Geçen yıl ortalarında etkisini artıran ekonomik krizle şirketler peş peşe konkordato ve iflas açıklamaya başladı. Ekonomi ise yılın son çeyreğinde yüzde üç küçüldü.
Ekonomideki kötü gidişat, yargı güvenliğinin olmaması gibi nedenlerle yatırımcı da güvenli limanlara kaçtı.
DW Türkçe'nin haberine göre Türkiyeli şirketlerin 2018’de yurtdışına yaptığı doğrudan yatırımlar yüzde 26 artışla 4 milyar dolara ulaştı. Aynı dönemde yurtdışında hesap açan Türkiye vatandaşlarının sayısı da arttı.
Haberde yer alan detaylara göre ekonomideki olumsuz tablodan olabildiğince az hasarla kurtulmak isteyen Türk şirketler çareyi yurtdışına yatırım yapmakta buluyor.
Resmi verilere göre, yalnızca şirketler değil, bireysel yatırımcılar da son dönemde birikimlerini yurtdışında tutma eğilimi içerisinde. Son dönemde parasını yurtdışında değerlendirmek isteyenlerin en büyük gerekçesi Türkiye ekonomisindeki risk algısının artmış olması. Küresel ticaretin değişen kuralları da Türk yatırımcıları dünyaya açılmaya iten bir diğer neden olarak öne çıkıyor.
Merkez Bankası verilerine göre, Türkiye'de yerleşik kişiler 2018 yılının tamamında yurt dışına 3 milyar 997 milyon dolarlık doğrudan yatırım yaptı.
Böylelikle Türk şirketler tarafından yurt dışına yapılan toplam doğrudan yatırımlar bir önceki yıla göre yüzde 26 artmış oldu. Türk şirketler, son 1 yılda dünya çağında yaklaşık 40 şirket satın aldı. Bunlar içerisinde Global Yatırım Holding'in Almanya'da Dreamlines şirketini satın alması, Vestel'in ABD'de Haystack TV'yi alması, Trakya Cam'ın İtalya'da Sangalli Vetro'yu satın alması ve Alarko'nun Rusya'da Mosalarko şirketini satın alması gibi örnekler vermek mümkün.
Türk şirketlerinin şirket satın almada tercih ettiği bölgeler ise AB, ABD ve Rusya ağırlıklı oldu. Yurtdışından şirket satın alma eğiliminin önümüzdeki yıllarda da devam edeceği öngörülüyor.
Merkez Bankası’nın Uluslararası Yatırım Pozisyonu Aralık 2018 verilerine göre, Türk vatandaşlarının yurtdışındaki hesapları bir önceki yıla göre yüzde 6 artarak 16,5 milyar dolara ulaştı. Bu da son 1 yılda Türk vatandaşlarının yurtdışında yaklaşık 1 milyar dolarlık yeni hesap açtığını gösteriyor.
Adının açıklanmasını istemeyen bir banka yöneticisi, özellikle İstanbul’da pek çok beyaz yakalı yöneticinin 2018’in ortasından itibaren birikimlerini yurtdışındaki hesaplara taşıdığını söylüyor.
Kendisinin de Merkez Bankası’nın güven vermeyen politikaları ve ABD ile yaşanan krizin etkisiyle birikimlerini yurtdışına taşıdığını anlatan yönetici, "Param güvencede olsun diye yurtdışında hesap açtım. Yurtdışında faizler daha düşük olduğundan, ciddi bir getiri kaybım oldu. Ama zar zor biriken servetimin çok daha fazlasını kaybetme endişesi ile alınmış bir karardı. Eğer Türkiye ekonomisinde belirgin bir iyileşme başlarsa, paramı yine ülkeye geri getireceğim” diye konuşuyor.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, yurt içi ve dışı yerleşik kişilerin döviz tevdiat hesapları, 2018'de bir önceki yıla kıyasla yüzde 30,1 artarak 952 milyar 751 milyon liraya ulaştı. Bir başka deyişle, son 1 yıl içinde vatandaşların döviz hesaplarındaki miktar 220 milyar TL artmış oldu.
İstanbul Kültür Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan Alçın’a göre, Türkiye’de politik ve ekonomik risk algısının yükselmiş olması nedeni ile gerek şirketler gerekse bireyler sermayelerini güvence altına almak istiyor.