BİR SORU-BİR CEVAP
Kıraati niçin bazı namazlarda sesli, bazılarında sessiz okuyoruz?
Bu soruyu bize Necla Hanım soruyor:
Peygamber Efendimiz (s.a.s.) malumunuz İslâm’ın ilk yıllarında tebliğ vazifesini gizli yapıyordu. Sahabîlere namaz kıldırdığı zaman da kıraatte sesini yükseltiyor, namazları cehri (sesli) kıldırıyordu. Neden sonra müşrikler Peygamberimizin sesli kıraatini duyunca şiirlerle ve uydurdukları sözlerle karıştırmaya başladılar. Efendimiz’e de hakaret ederek işi alay etmeye kadar vardırdılar.
Müşriklerin bu çirkin hareketine meydan verilmemesi ve müslümanların eziyetlere maruz kalmamaları için bir âyet-i kerime indi: “Namazında sesini pek yükseltme ama iyice de kısma, ikisinin arası bir yol tut.” (İsra, 17/110)
Âyette, müşriklerin duymalarına mâni olmak için Peygamberimizin sesini yükseltmemesi isteniyordu.
Bunun üzerine Peygamberimiz, öğle ve ikindi namazlarında, müşriklerin eziyetiyle muhatap olamamak için kıraati gizli yaptı. Akşam namazı vakit ise onların yemek saati, yatsı ve sabah da uyku saatleri olduğundan bu namazlardaki kıraati açıktan yaptı.
Cuma ve bayram namazları da zaten hicretten sonra farz ve vacip kılındığından, müşriklerin de bir zararı olmayacağından kıraatler cehrî (sesli) oldu.
Peygamberimiz namazlarını bu şekilde kıldığı için biz de namazlarımızı ondan gördüğümüz ve öğrendiğimiz şekilde kılıyoruz.