CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Umut Oran'la ilgili ortaya atılan ve iftira olduğu Twitter tarafından verilen belgelerle ortaya çıkan haberlerle ilgili konuştu. Kılıçdaroğlu, "Umut Oran’la ilgili bu iftiraları atanlar, o belgeleri düzenleyenler yargının önünde hesap vereceklerdir" dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Akyurt’ta Güleçler Çorap Fabrikası ziyaret etti. Karanfillerle karşılanan Kılıçdaroğlu daha sonra kameraların karşısına geçip gündeme ilişkin basın mensuplarının sorularını cevapladı.
"ATILAN BİR İFTİRAYI AÇIKÇA ÇÜRÜTEBİLİYORUZ"
Umut Oran’ın Sümeyye Erdoğan’a suikast iddialarıyla ilgili Twitter'da aldığı ve kamuoyu paylaştığı belgelerle ilgili konuşan Kılıçdaroğlu, ”Parti olarak bizim bir özelliğimiz var bize iftira edildiği zaman iftiranın peşine düşeriz ve onu yalanlamak için elimizden gelen çabayı gösteririz. Örneğin bir dönem Sayın Baykal’ın İsviçre’de hesaplarının olduğu söyledi. Başvuruldu ve böyle bir hesabı olmadığı ortaya çıktı. Bu iddiayı yapanlar utandılar mı bilmiyorum. Allah’tan korktular mı bilmiyorum. Umut Oran’la ilgili de çok gerçekten özür dileyerek söylüyorum ama çok aşağılık ifadeler, iftiralar atıldı. O da ilgili kurumlara başvurdu. Biz parti olarak ilgili kurumlara başvurduk. Onlardan da biz parti olarak yanıtı bekliyoruz. Bakın bizim tavrımız demokratik bir tavır. Atılan bir iftirayı açıkça çürütebiliyoruz. Yargıya başvurabiliyoruz. Başvurmakta da kararlıyız. Bu iftiralardan, iftiraları atanlardan hesabını soracağız. Benim merak ettiğim şu: Benzer iddialar AKP yöneticileri hakkında ortaya konduğu zaman neden onlar ilgili kurumlara başvurmuyorlar. Çünkü iddiaların doğru olduğunu onlar da biliyorlar. İftiralar bize atıldığı zaman biz bunu bütün belgeleriyle, dokümanlarıyla bunun yalan olduğunu gösteriyoruz. Umut Oran’la ilgili bu iftiraları atanlar, o belgeleri düzenleyenler yargının önünde hesap vereceklerdir. Bunun takipçisi olacağız. Hiç kimse merak etmesin iftira ile uzun süre yol alınmaz.“ dedi.
'KAÇAK SARAYLAR YAPTIRACAĞINIZA YENİ UÇAK ALIN'
Konya’da düşen F-4’lerle ilgili Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun eğitimin doğasında olabileceği yönündeki açıklamalarını değerlendiren Kılıçdaroğlu, ”Bir şehit babasının söylediği bir cümleyi asla unutmayalım: ’Kendinize kaçak saraylar yaptıracağınıza yeni uçaklar alın’. Amerika’nın bile devre dışı bıraktığı uçakları hala biz kullanıyorsak, bu kazalara olağan karşılamamız lazım. Bizim yapmamız gerek bizim de hava kuvvetlerinde kullanılan uçakların değiştirilmesi lazım, modernize edilmesi, yeni uçakların alınması gerekiyor. Siz bunları yapmıyorsunuz eski uçaklarla pilotları uçuruyorsunuz, sonra kazalar oluyor, sonra bunu da işin doğasına bağlıyorsunuz. Hayır işin doğasında değil bu. O onların kafasındaki anlayıştır.
'İŞİN FITRATINDA OLAN İNSANIN AKLINI KULLANMASIDIR'
İşin doğasında olan şudur: Uçaklar ya da herhangi bir malzeme belli bir süre kullanılır ondan sonra o bırakılıyor ve yerine yenisi alınır. Teknoloji, bilim gelişiyor. Dolayısıyla sizin kendi ordunuzun, ihtiyaçlarına uygun yeni uçaklar almanız gerekiyor. Tankı topu neyse bunların tamamı modernize edilmesi, yenilerinin alınması gerekiyor. Kendi savaş sanayinizi geliştirmeniz gerekiyor. Siz bunları bırakıyorsunuz, pilotlar kaza oldu. Eee ne oldu bu işin fıtratında varmış. Yok efendim bu işin fıtratında yoktur. Fıtratta olan eğer gerçekten bu işin fıtratını sorgulamak istiyorlarsa işin fıtratında olan insanın aklını kullanmasıdır. Allah'ın verdiği en değerli öğedir akıl. Aklı kullanmamız lazım. Bunlar akıllarını kullanmak istemiyorlar, halkı kandırmak istiyorlar.“ şeklinde konuştu.
"AKP DAVUTOĞLU'NDAN MEMNUN DEĞİL"
Abdullah Gül’ün yeniden aktif siyasete dönme konusunu da değerlendiren Kılıçdaroğlu’, ”Benim ilgi alanıma girmiyor. AKP öyle anlaşılıyor ki Davutoğlu’ndan çok memnun değil yeni alternatif arayışlarına girmişler.” dedi. Ahmet Davutoğlu’nun CHP’nin kapatılma iddialarıyla ilgili ‘Kapatılma iddialarıyla mağduriyet edebiyatı yapılmasın, buna geçit vermeyiz’ şeklindeki sözlerini de değerlendiren Kılıçdaroğlu, ”Onun geçit verip vermemesi bizim için çok önemli değil. Biz hakkımızı her yerde her ortamda ararız.“ şeklinde karşılık verdi.
CHA