Onu hep vefalı bildim

Kırklareli eşrafından Abdülhamit Oruç Hoca, hatıralarını anlatıyor:

Onu hep vefalı bildim

Kırklareli'nde sekiz ay geçtikten sonra Hocaefendi'ye Ankara'dan bir yazı geldi. Bütün vaizlerin asalete geçmeleri isteniyordu. Bir konuyu vaaz şeklinde, 15-20 sayfa halinde işlemeleri gerekiyordu. Hocaefendi de "insan" konusunu ele aldı. Hatta hatırlıyorum, söz söz bölünmüş, fasiküller halinde bende Risaleler vardı. Hocaefendi onlardan 23. sözü aldı ve satır satır altını çizerek vaaz konusunu oradan işledi. Yani 23. sözü esas aldı. Hocaefendi'nin o altını çizerek çalıştığı Risale fasikülü bende mevcuttur. Hazırladığı o vaaz çalışmasını Diyanet'e gönderince asaleti kabul edildi. Tabii Hocaefendi çok hassastı. Üzüldüğü ve sıkıldığı zamanlarda sık sık hasta oluyordu. Hocaefendi birkaç saat uykusunun dışında, 24 saat tam hizmet düşünen biriydi. Allah bilir o iki üç saatlik uykusunda bile bugünkü hizmetin rüyalarını görüyordu. Uykusunda bile vaizdi o. 24 saat kafasında problem çözen, ne yapayım diye düşünen, proje üreten, harmanlayan, dünyayı, değişik fikir hareketlerini takip eden, tahlil eden, yorumlayan bir kimse idi. Dünyadan tamamen kopuk değildi. Olan biten hadiseleri ajans veya radyolardan dinler, günlük gazetelerde neler çıkmış diye bakardı. Tabii Türkiye'de 27 Mayıs 1960 ihtilali olmuş, birçok hadiseler zuhur etmiş, onlara yorum getirirdi. Siyasi düşünce ve falan parti, filan parti tarzında hiçbir eğilimini görmedim. Hocaefendi'nin bir özelliği daha vardır ki o zamanlardan beri bilirim. Çok vefalı olmasıdır. Çok enteresandır o kadar insan ve yüzle karşı karşıya gelmesine rağmen kolay kolay yüzleri unutmaması ve onların halini hatırını sorması çok dikkat çekicidir. Mesela burada az temasta bulunduğu kimseler hakkında bile karşılaştığımızda, "Falanca abi, filanca kardeş nasıllar, ne yapıyorlar?" diye bana sorular sordu. Tabii bazıları vefat etmiş, bazıları hayatta idi. Ekrem Tan'ı, Nihat Akay ve birçok insanı, -halbuki ben o kadar hatırlayamıyorum- sordu bana. Düşünün şimdi tam 40 yıl oldu. Ben şöyle bir bakıyorum da tarihte liderlik vasfıyla gelen insanlarda görülen bir özellik de insanlara olan vefa duygusunu muhafaza etmektir. Hep vefalı davranmışlardır. İnsanların halini hatırını sormak, yardımcı olmak vasfını ben daha o zaman onda görmüştüm. Allah, Hocaefendi'ye sağlık sıhhat versin, hizmetini daim kılsın. Her zaman duamız onun yanında.
<< Önceki Haber Onu hep vefalı bildim Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER