AKP iktidarında özellikle 15 Temmuz sonrası hız kazanan hukuksuz operasyonlar sınır tanımıyor. Ön plana çıkan hukuksuz operasyonlardan birine ise geçtiğimiz Mayıs ayında İstanbul'da imza atıldı. Yaşları 13 ile 17 arasında değişen 16 kız çocuğuna, sabahın erken saatlerinde evlerinde uyurken 'sözde terör örgütü' iddialarıyla gözaltına alındılar.
UYKULARINDA BASKINA UĞRADILAR
O günlerde kamuoyunda büyük bir tepkiyle karşılanan operasyonun ardından 23 Eylül pazartesi günü dosyanın ilk duruşması yapılacak. Olayları ilk günden beri yakından takip eden DEM Partili Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, tartışmaları ve kız çocuklarının yaşadıklarını Meclis'te bir kez daha gündeme getirdi.
13 YAŞINDAKİ KIZ ÇOCUĞUNA BİLE TERÖR SUÇLAMASI
Gergerlioğlu, Meclis'teki basın toplantısında küçük çocukların maruz kaldığı büyük hukuksuzluğu gözler önüne serdi.
Gergerlioğlu olay gününü "Sabah eve baskın yapılıyor 5 sıralarında. Bir sürü polis. Kapıyı açıyorlar. Karşılarında bir sürü polis. Patır kütür içeri giriyorlar. Anneler ne oluyor falan derken, annelere ağır hakaretler, küfürler ediliyor. Ardından çocuklar ayrı ayrı arabalara bindirilip götürülüyor ve polis tutanağında bu 'muhafaza altına alındı, yeterli polis sayısı ile gidilmiştir' gibi ifadelerle geçiyor" ifadeleriyle anlattı.
PSİKOLOJİK VE FİZİKSEL İŞKENCE VAR
Kamu görevlilerinin gözaltı işlemini inkar etmelerine rağmen, gerçekte yaşananların bir gözaltı işlemi olduğunun altını çizen Gergerlioğlu, çocukların yaşadığı psikolojik ve fiziksel baskıyı da detaylarıyla anlattı. Avukatlar olmadan ifadelerin alındığını ve o ifadelerin de çarpıtıldığını vurgulayan Gergerlioğlu ""Bakın bir gözaltı olayı yaşanıyor çocuklara. Çocuklar arabaya bindiriliyor ve Üsküdar Çocuk Şube'ye götürülüyor. Tabi gözaltı işlemi gibi doktora da götürülüyorlar. Muayene yapılıyor. Ardından çocuk şubeye götürülüyorlar ve avukatlar geliyor kapıya ama avukatlarla saatlerce görüştürülmüyorlar. Avukatsız ifade alıyorlar. İfade alınırken söyledikleri çarpıtılıyor ve çocuklar müdahale etmezse çarpıtılmış ifadeler yazılıyor. Ardından saatler geçiyor, yemek verilmiyor görevliler tarafından. Ancak akşama doğru aileleri tarafından yemek getiriliyor. Bunlar çocuk daha. Aileler geldiği zaman çocuklar el sallamak istiyor. Buna da izin verilmiyor" dedi.
İNSAN HAKLARI DA ÇOCUK HAKLARI DA ÇİĞNENDİ
Gergerlioğlu'nun verdiği bir başka bilgiye göre çocukların bazılarının ifadesi alınırken yanlarında psikolog da vardı. Ancak birçoğunun yanında psikolog desteği olmadan ifadeleri alındı. Fakat tüm çocukların yanında psikolog varmış gibi ifadeler imza altına alındı. Psikoloğa da kağıtlar imzalatıldı.
"ÇOLUK ÇOCUĞA BÖYLE MUAMELE EDİLMEZ"
Gergerlioğlu Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı yetkililerinin hak ihlallerini sözlü görüşmelerde kabul ettiğini ancak Bakanlıklara gönderdiği yazılı sorulara farklı cevap verildiğini anlattı. DEM Partili vekil "Hiçbir şey olmamıştır. Ortalık güllük gülistanlıktır. Aaa ne kadar güzel şeyler yaşanmaktadır" gibi cevaplar gönderiyor bize bakanlıklar. Burada çok kötü muameleler var. Bu kötü muameleleri yapan kamu görevlileri hakkında bir soruşturma başlatılması gerekiyor. Yine bu muamelelerin yapılmasını emreden. savcı Hilal Çelik hakkında bir soruşturmayı HSK'nın başlatması gerekiyor. Burası eğer bir hukuk devletiyle çoluk çocuğa böyle muamele edilmez. Çocukların hayat boyu unutamayacakları bir travma yaşatılmasına izin verilmez" dedi.