Edirne Müzesi’nde sanat tarihi Uzmanı olarak çalışırken KHK ile ihraç olan bir süre cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edilen İbrahim Türkmenoğlu geçimini sağlamak için babasından kalma atölyede ağaç kabuklarını sanata dönüştürüyor. 

Bir çok çalışma yapan Türkmenoğlu'nun en büyük eseri ise bir buçuk yılda ağaç kabuklarından hazırladığı İngiliz atı.

 

Osmaniye'de babasından kalma atölyesinde A. Erkan Yiğitsözlü'ye konuşan Türkmenoğlu hikâyesini KHK TV'ye anlattı.

Edirne Müzesi'nde arkeoloji ve sanat tarihi uzmanı olarak çalışırken ihraç edilen Türkmenoğlu kısa süre sonra tutuklanmış ve 10 ay cezaevinde kalmış. 

Cezaevinden çıktıktan sonra Osmaniye'ye yerleşen Türkmenoğlu marangozluk, tesisatçılık ve tamircilik yaparak geçimini sağlıyor.

Ağaç işlemeciliğinde kabiliyet sahibi olan Türkmenoğlu Amanos dağlarından temin ettiği çınar, meşe, gürgen gibi kurumuş ağaç parçalarından 1,5 yılda gerçek ölçülerine uygun at enstalasyonu yaptı. 

Türkmenoğlu ayrıca, zeytin, dut, ceviz gibi ağaçlardan epoksi kullanarak sanat eseri değerinde masa ve ev eşyaları üretiyor.

Kendisi için hayal kurmayı bıraktığını, çocukları için ne yapabilirim endişesinin kendisini kara kara düşündürdüğünü söyleyen Türkmenoğlu, "Son yıllarda yaşadıklarım daha önce hiç aklıma gelmezdi. Memuriyetten atılacağım, bir gün cezaevine girip hapis yatacağım, vatan haini olacağım hiç aklıma gelmezdi." Dedi.

Suç işleyen bir insan suçunu bileceğini ve kendisinin herhangi bir suç işlemediğini belirten İbrahim Türkmenoğlu, "Çocuk bir suç işlediğinde annesinden babasından öğretmeninden korkar. Ben suç işlemedim evimde beni buldular, normal hayatımı yaşarken buldurlar beni." Diye konuştu.

Düne kadar güzel hayaller kurduğunu ve umutları olduğunu dile getiren Türkmenoğlu şu ifadeleri kullandı:

"İki oğlum var, bu ülkede bu şartlarda nasıl yetişecek? Emeklerinin karşılığını alacaklar mı? Bu sorular beni ciddi ciddi endişelendiriyor. Bir ülkeyi yönetenler o ülkenin geleceğini inşa eder, çocuklarıma baktığımda umut göremiyorum, bu ülkede adaleti yok edenler ülkenin geleceğini yok ediyorlar aslında. Geleceğe endişe etmeden bakmak istiyorum ama yaşadığımız bu hadiseler beni bu ümitten alıkoyuyor yapamıyorum."

Bir gün KHK'lıların işlerine döneceklerine inandığını kaydeden Türkmenoğlu şunları söyledi:

"Bir gün bize işinize dön dediklerinde bir çok arkadaşımız memuriyete dönebilirler mi? Bazı duvarlar var bu duvarlar yıkıldı, adınız resmi gazetede yayınlandı, toplum önünde afişe edildi. Ben kendi adıma memuriyetten maişetimi sağlamayı düşünmüyorum böyle kıt kanaat imkanlarla geçinmek şuan için daha cazip geliyor. Elbette geri dönenler olacak, hukuk işleyecek ama bunun ne zaman olacağına dair hiç bir öngörüm yok."