Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis, hakkındaki yolsuzluk iddialarıyla ilgili meclis komisyonunda ifade verdi. "Altın pasaport" olarak da bilinen yatırım karşılığı vatandaşlık uygulamasını savunan Anastasiadis, ülke mali krize girdiğinde mümkün olan her şeyin yapılması gerektiğini söyledi.
Kıbrıs'ta son 10 yılda çoğu Çin ve Rusya vatandaşı olmak üzere 3 bin 500 kişiye "altın pasaport" da denilen vatandaşlık verildiği tahmin ediliyor. Kıbrıs başvuru için ülkeye en az 2,5 milyon euro yatırım yapılmasını şart koşuyor. Anastasiadis'in açıklamalarına göre bu şekilde şu ana dek toplanan yatırımların tutarı 9 milyar 700 milyon euroyu geçmiş durumda. Anastasiadis meclis komisyonuna verdiği ifadede uygulamanın 2013 yılında ülkenin içinde bulunduğu ağır mali krizi aşmak bakımından gerekli olduğunu savunarak ortada yasa dışı bir işlem olmadığını belirtti.
Seyahatleri Suudi prens mi finanse etti?
Ancak Anastasiadis'in uygulamadan kişisel kazanç sağladığı ve görevini kötüye kullandığı da ileri sürülüyor. İddialara göre Rum liderin bir zamanlar başında olduğu hukuk bürosu, çeşitli avukatların hazırladığı vatandaşlık başvurularını işleme koydu. Anastasiadis'in yıllar önce ayrıldığı söz konusu hukuk bürosu, şu anda kızları tarafından işletiliyor. Bir yeğeninin ise 2013-2019 yılları arasında İçişleri Bakanlığı'nda pasaport verilmesinden sorumlu birimde çalıştığı biliniyor.
Salı günü milletvekilleri ve hukukçulardan oluşan meclis komisyonunun oturumunda Anastasiadis ailesiyle birlikte Seyşeller'e yaptığı iki seyahat nedeniyle sorulan soruları yanıtladı. Bu seyahatlerin bir Suudi prensin finanse ettiği bir özel jetle yapıldığı ve bu prens tarafından finanse edildiği ileri sürülüyor.
Kıbrıs Rum basınında çıkan haberlere göre söz konusu prens bu seyahatlerden birkaç ay önce ailesinden 41 kişiyle birlikte Kıbrıs vatandaşlığı aldı. Medya, prensin bunun karşılığında seyahat masraflarını üstlendiğini ileri sürerken, Anastasiadis meclis komisyonunda verdiği ifadede seyahatleri kendi cebinden ödediğini savundu.
Kilise de menfaat sağladı
Kıbrıs'taki skandala Kilise de karışmış durumda. Kıbrıs Başpiskoposu 2. Hrisostomos'ın geçen hafta yaptığı bir açıklama kamuoyunda tepki çekti. Hrisostomos bir Malezya vatandaşının Kıbrıs pasaportu almasına yardımcı olduğunu ve karşılık olarak da Kilise'nin 300 bin euro aldığını açıkladı. Pasaport alan bu kişinin kırmızı bültenle (uluslararası yakalama kararı) arandığı ortaya çıktı.
Kıbrıs'ın yanı sıra Malta'da da bir dönem yürürlükte olan uygulama Avrupa Birliği'nin (AB) uzun süredir tepkisini çekiyor. Her iki ülke hakkında Ekim 2020'den bu yana hukuki süreç başlatılmış durumda. Avrupa Birliği Komisyonu uygulamanın AB yasaları ile çeliştiğini savunuyor. Brüksel uygulamanın güvenlik, kara para aklama, vergi kaçırma ve yolsuzluk bakımından riskler yarattığı görüşünde. Kıbrıs'ta uygulamaya geçen yıl kasım ayında son verildi ve yaklaşık 3 bin 500 vaka inceleme altına alındı.