu işe son vermeleri lazım" şeklinde konuştu.

Yanlış politikaların ülkeyi yangın yerine çevirdiğini vurgulayan Kartal, "Yüreğimiz hala yanıyor bir anne ve babanın ne kadar çaresizlik içinde olduğunu gördüm. Üzülmemek elde değil insanın yüreği yanıyor. Terörü önleyememenin mahcubiyeti içinde anne ve babanın sadece gözlerine bakmak kalıyor size. Ben buradan HDP'ye aileler adına sesleniyorum. Eğer sizde biraz merhamet, biraz vicdan varsa, eğer Allah'a olan inancınız zerre-i miskal varsa şu uzantılarınız olan terör örgütüne haber gönderin ve elinde bulunan polisleri evlerine, annelerine, babalarına, çocuklarına, aldıkları yerden geri iade etsinler." CİHAN