CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, İpek Medya Grubuna kayyum atanması ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Anayasa ve kanunların ayaklar altında alındığını belirten Gök, "Türkiye'nin tüm demokrasi geleneği ayaklar altındadır. Medyaya yapılan bu ağır baskı, bu ağır zulüm bütün dünyanın gözü önünde gerçekleşmiştir. Türkiye şuanda dünyada en çok eleştirilen ülkelerin başında gelmektedir. Bu haksız uygulamalarla televizyonlara el koyanların oraya haksız olarak getirdikleri kişilerinden AKP'nin silahşörü olduğu daha ilk dakikadan itibaren ortaya çıkmıştır. AKP ile bağımlı iktidar partisinin birer elemanı olan bu şahısların daha kayyumluk görevleri ticaret sicilline ilan edilmeden yapmaya çalıştıkları tüm tasarruflar hukuksuz kanunsuzdur. Bütün bunların hepsi 1 Kasım'dan sonra düzelecektir." diye konuştu.

CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA) seçim gözlemi heyetini kabul etti. Gök, 1 Kasım 2015 tarihinde gerçekleşecek 26. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerini izleyecek olan Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA) üyesi ülkelerden Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan milletvekilleri ve TÜRKPA sekretaryası görevlilerinden oluşan heyetle CHP Parti Grup Yönetim Toplantı Salonunda bir görüşme gerçekleştirdi.

Görüşme sonrası Gök basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Daha önce AGİT ve dünyanın seçkin basın kuruluşlarının aralarında bulunduğu basın heyeti ile görüştüklerini belirten Gök, "Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA) Türkiye'de yapılacak olan 1 Kasım seçimlerine ilişkin seçim gözlem heyetini görevlendirdi. Burada Azerbaycan Kazakistan ve Kırgızistan'dan oluşan parlamenterler çeşitli görüşmeler yaptıktan sonra CHP grubunu ziyaret ederek görüşlerine öğrendiler." dedi.

'PEK ÇOK MEDYA MENSUBU VE KANAL AĞIR BASKILAR ALTINDA'

Kendilerine seçimin adil ve adaletli geçmesi açısından seçimden önceki propaganda faaliyetlerinin eşit şartlarda yürütülmesi gerektiğini anlattıklarını kaydeden Gök, "Bu seçimlerde Türkiye'nin tarihinin gördüğü en ağır iktidar baskısı ve tehdidi altında gittiğini, pek çok medya mensubu ve kanalının ağır baskılar altında bulunduğunu, son birkaç gündür Türkiye'de görevlerine son verilen gazete sayısının giderek arttığını ve önceki gün kapatılan iki televizyon kanalı ile beraber iktidarın nasıl hoyratça ele geçirme planları yapmaya çalıştığını kendilerine ifade ettik." diye konuştu.

'HALKIN HABER ALMA HAKKINI GASP ETTİLER'

Bu uygulamaların anayasaya, kanunlara ve hukuka uymadığını, tümümün yasal olmayan bir faaliyet olduğunu anlattıklarını vurgulayan Gök, iktidarın gerçekleri öğrenme hakkını ve halkın haber alma hakkını gasp ettiğini açıkça ifade ettiklerini belirtti.

'BAŞBAKAN SİYASETEN DAĞILMIŞ DURUMDA. HER BİR SÖZÜ KENDİSİNİ TEKZİP EDİYOR'

Gök açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, "Dün Başbakan Ahmet Davutoğlu, 'Eğer biz olmazsak PKK Kürtleri öldürmeye başlar' diye bir ifadesi oldu. Nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna Gök, "Başbakan siyaseten dağılmış durumda. Her bir sözü kendisini tekzip ediyor. Ben siyasi iktidarın kendisi Ankara'nın göbeğinde yurttaşların güvenliğini sağlayamamışken Türkiye'nin pek çok yerinde her gün masum insanlar hayatlarını kaybederken daha 15 gün önce 102 kişinin hayatını kaybettiği bir ortamda bir başbakanın ben halkın can ve mal güvenliğini koruyacağım demesi kadar gülünç bir iddia olamaz. Maalesef durum acıdır, vahimdir. Bu iktidar ve bu iktidarın uygulamaları yüzünden Türkiye'de can ve mal emniyeti kalmamıştır. Bu iktidar iş başında kaldığı sürece can ve mal güvenliğini tehlike altındadır. Başbakan bütün bu gerçeklerin üzerini bir şalla örtmeye kalkarsa da kimseye karşı inandırıcı olamaz. Başbakan daha geçenlerde ifade etti. 1 Kasım seçimlerinde eğer AKP iktidara gelmezse beyaz toroslor ortaya çıkar diyerek halka resmen şantaj ve tehditte bulundu. Halbuki bir başbakanın öncelikle her ne pahasına olursa olsun en olumsuz koşulda dahi herkesi güvenliğe ve huzura sevk etmesi gerekir ve bunun öncüsü olması gerekir. Ama bizim başbakan halka tehdit ve şantajla bir yol haritası çizmeye çalışıyor. Bunlar asla gerçekleşmeyecektir. Türkiye'de asla faali meçhuller bundan sonra olmayacaktır ama AKP iktidardan gittikten sonra olmayacaktır. AKP iktidarda kaldığı müddetçe Türkiye ne yazık ki hayatını kaybeden ülkelerin en başında gelen ülkelerden olmaya devam edecektir. İktidar ülkeyi yönetme yetkisini kaybetmiştir. Bu çok açık ve nettir. Bu tablo içerisinde bu iktidarın halkımızı verebileceği hiçbir huzur ve güven vaadi kalmamıştır. Halkımızda zaten kendilerine inanmamaktadır." cevabını verdi.

'TİCARET SİCİLLİNE İLAN EDİLMEDEN YAPMAYA ÇALIŞTIKLARI TÜM TASARRUFLAR HUKUKSUZ KANUNSUZDUR'

"Dün İpek Medyaya atanan bir kayyumun gazetecilere 'terbiyesiz' diyerek hakaret etmesi ve işten atması görüntüleri yansıdı haberlere. Bu yaşananları nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna Gök şu cevabı verdi: "Bütün bu görüntüler başta televizyon kanallarına el konulurken o andaki görüntüler dahil olmak üzere tümü kanunsuz ve hukuksuzdur. Anayasa ve kanunlar ayaklar altındadır. Türkiye'nin tüm demokrasi geleneği ayaklar altındadır. Medyaya yapılan bu ağır baskı, bu ağır zulüm bütün dünyanın gözü önünde gerçekleşmiştir. Türkiye şuanda dünyada en çok eleştirilen ülkelerin başında gelmektedir. Bu haksız uygulamalarla televizyonlara el koyanların oraya haksız olarak getirdikleri kişilerinden AKP'nin silahşörü olduğu daha ilk dakikadan itibaren ortaya çıkmıştır. AKP ile bağımlı iktidar partisinin birer elemanı olan bu şahısların daha kayyumluk görevleri ticaret sicilline ilan edilmeden yapmaya çalıştıkları tüm tasarruflar hukuksuz kanunsuzdur. Bütün bunların hepsi 1 Kasımdan sonra düzelecektir. 1 Kasım'dan sonra Türkiye gerçek hukuk devletiyle tanışacaktır. Şuandaki bu iktidarın yanlış ve haksız uygulamalarına karşı halkımızın 1 Kasımda göstereceği tavır 1 kasımdan sonra bütün bu olayların ortadan kalması için vesile olacaktır. Hiçbir yurttaşımızın bir endişeye kapılmadan yurttaşlarımızın sandıklara oy vermeye gitmesini ve AKP iktidarını bu 1 Kasım seçimlerindeki oylarıyla iktidardan edecek tekrar yeni bir demokratik hukuk devletini savunacak CHP iktidarını getirecek oy vermeye davet ediyorum. Bütün bu hukuksuzlukların hesabı ancak 1 Kasım'dan sonra yeni kurulacak bir iktidar sayesinde gerçekleşebilir."

Öte yandan, Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA) seçim gözlemi heyetini AK Parti ve MHP gruplarını da ziyaret etti. CİHAN