Açıklamalarıyla sık sık polemik konusu olan, "halktan kopuk olmak ve tepeden bakmakla" eleştirilen Fransa Cumhurbaşkanı Macron, üç hafta süren ve lüks seçimleri dolayısıyla çokça eleştirilen yaz tatilinin ardından düzenlediği ilk Bakanlar Kurulu toplantısında yaptığı açıklamalarla, yeni döneme polemik ve eleştirilerle girdi.
Bakanlar Kurulu'nun basına açık bölümünde yaz boyunca yaşanan gelişmeleri değerlendiren Macron, iklim değişikliği ve Ukrayna'da süren savaşla ilgili karamsar ifadeler kullanarak, "İçinde bulunduğumuz an, bir dizi ciddi kriz tarafından yapılandırılmış gibi görünebilir. Ama yaşadığımız şey daha çok büyük bir değişim ya da büyük bir çalkantı. Maliyetsiz nakit para, bol ürünler, toprak, hatta su…artık bu bolluk olmayacak. Artık açıkça bu pervasızlığın sonu geldi" diye konuştu.
Sol sert eleştirdi
Macron'un sözleri, fiyat artışlarını ve yoksulluğu protesto eden Sarı Yelekliler Hareketi'nin 2 yılı aşkın süren eylemlerine sahne olan Fransa'da politikacılar, sendikalar ve sosyal medya kullanıcıları tarafından öfkeli sözlerle eleştirildi.
Fransa'nın en büyük sol muhalefet partisi Boyun Eğmeyen Fransa (LFI) lideri Jean-Luc Melenchon, "Emmanuel Macron söylediklerinin insanlar için ne kadar incitici olabileceğinin farkında bile değil. Farkında değil çünkü bu arkadaşlar için bolluk devam ediyor. Macron, COVID ve enflasyon nedeniyle insanların sırtından milyonları kazanan kriz vurguncularından vergi alınmasını istemiyor. Onlar için bolluk devam ediyor ve edecek. Onu suçlayamıyorum, çünkü o, halkın ne yaşadığını hiç bir zaman anlamadı. Hep anlamını ölçmediği sözcükleri kullandı. Hiçbir zaman bolluk olmadı Sayın Macron, ama sorumsuzluk her zaman oldu" diye konuştu.
Yeşiller Partisi (EELV) Paris milletvekili Sandrine Rousseau ise, "Cumhurbaşkanı her zaman en zayıflardan fedakarlık istiyor" dedi.
Russeau daha önce de ülkede ormanlar yanarken, yaz tatilinde jet ski ile fotoğrafları yayınlanan Macron'u, "çevre sorunlarından hiçbir şey anlamamakla suçlamış, bunun bir suç olduğunu" dile getirmişti.
“Jet ski’den inip, Paris’e gelmiş”
Geçtiğimiz Mayıs ayında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Yeşiller Partisi'nin adayı olan Yannick Jadot da, "Jet skiden inip Paris'e gelmiş ve sanki sorunların daha yeni farkına varmış gibi. İklim değişikliğiyle ilgili söylediklerine gelince, bunlar şimdilik sadece kelimeler. Yıllardır iklim değişikliğinden bahseden bir Cumhurbaşkanımız var, ama harekete geçmiyor" diye eleştirdi.
Sosyalist Parti (PS) senatörü David Assouline de "halktan kopuk olma bolluğu var, ama ben onun dışında bir bolluk göremiyorum. Macron, büyük şirketler milyarlarca kar ederken, vatandaşlarının çoğunluğu daha önce hiç olmadığı kadar kemer sıkmaktan boğulmuş bir ülkenin cumhurbaşkanı. İktidar milletvekilleri, asgari ücretin bin 500 Euro'ya yükselmesi ve süper kar eden şirketlerin vergilendirilmesini içeren yasaya karşı oy kullanıyor" diye konuştu.
Fransız Komünist Partisi (PCF) lideri ve cumhurbaşkanı adayı Fabien Roussel ise Macron'un konuşması karşısında şaşkınlık duyduğunu dile getirerek, "İnanılmaz! Sanki Fransızlar hiç endişe duymamış ve kendilerini aşırı şımartmışlar gibi. Fransa'da Macron'un dikkatsizliği ve zenginlerin yağmacı davranışları yüzünden 10 milyon yoksulumuz var" dedi.
Sağ'dan "ülkeyi duvara toslatacak" eleştirisi
Macron'un Elysee'den yaptığı açıklamalara sağ muhalefetten de sert tepki gelmekte gecikmedi. Merkez sağ Cumhuriyetçilerin "şahinler" kanadından (LR) Alpes-Maritimes milletvekili Eric Ciotti, Macron'un sözlerini "uygunsuz" olarak niteledi ve "Fransa'da tek bir kaygısız var o da reform cesaretini reddederek ve sınırsız harcamayı tercih ederek ülkemizi duvara toslamaya doğru götüren cumhurbaşkanının kaygısızlığıdır" dedi.
LR Meclis Grup Başkanı Olivier Marleix de, "Dünyadaki hiçbir lider nakit, enerji ve doğal kaynakların sonsuz bollukta olduğunu zaten düşünmedi. Sadece 10 yıldır bu ülkeyi yöneten Fransız liderler Hollande ve Macron hariç. Nükleer enerjinin terkedilmesi için politika yapan ve büyük ölçüde borca başvuran Hollande ve Macron, enerji bağımlılığımız konusunda doğrudan sorumluluğa sahiptir" diye konuştu.
Meclis'teki en büyük gruba sahip aşırı sağ Ulusal Bütünleşme (RN) partisinin önemli isimlerinden Louis Alliot da, "Zor bir kış geliyor, yöneticilerimizin iflası kapıda" sözleriyle eleştirdi.
Protesto eylemleri ve grevler geliyor
Macron'un sözlerine bir sert tepki de Fransa'nın en büyük sendikal konfederasyonu CGT'nin Genel Sekreteri Philippe Martinez'den geldi.
Martinez 22 Eylül'de sağlık çalışanlarının eylem yapacaklarını belirterek, "Temmuz ayı ortasında tüm sendikalar ücretlerdeki artışın öncelikli konu olduğunu içeren bir metin yayınladı. Bu 10 yıldır olmamıştı. Tüm sendikalar bir olunca, sanırım kulak kabartmakta fayda var" dedi.
Martinez, 5 Eylül'de tüm sendikaların CFDT merkezinde toplanarak eylem ve grev kararlarını tartışacağını da duyurdu.
Sosyal medyadan yoğun tepki mesajları
Macron'un açıklamaları Twitter kullanıcıları tarafından da "abondance/bolluk" etiketi ile sert eleştirilere hedef oldu.
Sosyal medya kullanıcıları özellikle Macron çiftinin halka ne kadara mal olduğuna dair rakamlar ve tatil fotoğraflarını yayınlayarak, "halk için fedakarlık ama yukarıdakiler için bolluk" ifadelerini kullandı.
Uzmanlar ise, Macron'u yaz boyunca süren kriz ve iklim sorunları karşısında yoğun beklentiler içinde olan halka "sadece durum tespiti yapıp, somut çözüm önerileri sunmamakla" eleştirdi.
BFM TV için düzenli olarak kamuoyu yoklamaları yapan Elabe şirketinin sahibi Bernard Sananes, Macron'un halka "Felaketin geldiğini önceden gördüğünü, işler daha da kötüye giderse hükümetin ve kendisinin olaylar karşısında şaşırdığı izlenimini vermemek için" bu mesajı verdiğini söyledi.