Manisa Baro Başkanı Ali Arslan, Manisa'da polis tarafından düzenlenen 'makul şüphe' operasyonunda, Manisa'nın önde gelen avukatları Menderes Hırçıner ve Gürhan Onat ile birlikte 26 kişinin kelepçelenerek gözaltına alınması ve haklarında verilmiş olan yakalama kararının açıkça kanuna aykırı olduğunu söyledi. Baro Başkanı Arslan, kaçma ihtimali olmayan meslektaşlarının yasal koşulları olmaksızın, sabaha karşı evlerine yapılan baskınla ve elleri kelepçelenerek gözaltına alınmalarının kişilik haklarının ağır ihlali niteliğinde olduğunu kaydetti.
Manisa Barosu Yönetim Kurulu, Manisa'da polis tarafından düzenlenen 'makul şüphe' operasyonunda 26 kişinin elleri kelepçelenerek gözaltına alınmasına tepki gösterdi.
Manisa Barosu üyesi meslektaşlarının hakkında yürütüldüğü söylenen bir örgüt soruşturması kapsamında, haklarında yakalama ve gözaltı kararı verilerek sabaha karşı evlerinden kelepçelenerek gözaltına alındığını vurgulayan kaydeden Baro Başkanı Ali Arslan, şunları ifade etti: "Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 'yakalama'yı düzenleyen 98/1. maddesine göre; yakalama emri çıkarılabilmesi için, şüphelinin çağrı üzerine gelmemesi veya çağrı yapılamaması gereklidir. Meslektaşlarımızın avukatlık yaptıkları ve ikamet ettiği yerler bellidir. Hal böyleyken haklarında verilmiş olan yakalama kararı açıkça kanuna aykırıdır. Avukatlık Kanunu 58/1 maddesine göre; avukatların görevleriyle ilgili konularda haklarında yürütülecek soruşturmalar Adalet Bakanlığı'nın iznine tabi olup, yasal sınırlamaları dolanmak amacıyla kullanılan 'terör örgütü' isnadı hiçbir biçimde geçerli bulunmamaktadır. Kaçma ihtimali olmayan meslektaşlarımızın yasal koşulları olmaksızın, sabaha karşı evlerine yapılan baskınla ve elleri kelepçelenerek gözaltına alınmaları kişilik haklarının ağır ihlali niteliğindedir."
Her iki meslektaşlarının da Manisa merkezde mesleklerini icra ettiğini ve her gün duruşmalara çıktıklarını belirten Arslan, "Meslektaşlarımıza yöneltilen bir suçlamayla ilgili çağrılarak beyanlarının alınması mümkündür. İşyerleri, ev adresleri bellidir. Yurt dışına kaçma tehlikesi bulunduğundan yakalama ve gözaltı kararı verildiği belirtilmektedir. Oysaki meslektaşlarımız seçimden sonra geçen hafta yurt dışından dönmüşlerdir. Meslektaşlarımızın sabaha karşı kelepçelenerek gözaltına alınmasını kınıyoruz. Manisa Barosu olarak yasaya aykırı ve haksız bu uygulamayı tepkiyle izlerken meslektaşlarımızın yasal haklarına sahip çıkacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz." diye konuştu.
Baro üyesi 2 avukatın gözaltına alındığını aktaran Manisa Barosu Başkanı Ali Arslan, sözlerini şöyle tamamladı: "Şu ana kadar meslektaşlarımızın avukatlığını üstlenen avukatlarımız dahi dosyayı görmüş değil. O konuda tarafımıza ulaşan net bir bilgi yok. Ama şu an itibariyle bizi suçlamalardan çok meslektaşlarımızın yasaya aykırı bir şekilde gözaltına alınması ve yakalanması ilgilendiriyor. Tabi savcılık, emniyet düzenlemiş olduğu fezlekelerde bazı konularda suçlama getirilebilir. Ama bunun yasal çerçevede yapılması gerekir. Manisa'da bilinen tanınan, herkes tarafından her an ulaşılabilecek olan meslektaşlarımızın bu şekilde sabahın 05.30'unda, 06.00'sında evlerinden kelepçelenerek alınmaları gözaltına alınmaları yasaya ve hukuka aykırıdır ki, Emniyet Müdürlüğü'nden karakollara sevkinde dahi arkadaşlarımıza kelepçe takılması yine başka mecralara hareket edildiği izlenimini bizlerde uyandırmaktadır. Yasaya ve kanunlara uygun bir şekilde gözaltı ve yakalama yapılması gerekir. Bu arkadaşlarımız her gün adliyede duruşmalara giriyorlar. Hakimlerle, savcılarla birlikteler. İstenildiği anda bir telefonla bu arkadaşların çağrılıp ifadelerinin alınması mümkündür. Yurt dışına kaçmaları söz konusu değildir ki, delil karartmadan da zaten bahsedilmemektedir. Çünkü bu gözaltına alma işlemlerinde herhangi bir ev araması veya iş yeri araması yapılmamıştır. Demek ki delil toplanması söz konusu değil. Delil karartması söz konusu değil. Sade ve sadece dayanılan şey yurt dışına kaçma tehlikesi olduğudur. Ama bizim bu her iki meslektaşımızda seçim sürecinde yurt dışında bulunmuşlar, tatile gitmişler. Seçimden sonraki süreçte geçen hafta da tatilden dönerek Manisa'da kendi işlerini mesleklerini yapmaya devam etmişlerdir. Böyle bir suçlama ile kaçma tehlikesinin olduğunu söylemek söz konusu değildir."
CİHAN