Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, 1 Kasım'daki genel seçimlere kadar görev yapmak üzere kurulan geçici hükümetin, Anayasadaki haklarını kullanmak bakımından başka hiçbir hükümetten farkı olmadığını söyledi. Kurtulmuş, "62. hükümet ne yapıyorsa 63. hükümet de onu yapacaktır. Bu anayasal zorunluluk bütün arkadaşlarımıza sorumluluk ruhu verecektir." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın erken seçim kararı almasının ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından kurulan geçici hükümet ilk Bakanlar Kurulu toplantısını gerçekleştirdi. Toplantının ardından Hükümet Sözcüsü olarak görevlendirilen Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş bir basın toplantısı düzenledi. Bakanlar Kurulu'nun gündemine dair açıklamalarının ardından da gazetecilerin sorularını cevapladı.
HÜKÜMETİN BAŞKA HÜKÜMETLERDEN FARKI YOK
Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş'a "Bakanlar Kurulu'nda iki HDP'li üye var. Devlet politikalarına aykırı hareket etmeleri durumunda Anayasa'nın 109. maddesi gereği kuruldan çıkarılabilecek mi? Çıkarılırsa da yerine kim atanacak? Bilgi verebilir misiniz bize?" sorusu yöneltildi.
Kurtulmuş, şöyle konuştu: "İlk toplantımızda çok güzel, konularına hakim olan Bakanlar Kurulu olarak toplantımızı gerçekleştirdik. Milli Eğitim, bütçe, Hopa'daki sel felaketi ile ilgili çok detay konuştuk. Bu konularda hiçbir uyumsuzluk göremedik. Varsayım üzerinden hareket etmeyiz. Herkes şunun bilincinde ki burada bir koalisyon kurulmadı, normal bir süreç olsaydı bu tartışmalar gündeme gelmezdi. 63. hükümetin kompozisyonu üzerinden birilerinin seçim malzemesi üretmesine izin vermememiz lazım. Türkiye'de sorumluluk gereği bu sorumluluğu kabul edenlerin oluşturduğu bir hükümet var. Bu hükümetin anayasadaki haklarını kullanmak bakımından başka hiçbir hükümetten farkı yoktur. 62. hükümet ne yapıyorsa 63. hükümet de onu yapacaktır. Bu anayasal zorunluluk bütün arkadaşlarımıza sorumluluk ruhu verecektir."
'ATAMA KARARNAMESİ GEÇİCİ BİR GENELGEDİR'
Kurtulmuş'a "Hükümetin kurulmasıyla birlikte atamaların sınırlandırılmasına ilişkin genelge de yayınlandı. İki bakan da 'güvensizlik göstergesi' olarak ifade ettiler. Böyle bir genelgeye neden ihtiyaç duyuldu? HDP'li bakanlar bugün serzenişte bulundular mı?" sorusu yöneltildi.
Başbakan Yardımcısı, "Böyle bir konu gündeme gelmedi. Ama kusura bakmayın, yine bazı şeyler bir seçim hükümeti olduğu için, ilk sefer denendiği için buralarda spekülasyonlar yapılıyor. İlk sefer bir hükümet, atamaları başbakana bağlama genelgesi çıkarmıyor." cevabını verdi.
1991 yılından itibaren, bu genelgeyi çıkaran hükümetleri sayan Kurtulmuş, "Bütün hükümetler sırasında aynı genelge çıkartılmış. Hükümetler göreve gelince hükümetler oturana kadar, bakanlar yerleşene kadar başbakana bu hakkı veren, bu atama yapılmayacak anlamına gelmiyor, zaten normal zamanlarda izinlerinizi, istişarelerinizi başbakan ile yapıyorsunuz. Dolayısıyla başbakanla istişare içerisinde sorarak bunun yapılması anlamına gelen bir genelgedir. Ve daha önce de saydığım bütün bu hükümetler tarafından, evet yapmayan hükümetler de var ama gördüğünüz gibi 1991'den bu yana birçok hükümetler bunu gerçekleştirmiş. Kaldı ki bu geçici bir genelgedir. Hükümetler, bakanlar yerine oturana kadar." ifadelerini kullandı.
'BİR ELDE OY ATARKEN BİR ELLE BOMBA ATAMAYIZ'
Numan Kurtulmuş'a ayrıca seçim güvenliği konusunun Bakanlar Kurulu'nda konuşulup konuşulmadığı soruldu. Numan Kurtulmuş, "Tabi İçişleri Bakanımız, seçim güvenliğiyle ilgili bir sunum yapıyorlar. Ama yarın MGK'nın önemli konularından birisi bu olacaktır. Seçimin en temel önceliklerinden birisi güvenliğin sağlanmasıdır. Yani barut kokuları içerisinde, bomba sesleri arasında asla sağlıklı bir seçimin yapılması mümkün değil. Onun için gerçekten barış diyenlerin silahları terk etmesini ve ilanihaye silahları toprağa gömmesini arzu ediyoruz. Bu seçim bunun göstergesi olacaktır. Samimi olmak istiyorsak, bir elimizde Kaleşnikof bir elimizde halay çekemeyiz. Samimiyetle barış istiyorsak bir elimizle oy atarken bir elimizle bomba atamayız. Herkesin bu süreçte sandığın itibarına sahip çıkması lazım. Sandıktan ne çıkıyorsa başımız üstünde. Kim kime oy vermiş ilgilenmeyiz. Ama her vatandaşımız özgürlük ve huzur içerisinde seçimini yapsın. Bunu güvenlik kuvvetleri olarak da sağlayacak bütün tertibatı alacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Herkesin de bu konuda duyarlı olmasını seçim güvenliği konusunda bütün siyasi partilerin de azami destek ve yardım yapmalarını burada bir kere daha, Dünya Barış Günü dolayısıyla bu çağrıyı yapmayı bir vazife telakki kabul ediyorum." dedi.
'KREDİLER KONUSUNDA HÜKÜMETE GELEN BİRŞEY YOK'
"2016 bütçesini detaylı şekilde konuştuğunuzu söylediniz. Bu bütçede savunmaya ayrılacak payın daha fazla olacağını söyleyebilir miyiz? Geçtiğimiz günlerde BDDK başkanının kredi kartına taksit sınırlarının esneyeceği şekilde. Bugün de bireysel kredilerinde 36 aydan 48 aya çıkacağı yönünde. Böyle bir talimatı oldu mu hükümetin?" şeklindeki soruyu Numan Kurtulmuş kısa bir şekilde cevapladı: "Bir kere bütçe sürecinden bahsettik. Bütçe kalemlerinin neler olacağının detayları ise önümüzdeki dönemde detaylı bir şekilde gelecek. Kamuoyuyla paylaşılır. Kredi kartlarıyla ilgili konu ise, tamamıyla piyasanın şartlarına göre ele alınabilecek bir husustur. Hükümetimize bu konu ile ilgili gelmiş bir konu yok. Çalışmalar yapılıyor, ilgili yerler çalışmaları yapıyorlar. Hükümet geldiğinde sizinle paylaşırız. Piyasadaki gelişmelere bağlı bir husustur. Şu anda hükümetin gündemine gelmiş bir konu değildir."
Kurtulmuş, sözlerini "İnşallah bu hükümet ülkeyi seçime götürür" diyerek noktaladı. CİHAN