Ufuk Yayınları tarafından Hz Muhammed Örneğinden Hareketle Lider ismiyle yayınlanan bu ince ama büyük önemi haiz kitap, Efendimiz’in (s.a.v) yöneticilik gücünün konunun uzmanı bir Batılı akademisyenin gözüyle değerlendirilmesi bakımından eşsiz. Kitap, O’nu daha iyi tanımak ve farklı bir açıdan değerlendirmek için olduğu kadar, günümüzde büyük önem kazanan liderlik niteliklerinin nasıl doğru ve insanlığa faydalı bir şekilde geliştirilebileceğini göstermesi açısından da okunmayı hak ediyor. Adair’e göre Hz. Muhammed’in (s.a.v) yaşamı, adeta onun ileride sırtlanacağı liderlik sorumluluğuna bir hazırlık olacak şekilde dizayn edilmiştir. O, hem bedevi çadırlarında geçirdiği çocukluk döneminde hem de şehirde geçirdiği gençlik döneminde, liderliğin farklı yönlerini deneyimleme imkânına sahip olmuştur. En az bunlar kadar önemli bir başka husus ise, onun ticaretle uğraşması (yani kervanlara liderlik etmesi) ve çobanlık yapması (yani sürülere liderlik etmesidir). Liderlik ile ilgili en temel becerileri kazanmak için bu iki iş, mükemmel bir kaynaktır. Kısaca kendisine peygamberlik gelmeden önceki tüm yaşamı, adım adım, onun ileride kazanacağı çağlar üstü liderlik örneğine O’nu hazırlayan basamaklardı. Bununla birlikte Hz Muhammed (s.a.v), liderliğin sadece emri altındakilere sözünü dinletme olmadığını, bundan çok daha derin bir vasıf olduğunu da en berrak haliyle göstermiştir. Liderin öncelikle kendisini yönetmesi, kendi nefsinin dizginlerini eline alması ve en yakın çevresinden en uzakta olduğu kişilere kadar örnek bir rol model olması gerektiğini biz O’nun yaşamından çıkarabiliyoruz. Tam da bu yüzden O’nun liderliği ile güzel ahlakı, birbirine zıt düşmez, aksine birbirini tamamlar. Bu noktada, liderlik ile alakalı önemli karakter özellikleri de en üst noktada O’nda vücut bulacaklardır. Bunlar, herkesin kendisine güvendiği, kendisinden emin olduğu, dürüst bir insan olmak, gerektiğinde emri altındakilerle beraber sıkıntıyı paylaşmak ve onlara hizmet ettiğinin bilincinde olmak, yani bir kavmin liderinin ona hizmet eden olduğunu bilmektir. Günümüz liderlerinin sadece başarıya odaklanmaktansa, yönettikleri kimselerin dertlerine de ortak olmaya gayret etmeleri ve kendilerini onlara tahakküm eden değil hizmet edenler olarak görmeleri, O’nun hayatından çıkarabilecekleri önemli bir ders gibi gözüküyor. Bir yöneticiyi gerçek bir lider yapan ve Efendimiz (s.a.v)’ın hayatından damıtılan önemli diğer 3 nokta ise, gene günümüz insanının kulağına küpe olması gerekecek cinsten: Yardımlaşma, istişare ve tevazu… Gerçekten de O’nu ashabıyla beraber taş taşırken, en kritik kararları dahi ashabına danışırken ve tevazu elbisesini asla üstünden çıkarmaksızın yaşarken görüyoruz. Bunlar etrafımızdaki sözde yöneticilerin hemen hiçbirinde göremediğimiz nitelikler. O yüzden de herkesin lider geçindiği bir çağda, en az bulunan şeyin de gerçek liderler olduğunu söylemek yanlış olmaz. Eğer ailemizde, okulumuzda veya işimizde iyi birer lider olmak istiyorsak, O’nun liderliğinden öğreneceğimiz çok şey var kuşkusuz ve O’nun liderliğini de, liderlik konusunun en önemli isminin kaleminden okumak, öğrenmeye başlamak için iyi bir adres olsa gerek.