Bold Medya'da yer alan habere göre birlikte top oynadıkları, ders çalıştıkları, öğrenci evinde kaldıkları, AVM’de sinema izledikleri, Yemek Sepeti’nden sipariş verdikleri, iftar yaptıkları ve sahibinden.com sitesinden kiralık ev buldukları gerekçesiyle haklarında ‘terör’ davası açılan skandal davada kız çocukları 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde savunmalarını yapıyor.
Öğrenciler, Mahkeme Başkanı Şenol Kartal’ın “Arife günü 1000 ihlas okunmasını kim istedi?”, “Fitre ve sadaka mesajlarını niye paylaştınız?”, ''Bowling oynamaya kimle gittiniz?”, “Bowling ücretini kim ödedi?”, “Kaldığınız evi kim tuttu? Yurt dışına niye gidecektiniz? “ şeklinde sorularını cevapladı.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi 2. sınıf öğrencisi 18 yaşındaki Ayişe Züleyha’nın avukatı Lale Demirkazan, Marmara Üniversitesi’nde okuyan öğrenciye sorduğu soruyla izahı olmayan şeyin mizahını yaptı. Kendi kızının da Marmara Üniversitesi’ni kazandığını söyleyen Lale Demirkazan, öğrenci evinde kaldıkları için yargılanan öğrencilere yeni ev tutmaları durumunda kendi kızının da yanlarında kalabileceğini söyledi.
Demirkazan duruşmada yaşanan diyaloğu sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şöyle anlattı:
‘‘Bugün akşama doğru Mahkeme Başkanı biraz mülayim gibiydi, Marmara Üniversitesi’nde okuyan kızlardan birine çapraz sorguda “evi n’aptınız, boşalttınız mı?” diye sordum, “evet” diyince “yeniden ev kiralayacak mısınız?” dedim, Başkan tuhaf tuhaf baktı, bunu niye sordun gibilerinden, ben de “efenim benim kız da Marmara Üniversitesi’ni kazandı ve uzakta oturuyoruz da, kızlar ev tutacaksa onu da katabilirim diye sordum” dedim, bütün salonla birlikte o da güldü ve “sizin kız da yanmasın” gibi bir şey söyledi ama şakasına.’’
”KHK’LI ANA-BABANIN ÇOCUKLARININ BAŞARILI OLMASINA TAHAMMÜL EDEMİYORLAR”
Davada yargılanan kız çocuklarının çok başarılı olduklarına dikkat çeken avukat Demirkazan, ''Konuyu net bir şekilde anlamak isteyenlere açıklama: Bu davada yargılanan çocuklar genel olarak Devlet üniversitelerinde ve/ya özel üniversitelerde *tam burslu* bilgisayar mühendisliği, yapay zeka mühendisliği, hukuk, temel fen bilimleri öğrencileri ile özel ders öğretmenleri ve eğitim koçları. Suçlama; “sınavlara hazırlanırken çalışma kampları yapmak, kazandıktan sonra okullarına yakın öğrenci evleri tutmak”. Asıl suçları (!) ise, KHK'lı veya örgüt soruşturması geçirmiş ebeveynlerin çocukları olmak. Yani, hukuksuzca süründürdükleri ana-babaların çocuklarının başarılı olmasına tahammül edemiyorlar.
Ayişe Züleyha… 19 yaşında, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi 2. sınıf öğrencisi müvekkilim. Annesi nakil karaciğer, biri 8 yaşında 5 kardeşler, 2 yıldır hem annesine hem de küçük kardeşlerine annelik yapıyor, bu koşullarda üniversite sınavını kazanıyor. Okulu ile evi arası ulaşım günde 4 saat. Rahat ders çalışabilmek için okuluna yakın öğrenci evine katılıyor, haftada 3 gün bu evde ders çalışıp, okuluna gidip geliyor, 4 gün ise ailesinin evinde annesine ve kardeşlerine bakmaya devam ediyor. Arkadaşlarıyla bir AVM’de sinemaya gitmiş, öğrenci evine yemek sepetinden yemek siparişi vermiş ve telefon tapelerine göre yemek sepeti kuryesine adres tarifi yapmış… ’’ ifadelerini kullandı.
Soruşturma aşamasında sanık öğrencilerden birinin diğer öğrencilere Fethullah Gülen videosu izlemelerini tavsiye ettiği yönünde beyanda bulunan bir itirafçı öğrencinin mahkemede böyle bir şey duymadığını söylediğine dikkat çeken avukat Lale Demirkazan, ‘‘Hatta, evi de sahibinden.com’dan ilk olarak kendisinin tuttuğunu, kira sözleşmesinin babasının üzerine yapıldığını, diğer kiracı öğrencileri sosyal medyadan bulduğunu da anlattı. Yani, tutuklanmamak için öyle dediği ya da dedirtildiği anlaşıldı.
Açıkçası, kızların duruşmasının ilk gününden bu yana bilgisayarında oyun oynadığını düşündüğüm duruşma savcısının bugün bir itirafçı sanığı çelişkilerinden dolayı sıkıştırmasından memnuniyet duydum. (Duruşmaya katıldığı tek nokta buydu) Artık bilgisayarında oyun oynadığını düşünmeyeceğim.’’ dedi.