Bu komik iddia daha önce havuz medyasında yer almıştı. Şirket yöneticilerinin Ankara'nın Yenimahalle ilçesinde bulunan Smurfs Village adresinde toplandıklarını iddia etti. 5. Sulh Ceza Hakimi Yunus Süer de bu talebe göre işlem yaparak, el koyma kararı verdi. Oysa, ‘smurfs village (Şirinler Köyü)' uluslararası bir ekonomi terimiydi. Çizgi film karakterlerinin yaşama biçimini gösterir bir manada kullanılıyor. Ekonomicileri kapalı piyasa terimini Smurfs Village olarak tanımlıyor. Bilirkişinin şirketin yapısını ilişkin bu tanımını bile anlamayan savcı, bunu Ankara'da bir buluşma yeri, şirketini merkezi olarak yazmış.Yargı, yerleşim yeri ile ekonomik bir kavramı karıştırmakla kalmadı, hayali bir toplantıya da yer verdi. Kararın siyasi ve konjonktüre göre yönlendirmelerle alındığı ise büyük kabul görüyor.

Çünkü, Koza İpek Holding ile ilgili bütün incelemelerde mevzuata aykırı bir durum çıkmamıştı. Kararda, bundan eksiklik gibi bahsedildi. Savcı ve hakim, Sermaye Piyasaları Kurulu (SPK) ve Maliye'nin vergi denetimlerinde noksanlık çıkmamasını garip bir şekilde neredeyse suç saydı. Bilirkişi raporundaki “Sermaye Piyasası ve vergi dairesinin harekete geçmediği” şeklindeki ifadeyi dikkate aldı. Holdingin hiçbir hesabında ceza hukukunu ilgilendirecek bir hususun olmadığının Türkiye'nin en üst denetim kurumları tarafından da belirtilmesi, el koymaya gerekçe yapılarak tarihi bir skandala imza atıldı.

Ankara Sulh Ceza Hakimliği'nin verdiği kararda CMK'nın 133. maddesine dayanıyor. Bu maddede sınırlı sayıda sayılmış suçlardan birinin varlığı durumunda sadece şirketlere kayyum atanabileceği, ön şart olarak da suçun şirketin faaliyetleri çerçevesinde işlendiği hususunda kuvvetli şüphenin bulunması gerektiği belirtiliyor. Bilirkişi raporunda ‘darbe' iddiaları yer alsa da CMK 133'te sınırlı sayıda sayılan kayyum atanabilecek suçlar arasında darbe suçu yok. Kararda, darbe iddiası ise tamamen delilsiz ispatsız bir şekilde soyut ifadelerle yer alıyor.

133. madde kapsamında silahlı örgüt veya bu örgütlere silah sağlama bulunuyor. Bu suç açısından da kuvvetli suç şüphesini gösteren somut maddi bulgular karar gerekçesinde gösterilmek zorunda. Yani İpek Medya Grubu'nun silahlı örgüt kurduğu ya da herhangi bir örgüte maddi destek sağladığının ispat edilmesi gerekiyor. Kararda, yargı tarafından kesin karara bağlanmış bir örgüt yer almıyor. Savcının sözde “FETÖ ya da paralel devlet” iddiasıyla ilgili de herhangi bir inceleme, soruşturma ya da değerlendirme bulunmuyor. Kararda zincirleme imzası bulunan yargı mensupları, hangi delillere dayanarak böyle bir örgütten söz ettiklerini belirtmiyor. Karara bakıldığında, kuvvetli şüphenin hiçbir şekilde bulunmadığı görülüyor. Karar metninin, son tahlilde siyasetin 1,5 yıldır seslendirdiği haksız ithamların odağındaki ‘örgüt' suçlamasını baz aldığı açıkça görülüyor. Tek delil, siyasetin subjektif söylemi.

Şirinler, ya da orijinal adıyla “Schtroumpf”lar (İngilizceye “Smurf” diye çevrilmiştir) 1958 yılında, Belçikalı bir çizgi romancı olan Peyo tarafından Fransız çizgi roman dergisinde karakterlerden biri olarak ortaya çıktı. Şirinler'in Amerika'da ve tüm dünyadaki popülerliğini sağlamaları 1976 yapımlı Johan ve Peewit'in çizgi romanından uyarlanan, uzun metraj çizgi filminde aldıkları rolden dolayı oldu. Çizgi film o kadar çok tutuldu ki, ünlü Amerikan çizgi film firması Hanna-Barbera (ki kendileri Taş Devri, Ayı Yogi gibi çizgi filmler çıkarmalarıyla ünlüdürler) 1981 yılında “Şirinler” çizgi filmini piyasaya sundu. Bu çizgi film o zamanın standartlarına bir imza attı ve tam dokuz sene boyunca, sürekli yeni bölümleri yayınlandı.1990'dan sonra da tekrar bölümlerde bile uzun süre rating topladı ve oyuncakları dünyada satış rekorları kırdı. İki animasyon filmi ile son dönemde bütün dünyada yeniden tanındı.

Zaman