İslam dünyasından ilim adamlarının da katıldığı sempozyumda, Kur'an ile
modern bilimler ilişkisi ele alınacak.
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın, 2010 senesini 'Kur'an Yılı' ilan etmesinin ardından Kur'an-ı Kerim'in daha iyi anlaşılabilmesi için birçok etkinlik gerçekleştiriliyor. Bu çerçevede
Yeni Ümit Dergisi tarafından düzenlenen ve iki gün sürecek olan Kur'an ve
Bilimsel Hakikatler Sempozyumu dün İstanbul'da başladı. Sempozyumun zihinlere yeni ufuklar açacağına inandığını belirten
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali
Bardakoğlu, programın açılışında yaptığı konuşmada, insanları Kur'an'la yeniden buluşmaya çağırdı. Kur'an-ı Kerim'in, Kâinatın Sahibi'nin insanlara uzattığı bir kurtuluş halkası olduğuna dikkat çeken Bardakoğlu, "Kur'an ile fark ettik ki biz tesadüfen yaratılmış değiliz. Biz büyük bir gayenin, büyük bir hedefin vasıtası olarak yaratılmışız. Bunun için Kur'an ile tarihimizi, geçmişimizi bulduk." dedi.
Kur'an-ı Kerim'in, insanları, tarihi ve geçmişiyle bütünleştirdiğini vurgulayan Bardakoğlu, şunları söyledi: "Kur'an ile fark ettik ki biz tesadüfen yaratılmış değiliz. Biz büyük bir gayenin, büyük bir hedefin vasıtası olarak yaratılmışız. Bunun için Kur'an ile tarihimizi, geçmişimizi bulduk. Adem'in çocukları olduğumuzu ve Allah'ın bizi bir önemli gaye için yarattığını, bizi mükerrem kıldığını fark ettik. Bütün bu hayatımızın İlahi huzura doğru akıp gittiğini ve yaşadığımız hayatın bir
imtihan hayatı olduğunu, ruhumuzun benliğine kadar içimize sindirdik. Kur'an-ı Kerim, Kainatın Sahibi'nin bize uzattığı bir kurtuluş halkasıdır. Rabb'imiz bu dünyaya bizi
akıl ve basiretle gönderdi. Önümüze; düşünelim, kendimizi, Rabb'imizi bulalım diye bir kainat kitabını açtı ve resulleri gönderdi." Sempozyumun yeni ufuklar açacağına inandığını söyleyen Bardakoğlu, insanları Kur'an'la buluşmaya çağırdı.
Diyanet İşleri Başkanı Bardakoğlu'ndan sonra kürsüye çıkan
Yeni Ümit Dergisi Genel Yayın Koordinatörü
Ergun Çapan da, "Bu yıl Kur'anî değerlerle insanımızın buluşması açısından 'Kur'an ve Bilimsel Hakikatler' sempozyumunu düzenledik. Kur'an'ın ve sünnetin gösterdiği ilmin gerisinde kaldık. Tekvinî emirlere riayet etmemenin cezasını birkaç asırdır çekiyoruz. Yeniden Kur'anî hakikatlerle buluşmamız gerekiyor." diye konuştu. Sempozyumun ilk gününe, Diyanet İşleri Başkanı
Ali Bardakoğlu,
Suriyeli din alimi Prof. Dr. Ratib Nablusi,
Mısırlı alim Zağlul el Neccar, Prof. Dr.
Suat Yıldırım, Orta
Güney Batı
Afrika İslam Konseyi Başkanı Abdullah
Mangala katıldı. İlim adamları, yaptıkları konuşmalarda Türkiye'nin İslam dünyasındaki çalışmalarını takdirle karşıladıklarını belirtti. İslam dünyasının problemleri karşısında Türkiye'nin onurlu duruşunu, İslam dünyasınca unutulmayacağını belirten alimler, Türkiye'nin geçmişte oynadığı rolü yeniden hayata geçirmesi gerektiği üzerinde durdu. Mısır, Suriye ile
Avrupa ülkelerinden çok sayıda katılımcının hazır bulunduğu sempozyumda konuşan isimler, ortak çağrıda bulunarak Kur'an'ın ilmî hakikatlerinin doğru anlaşılmak ve bütün dünyaya doğru anlatılmak zorunda olunduğuna dikkat çekti.
Kur'an hakikatlerini dünyaya ULAŞTIRMALIYIZ
"İslam'ın imajının iyi olmadığı bir dönemde, Batı'ya Kur'an'ın ilmi hakikatleri ile seslenmiş olursak en büyük
mesajı vermiş oluruz." diyen Suriyeli ilim adamı Prof. Dr. Ratib Nablusi, sempozyumda yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Dünya bilime inanıyor ve biz de bilimle mesaj vermek zorundayız. Batı'da
Müslüman olan insanların çoğu Kuran'ın bilimsel yaklaşımını gördükten sonra İslamiyet'i seçiyor.
Efendimiz, bilimle alakalı yaklaşık 1.300 ayeti açıklamamış. Bunu çağlara, bilime ve bilim adamlarına bırakmıştır. Biz dinimizi doğru temsil edersek, Müslümanlığı yeniden ihya etmiş oluruz."
Kur'an-ı Kerim, bütün zamanların rehberi
Prof. Dr. Suat Yıldırım: Kur'an'da modern bilimsel kesitlerin yer aldığı konular bulunuyor. Kur'an'da bu konuların yer alması, onun bütün zamanlara gönderilen bir rehber olduğunu gösteriyor. Kur'an'ın verdiği ilim anlayışına göre hakikatin anlayışı tektir. Yani Allah'ı anlarsak hakikatlerin özünü anlamış oluruz.
Kur'an anlatılırsa dünyada barış yeniden inşa edilir
Prof. Dr. Zağlul el Neccar (Galler Üniversitesi Öğretim Üyesi-İngiltere): Kur'an'daki ilmî hakikatleri konuşarak onun her çağa seslendiğini ortaya koymuş olacağız. Eğer Kur'anî hakikatler hakkıyla anlatılabilirse barış yeniden tesis edilir. Batı'daki İslam'a dönük yanlış algılar da ortadan kalkabilir.
İslamofobi korkusunu da ancak bu şekilde yıkabiliriz. Türkiye'nin, tarihî misyonuna sahip çıkıyor olması da bize umut veriyor.