Türkiye'nin yakın tarihi: Babam ve Ben!

Aydın Menderes, 27 Mayıs 1960 darbesinin yapıldığında 14 yaşında bir çocuk. Dünyada en çok değer verdiği şey babası Adnan Menderes ve babasını, onunla olmayı bütün çocukluk hayallerine değişebilecek kadar çok seviyor.

Türkiye'nin yakın tarihi: Babam ve Ben!

Adnan Menderes, devamlı gülen yüzüyle, bitmeyen enerjisiyle ve farklı fikirleriyle her gün kendini yenileyen veli mizaçlı bir hizmet dervişi… O halkı “Hasolar, Memolar,” “ayak takımı,” “Fasafiso Vatandaşlar” diyerek tanımlayanlara inat, onları bağrına basan bir halk kahramanı. O bazen bir baraj, bazense bir fabrika açılışında hitabetiyle yüz binleri toplayan bir siyasetçi. Adnan Menderes, yani Türkiye’nin her alanda kalkınma hamlesini başlatan aksiyon insanı… Küçük Aydın Menderes’in, yani bütün bu anlara tanıklık eden çocuğun, babasına dair büyük rüyaları var. Menderes, toprak gibi içten olan babasını bize anlatan yanık gönlünü bu kitapta okuyucuya açıyor. Menderes, bize o günkü şartlarda bir başvekilin özel hayatını, rüyalarını, emelleri aktarıyor. Bazen heyecanlandırıyor, bazen ağlatıyor. Onun hikâyesi Türkiye’nin demokrasi hikâyesidir. Kitapta Türkiye’nin hüzünlü ama gururlu demokrasisinin ve kalkınma hamlesinin serencamını okuyacaksınız. 15 ay Yassıada’da kalmış bir başbakanın acılarını ve hüzünlerini, içinde bulunduğumuz sonbaharı yaşar gibi yaşayacaksınız. Çarıktan lastiği geçerken Türkiye’nin medeniyet hamlelerini bir çocuğun gözyaşı karışmış kelimelerinde okuyacaksınız. Türkiye’nin ekonomi ve dış politika tarihi hakkında farklı bir perspektif kazanacaksınız. Kitabın sayfaları boyunca o günlere dönüp gündelik hayat ile hemhal olacak, kendinizi o günlerde sokaklarda ve siyaset koridorlarında dolaşan, yaşayan bir insan gibi hissedeceksiniz. Ulus Meydanına insanların kravatsız alınmadığı bir dönemden sokakta herkesi kucaklayan bir başvekile geçişin heyecanını yaşayan büyümüşte küçülmüş bir çocuğun anıları aktarılıyor kitapta... Kaderi değişen ülkenin güzel günlerini, Türk Sanat Müziğinin bir değer olduğu zamanları, Eyüp Sultan Hazretlerine yapılan ziyaretleri ve tüm bunlarla iç içe geçmiş bir başvekili, dönemin en yakın tanığın gözünden tekrar hatırlatıyor. Arapça Ezan yasağını kaldıran, radyolara dini programlar yapılması emrini veren, düşünce suçlarını af eden (ki bunlarının içinde Nazım Hikmet’i de saymamak olmaz), 2. Abdülhamit’in hanımı ve kızını Türkiye’ye getiren, Eyüp Sultan’ın Türbesini düzenli olarak ziyaret eden bir başvekilin hikâyesi, sizin alıştığınız Adnan Menderes fotoğrafında radikal değişikliklere sebep olacak. Adnan Menderes’in en özel duygularının ve mutluluklarının yanı sıra, İstanbul’un imarına da tanıklık edecek, Münir Nurettin Selcuk’un, Yesari Asım beyin radyonuzda çaldığını hissedeceksiniz. Ve nihayet 27 Mayıs’a gülenlere ve ağlayanlara tanıklık edeceksiniz. Türkiye’nin yakın tarihini bir roman tadında okumak istiyorsanız, bu kitap tam size göre…
<< Önceki Haber Türkiye'nin yakın tarihi: Babam ve Ben! Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER