AKP'nin kültür alanını masraf kalemi olarak gördüğünü, 11. Kalkınma Planı ile bunun bir kez daha kanıtladığını söyleyen İlgezdi, "Sosyal refahı artırmak yerine yandaş vakıflar üzerinden sanat ve düşün alanını kontrol altında tutmak isteyen iktidar kültür alanını sadece maneviyat üzerinden tanımlamaktadır. Bu bakımdan toplumsal kültürün inşasında mihenk taşı olan kütüphanelere kalkınma planında iki kısa madde ayrılması kalkınma planının ruhunu ortaya koymaktadır." diye konuştu.

Kütüphaneye giden kişi sayısının azaldığını belirten İlgezdi, Türkiye'nin kütüphane tablosuna ilişkin şunları söyledi:

"2003-2018 yılları arasında Türkiye’de kütüphane sayısı yüzde 14 oranında azaldı. AKP döneminde Türkiye genelinde 188 kütüphanenin kapısına kilit vuruldu. 2003 yılında bin 350 olan kütüphane sayısı, 2018 itibariyle bin 162’ya geriledi.  Veriler AKP iktidarı döneminde Kırşehir, Karaman, Afyonkarahisar ve Konya’daki kütüphanelerin yarısının kapandığını gösteriyor. Öte taraftan 922 ilçenin 121’inde kütüphane bulunmuyor Asgari ücretin net 2 bin 90 lira 20 kuruş olduğu buna karşın açlık sınırının 7 bin liraya dayandığı düşünüldüğünde, dezavantajlı ailelerin kültür ve sanat harcamalarına yeterli bütçe ayırması imkansızdır. Modern halk kütüphaneleri bu bakımdan dezavantajlı ailelerin en büyük yardımcısıdır."

Mevcut kütüphanelerin önemli bir kısmının uzman personel eksikliği nedeniyle hizmet veremediği söyleyen İlgezdi, üniversitelerin kütüphaneci yetiştirmesi öngörülen “Bilgi ve Belge Yönetimi” bölümlerinin tercih edilmediğini ifade ederek, "Millî Eğitim Bakanlığı verilerine göre Türkiye genelindeki 65 bin 568 okulun yalnızca 29 bin 690’ında kütüphane bulunduğunu aktardı. İlgezdi, "Başka bir ifadeyle Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı okulların yüzde 55’inde kütüphane yüzü görmeyen binlerce öğrenci eğitim görüyor. Kütüphanesi olmayan bu 35 bin 874 okulda eğitim gören öğrencilerin ne derecede bilimsel ve analitik eğitim aldıkları ise ayrıca tartışma konusu." diye konuştu.