Artan
tanıtımla birlikte geçtiğimiz yıl
Sümela'yı ziyaret eden
yerli ve
yabancı turist sayısı bir önceki yıla oranla yüzde 73 artarak 395 bin 981'e ulaştı.
Hristiyan Ortodokslar için en kayda değer mekanlar arasında gösterilen
Sümela Manastırı, 88 yıl aradan sonra geçtiğimiz yıl bir günlüğüne ibadete açıldı. Hristiyan aleminde ''Meryem Ana'nın göğe yükseliş günü'' olarak kabul edilen ve kutsal sayılan 15 Ağustos'ta Fener Rum Patriği Dimitri
Bartholomeos yönettiği
ayine
Rusya Federasyonu,
Yunanistan,
Gürcistan, ABD ve
yurt içinden gelen 500 kadar Ortodoks Hristiyan katıldı.
Ayin, yurt dışında bazı televizyon kanalları tarafından canlı yayınlandı. Bu arada manastırla ilgili yapılan haberler ve tanıtım etkisini ziyaretçi sayısında gösterdi.
AA muhabirinin
Trabzon Valiliği verilerinden derlediği bilgilere göre, Doğu
Karadeniz'in en önemli tarihi mekanlarından biri olan Sümela Manastırı'nı 2010 yılında 367 bin 84 yerli, 28 bin 897 yabancı olmak üzere toplam 395 bin 981 kişi ziyaret etti. Manastırı 2009 yılında ise 208 bin 86 yerli, 20 bin 535 yabancı olmak üzere toplam 228 bin 621 turist ziyaret etmişti. Böylece geçen yıl Sümela Manastırı'nı ziyaret eden yerli ve yabancı turist sayısında bir önceki yıla oranla yüzde 73'ün üzerinde artış oldu.
Kent genelinde ise 2010 yılında müze ve ören yerlerini ziyaret eden turist sayısı bir önceki yıla göre yüzde 40 arttı.
-SÜMELA MANASTIRI-
Maçka ilçesinin Altındere Vadisi'ndeki Karadağ'ın eteklerinde ve vadiden yaklaşık 300 metre yükseklikteki ormanlık alanda yer alan Sümela Manastırı,
halk arasında ''Meryem Ana'' adıyla biliniyor.
''Meryem Ana'' adına kurulan ve ''Sümela'' adını ''
siyah'' anlamına gelen ''melas'' sözcüğünden aldığı söylenen manastıra verilen bu ismin, manastırın kurulduğu koyu renkli Karadağlar'dan geldiği düşünülüyor. ''Sümela'' kelimesi, buradaki Hazreti Meryem tasvirinin ''siyah'' rengine bağlanabiliyor.
Hakkında çeşitli rivayetler bulunan ve kuruluşu bilimsel verilere göre 13. yüzyıla dayanan manastırın 1650'ye kadar dış kapısı üzerinde görülebilen 1360 tarihli, beş mısralık bir manzum kitabede 3. Alesios, bu tesisin kurucusu (ktetor) ve ''Doğu ile Batı''nın (Iberia) hakimi imparator olarak gösterilmişti.
Bir güneş tutulmasını 1361 yılında manastırda karşılayan Alesios, 1365 tarihli vakfiyesi ile de manastırın bütün idari şartlarını, arazisini, gelirlerini düzene koyduktan sonra Trabzon'a gelecek bir tehlikeyi, bir Türk akınını önlemek için buradaki keşişlerin daima uyanık bulunmalarını istedi.
Hizmet birimleri, misafirhane, mutfak, ayazmanın dışında 72 odası bulunan manastırın, Trabzon Kommenoslar olarak bilinen ve 1204 tarihinde Trabzon'da kurulan Kommenos Prensliği zamanında önemi arttı ve fermanlarla gelir sağlandı.
Doğu Karadeniz kıyılarının Türk egemenliğine girmesini takiben
Osmanlı padişahlarından
Yavuz Sultan Selim'in (1512-1520) manastıra 2 şamdan
hediye ettiği, ayrıca Trabzon Fatihi II. Mehmet'in (
Fatih Sultan Mehmet) de manastırın haklarını tanıdığı ve birçok manastırda olduğu gibi Sümela'nın da haklarının fermanlarla korunduğu biliniyor.