Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Şimdi kalkmışlar bir de mağdur edebiyatı yapıyorlar. 'Efendim biz mağduruz.' Ne oldu? 'Kefen giydik.' Yahu niye kefeni giydiniz? 'Efendim öbür dünyaya gidince Azrail'e şunu söyleyeceğim. Yahu kardeşim bir şey yok ortada, niye kefen giyiyorsun? 'Uçak, villa, yat, gemi, saray' dedin aldın. Yahu bırak da bari millet mağdur olsun bari. Biraz da millet köşeyi dönsün." dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, partisince Konya'nın Seydişehir ilçesinde düzenlenen mitingde konuştu. Kendisine ilçelere gitme denildiğini ancak vatandaşın ayağına gelerek derdini anlatmayı seçtiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Sizden söz istiyorum. 7 Haziran'da sandığa gidecek miyiz? Söz mü? Seçim bildirgesini açıkladıktan sonra söz verdim. Dedim ki, 'Ramazan ve Kurban bayramlarında emekliye iki maaş ikramiye vereceğim.' Söz, sözüm söz. İtiraz ediyorlar 'nereden vereceksin' diye. Yine gayet açık söylüyorum, herkes duysun, Ankara'daki beyler de duysun. O kaçak saraya bağlanan bütün hortumları keseceğim, emekliye vereceğim. Yeri geldiği zaman 'efendim Türkiye dünyanın en zengin ülkesi.' Emekliye gelince niye en fakir ülkesi oluyor? Niye oluyor. Emekli niye ikinci sınıf yurttaş. Emekliyi ikinci sınıf yurttaş yaptırmayacağım. Emekli torunundan kaçmayacak. Emekli huzur içinde iki bayramı geçirecek. Söz, sözüm söz. Emekliye para verince onlar sanıyorlar ki emekli alınca parayı doğru gidecek, İsviçre bankalarına hesap açacak. Öyle sanıyorlar, çünkü onlar öyle yapıyorlar. Emekliye verdiğimiz altı üstü nedir Allah aşkına?" şeklinde konuştu.
'EMEKLİYE İKRAMİYE İÇİN 3 MADDELİK BİR KANUN YETERLİ'
8 milyon dul, yetim ve emeklinin bin liranın altında aylık aldığını kaydeden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Şimdi bir şey çıkarmışlar, diyorlar ki, 'Kılıçdaroğlu, bu ikramiyeyi sadece bir sene verecek.' Hayır arkadaşlar, kanun çıkaracağız. CHP iktidarında ilk kanun bu olacak. Emekli her Ramazan ve Kurban bayramlarında birer maaş ikramiye alacak. Üç maddelik bir kanun. Şimdi bir dedikodu daha çıkarıyorlar. O da ilginç. 'Efendim diğer emeklilere verecek, Bağ-Kur emeklileri bunun dışında.' O emekli değil mi, o bizim vatandaş değil mi? Hayatımda bu kadar büyük yalan görmedim. Bağ-Kur'lu kardeşim, hiç meraklanma, Bağ-Kur genel müdürlüğü yapmış birisi olarak söylüyorum; herkes emekli aylığı alacak, sadece milletvekili emeklileri ikramiye alamayacak. O kadar, net, açık. Herkese vereceğiz. Niye vermeyelim? Emekliye dula yetime, 65 yaş aylığı alanlara da vereceğiz, onlar da insan. Büyümeden, refahtan herkesin payını alacağı bir düzeni kuracağız."
İktidar partisinin işsizlik ve yoksulluk sorununu çözmediklerini aksine kendi sorunlarını çözdüğünü belirten Kılıçdaroğlu, "Ceplerini doldurdular, esnaf, çiftçi, emekli mağdur. Şimdi kalkmışlar bir de mağdur edebiyatı yapıyorlar. 'Efendim biz mağduruz.' Ne oldu? 'Kefen giydik.' Yahu niye kefeni giydiniz? 'Efendim öbür dünyaya gidince Azrail'e şunu söyleyeceğim. Yahu kardeşim bir şey yok ortada, niye kefen giyiyorsun? 'Uçak' dedin aldın. 'Villa' dedin, aldın. 'Yat' dedin aldın. 'Gemi' dedin aldın. 'Saray' dedin aldık. Yahu bırak da bari millet mağdur olsun bari. Biraz da millet köşeyi dönsün." ifadelerini kullandı.
'BENİM KÖŞEYİ DÖNME GİBİ BİR HASTALIĞIM YOK'
"Benim köşeyi dönme diye bir hastalığım yok. Kul hakkı yemek diye bir geleneğim yok." diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Her kuruşun hesabını vermek benim için namus görevidir. Bakın bir çocuk doğduğu andan itibaren vergi öder. Siyaset de aldığı vergileri nerelere harcadığını anlatmak zorundadır. Nereye harcadınız bu kadar parayı? Nerelere gitti bu paralar? Niçin 17 milyon yoksulumuz var? Niçin 6 milyon 250 bin işsizimiz var. Niçin 2 milyon Suriyelimiz var? Niçin aylığı bin liranın altında olan 8 milyon emeklimiz var. Yazık günah değil mi bu ülkeye? Değiştireceğim. Sözüm söz. Türkiye'yi bölgesinin en görkemli ülkesi haline getireceğim. 4 yılda yoksulluğu sıfırlayacağım."
'İKİ AY PRİM BORCUNU ÖDEMEYENLERE SAĞLIK HİZMETİ VERİLMİYOR'
İki ay prim borcunu ödemeyenlere sağlık hizmeti verilmediğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "İki ay prim borcunu ödemedin, hastalandığında hastaneye gittin ya 'sana bakmayız' diyorlar. Eşi hastalandı, 'ona da bakmayız' diyorlar. Yaşlı anne-babası var. 'Onlara da bakmayız' diyorlar. Hadi gitti özel hastanede tedavi oldu, akrabalarından borç para aldı. Ama o sağlık sigortasının primini hacze verip parayı alıyorlar, faiziyle beraber, tedavi etmediği halde. Allah aşkına bu kanunu çıkaranda vicdan var mı? Bir insan hastalandığı andan itibaren sosyal devlet ona bakmak zorundadır. Onun gelirine giderine bakmaz, insan hayatı her şeyden önemlidir." şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından partisinin Konya'da düzenlediği mitinge katılmak üzere Seydişehir'den ayrıldı. CİHAN