15 Temmuz askeri darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL, 2 yılın ardından resmen sona erdi.
OHAL KHK’sı ile ihraç edilen 4 milletvekilinden biri olan Gergerlioğlu, Gazete DuvaR’ın “KHK’lı vekiller anlatıyor” dizisine konuk oldu. Gergerlioğlu’nun OHAL sürecinde yaşadıkları, 2 yıl süren OHAL dönemi uygulamaları ve sonuçlarıyla ilgili olarak sorulara yanıtları şöyle oldu:
OHAL KHK’sı ile ihraç edildiniz. Bu süreç nasıl gelişti?
Türkiye’nin tüm insan hakları sorunlarına karşı duyarlı, barış yanlısı bir insandık hep. Kürt meselesi hep ilgilendiğimiz bir alan oldu. Çözüm süreci başladığında da bu sürece sevinçle yaklaşarak desteklemeye çalıştık. Yaşadığım Kocaeli’nde, Barış Platformu’nun kurucusu oldum. Yerelde, ulusalda yazdığım köşe yazıları ile hep barışı destekler bir pozisyonda olduk. Çözüm süreci sırasında bu hoş karşılandı ama çözüm süreci bittiğinde aynı sözleri söylemeye devam ettiğimiz halde bu kez “terörist” gibi yaftalarla karşı karşıya kaldık. Ben her zaman sosyal medya hesaplarımda barışla ilgili paylaşımlar yaptım. 1 Eylül’de barış isteyen, analar ağlamasın, çocuklar ölmesin mealindeki paylaşım sonrası hedef haline getirildim. Hakkımda suç duyuruları yapıldı, “Bu nasıl devlet memuru olarak görev yapabilir, atılsın, tutuklansın” kampanyaları düzenlendi. Bir süre sonra da Kocaeli Valiliği tarafından açığa alındım, hakkımda soruşturma başlatıldı. Kısa bir süre sonra da 6 Ocak 2017’de 679 sayılı KHK ile ihraç edildim.
İhraç nedeninizi öğrenebildiniz mi?
Bu ihracın açığa almayla ilgisi nedir, bilemiyorum. Açıklama yok. İdari, adli soruşturmalar yürüdü. Ben bunun üzerine Vali Bey’e de “hukuksuzluk yapılıyor” diyen açık bir mektup yazdım. Vali bunu “hakaret” olarak görüp ikinci bir dava açtı. İnanılmazdı. Bir ton hukuksuzluğa uğruyorsunuz, ama “Neden böyle yapıyorsunuz” dediğinizde yeni bir dava ile karşılaşıyorsunuz. Bu dava da 7-8 ay sürdü ve beraat ettim.
İhraç süreciyle ilgili nasıl bir hukuki süreç işlettiniz?
İhraçla ilgili hiçbir açıklama yapılmadı. İdare Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi başvuruları reddedildi. OHAL Komisyonu’na gönderdiler. Tam bir çözümsüzlük içinde kaldık. Bu arada 27 yıllık göğüs hastalıkları uzmanı bir doktor olarak işsiz kaldım. Hiçbir hastane işe almak istemedi. Vebalı muamelesi yapıldı. “Devlet sana terörist demiş, işe alamayız” bakışı hakimdi. Ancak 6 ay sonra Batman’da özel bir hastane kabul etti. Bu arada paylaştığım mizansen bir fotoğraftan terör örgütü propagandası yaptığım gerekçesiyle 2.5 yıl ceza aldım. Dava, İstinafta devam ediyor. Bunları yaşarken bir de siyasete atıldık.