“Peki, siz de böyle, merdivenleri aşındıran bir
dergi biliyor musunuz?” diyecektik ama sabredemeyip başlığa çekmişiz cevabı, kusura bakmayın?
Evet
Gonca her ay merdivenleri aşındırmakla kalmıyor, perdeyi aralatıp sokağa baktırıyor, “Senin dergin geldi mi?” ya da “Bulmaca sayfasındaki anahtar kelimeyi buldun mu?” türünden arkadaşa
telefon ettiriyor.
Ağustos Gonca dergisine bir de bu gözle baktık… Bakalım bu sayı neler yaptırabilir deyip çevirmeye başladık sayfalarını. İlk hikâyesi olan “Büyük fırında yanmayan yapraklar” başlıklı yazı “merak ettirir” mührü taşıyor gibi geldi bize… Yemyeşil yapraklar fırında, üstelik büyük fırında bile yanmayacak! Gonca yazdıysa bir bildiği vardır dedik, okuduk yazıyı; hakikaten doğruymuş.
Ardından yer alan “gergedanın boynuzları” başlıklı yazı ise birkaç
mühür taşıyor.. “hayret ettirir, üzer, gülümsetir” mühürleri.. hatta gergedana dair bazı bilgiler var ki, “Allah'ım ne olur, gergedanların soyları tükenmesin” diye dua ettirir.
Tabi ki, her yazının üzerindeki mühür bir tane değil; mesela, güldürür ve düşündürür mührü taşıyanlar var. Duygulandırır mührü taşıyıp “Al eline bir
kalem, yaz bir şiir!” dedirtenler var, diyar diyar gezdirenler var… bir de mizah dükkanı isimli kitap hediyemiz var
Dikkatiniz dağıldı gibi sizin! Nereden mi anladım; sık sık saate bakmanızdan tabi! Ben söyleyeyim, yazının başından bu yana üç dakika geçti. Bu arada Gonca derginiz gelmiş olabilir mi? Siz en iyisi gidip bir daha bakın
posta kutunuza…