Doğuştan sarılığı geçmeyen, uzunca süre tanı koyulamayan Yusuf Emre Uzar, 5 ay 11 günlük, 5.5 kiloyken karaciğer yetmezliğinden ameliyat masasına yattı. Son anda çıkan sorunla babası Aydan Uzar verici olamayan minik Yusuf Emre'ye loğusa annesi Neslihan Uzar canlı donör oldu. Anne ve bebek için nakil öncesi ve sonraki sürecin başarıyla geçtiğini belirten Prof. Dr. Sema Aydoğdu, "Mucize gibi. İkisi de çok iyi. Bunca yıllık meslek yaşamımda ilk kez nakil sonrası bir annenin bebeğini emzirdiğine tanık oluyorum." dedi.

DOĞUŞTAN SARILIK GEÇMEDİ

Kocaeli'de oturan Neslihan Uzar (34) ve Aydan Uzar (35) çiftinin iki oğlunun küçüğü Yusuf Emre, 15 Eylül 2015 tarihinde dünyaya geldi. Ancak bebeğin doğar doğmaz sarılığı başladı, 2 aylık olduğunda bütün vücudu sapsarı oldu. Kocaeli'de gittikleri sağlık kuruluşlarında tanı koyulamayan Yusuf Emre, Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne sevk edildi. Burada yatarak tedavi gören bebeğe, PFIC (karaciğer yetmezliği) tanısı koyuldu, tedavisinin nakille mümkün olduğu söylendi.

Uzar çifti bu karar üzerine nakil için 12 Ocak'ta İzmir Kent Hastanesi'ne başvurdu. Nakil öncesi beslenme sorunu yaşayan bebeğin kilo alıp büyütülmesi için Prof. Dr. Sema Aydoğdu tarafından özel bir diyet programı başlatıldı. Yapılan tetkiklerde baba Aydan Uzar'ın verici olabileceği belirlenirken, bir buçuk aylık sürecin sonunda Yusuf Emre'nin sarılığında artış başladı, kilo alımı durdu. Yusuf Emre bebeğin acil nakil operasyonuna alınmasına karar verilirken, baba Uzar'ın ameliyat öncesi tetkiklerinde kan değerlerindeki yükselmeler olduğu, donör olamayacağı ortaya çıktı. Bebeğin hayati riskinin artması üzerine doktorlar tarafından çok istenmemesine karşın loğusa anne Neslihan Uzar'ın tetkikleri yapıldı, donör olabileceği belirlendi. Anne ve henüz 5 aylık 11 günlük olan bebek, geçtiğimiz 26 Şubat'ta Doç. Dr. Murat Kılıç başkanlığındaki Opr. Dr. Cahit Yılmaz, Opr. Dr. Kamil Kılıç, Opr. Dr. Rasim Farajov, Opr. Dr. Zaza Lakobadze tarafından nakil operasyonuna alındı. Başarılı operasyon sonrasında anne ve bebeği tekrar birbirine kavuştu.

GEBELİK VE LOĞUSALIK ANNEYİ YORUYOR

Genelde küçük bebeklerde öncelikle anneleri değil diğer birinci derece akrabaları verici adayı yapmak istediklerini belirten Prof. Dr. Sema Aydoğdu, "Bu vakada ilk aday babaydı, son gün değişti. Anne loğusaydı istemedik ama bebeğin başka vericisi yoktu. Lohusalıkta annenin her gebelikten sonra toparlanması iki yılı bulur. Çünkü gebelikte de loğusalıkta da vücudundaki tüm kemik, demir, protein, vitamin bebeğe harcanıyor, anne bunları kaybettiği için yerine koyması zaman alıyor. Loğusayken eğer bebeğiniz hastaysa üzüntüden sütünüz bile azalır, kesilebilir. O nedenle nakilden sonra annenin Yusuf Emre'yi emzirebilmesi harika bir şey. Nakil öncesi ve sonraki süreci anne ve bebeği başarıyla geçti. Mucize gibi. İkisi de çok iyi. Bunca yıllık meslek yaşamımda ilk kez nakil sonrası bir annenin bebeğini emzirdiğine tanık oluyorum." dedi.

"KÖTÜ GÜNLER GERİDE KALDI"

Öte yandan eşinin son tahlillerinde verici adayı olamayacağı ortaya çıkınca loğusa olmasına rağmen bebeği için ameliyat masasına yatan anne Uzar, "Ben de eşim de donör olmak istiyorduk. Ben loğusayım diye doktorlar onay vermiyordu. Çocuklarımız için anne baba olarak canımızı vermeye hazırız. Kötü günler geride kaldı. Oğlumun hayata tutunması, iyi olması her şeyin üstünde. Çok mutluyuz." dedi. CİHAN