Öğretmenlerin tek tek fişlendiği ileri sürüldü. MİT’in bölge başkanlıklarına gönderilen tablolarda öğretmenlerin adı, soyadı, TC kimlik numarası ve adresi gibi bilgiler yer alıyor.
Dershaneleri kanun zoruyla kapatma kararı alan iktidar, 1.5 yıl sonunda işsiz kalma riskiyle karşı karşıya kalan öğretmenleri Fişleme kararı aldığı ortaya çıktı. Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) Türkiye genelinde dershanelerde çalışan öğretmen ve diğer çalışanların isim ve kimlik bilgilerinin tespit edilerek fişleme yapmaya başladı. İddiaya göre, MİT, bölge teşkilatlarına gönderdiği yazıda, Eylül 2015 itibarıyla kapatılacak olması nedeniyle dershanelerde öğretmenlik yapan personelin MEB’e geçme ihtimaline karşın bu kişilerin isim ve kimlik bilgilerinin gönderilmesini talep etti.
MEB FİŞLEME YAPIP MİT'E BİLDİRDİ
MİT’in bölge teşkilatları ise illerdeki Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) yetkililerinden fişleme için bilgi istedi. İlk aşamada MEB’in Erzurum, Trabzon, Balıkesir, Çanakkale, Eskişehir, Batman, Edirne, Bursa gibi il müdürlüklerinden dershanelerde çalışan öğretmen ve diğer çalışanlarının isim ve kimlik bilgilerinin tespit edilerek, hukuksuz bir şekilde MİT’e iletildi. Eylül 2013’ten beri siyasi iktidarın başlattığı kapatılacak tartışması yaklaşık 100 bin dershane öğretmeni ve çalışanını zorda bırakmıştı. Sektörde işsizler ordusu oluşurken bu kez kamuya geçme ihtimali olan öğretmenlerin fişlenmesi talimatı ikinci bir skandal oldu.
2015 EYLÜL'DE KAPATILIYOR
Edinilen bilgiye göre, MİT’in dershane öğretmenlerine yönelik hazırladığı tabloda öğretmenlerin adı, soyadı, TC kimlik numarası ve ikametgah adresi gibi bilgiler yer alıyor. Milli Eğitim Bakanlığı kaynakları MİT’in bu çalışmayı “Dershanelerin Eylül 2015 itibarıyla kapatılacak olması nedeniyle buralarda görev yapan öğretmenlerin ve diğer çalışanlarının Milli Eğitimde öğretmen olarak çalışmasını engellenmek” maksadıyla yaptığını değerlendiriyor.
'ÖĞRETMENLER MEB'E DEMİŞLERDİ AMA...'
Dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ve diğer hükümet yetkilileri, dershanelerin kapatılması neticesinde hiçbir mağduriyetin oluşmayacağını, bu dershanelerden ayrılan öğretmenlerin Milli Eğitim Bakanlığına tecrübeli öğretmen olarak alınacağını ifade etmişti. Ancak MİT’in yaptığı bu fişleme çalışması ile hiçbir suç işlememiş, fedakâr öğretmenlerin ciddi bir şekilde mağdur edileceği belirtiliyor. Dönemin başbakanı Erdoğan’ın dershanelerin kapatılması kararının verildiği günlerde “dershanelerde çalışanlar mağdur edilmeyecek”, “benim cemaatin dershanelerinde çalışan fedakar öğretmenlerim”, şeklindeki açıklamaları dikkat çekmişti..
FİŞLEME EVRENSEL HUKUKN İŞLEDİĞİ HER YERDE SUÇ
12 Eylül 2010 Referandumuyla kabul edilen Anayasa değişikliği ile fişleme anayasal suç haline geldi. Ancak Milli Eğitim, Maliye, İçişleri bakanlıkları başta olmak üzere bir çok devlet kurumunda 17-25 Aralık sürecinden sonra adeta fişleme furyası yaşanıyor. Anayasanın “Hukuk devleti ilkesine”, “çalışma hürriyeti maddesine”, “teşebbüs hürriyeti”, “masumiyet karinesine”, “suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz hükmüne”, Avrupa İnsan hakları sözleşmesinin birçok maddesine aykırı. Dershane öğretmenleri ve çalışanlarına yönelik fişleme çalışmaları TCK’ya göre de suç. Hukukçular, işlenen bu suçların “nefret suçu’ özel hayatın gizliliğinin ihlali anlamına geldiğini değerlendiriyor. Fişleme faaliyetleri, TCK m. 216 da düzenlenen “halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama”, TCK. m.125 de düzenlenen “hakaret”, TCK m. 257 de düzenlenen “görevi Kötüye Kullanma”, TCK m. 267 maddede düzenlenen “iftira”, TCK m.271 de yer alan “suç uydurma”, TCK m.122 de yer alan “nefret ve ayrımcılık” TCK m. 117 de düzenlenen “İş ve Çalışma Hürriyetinin İhlali” gibi suçları içine alıyor.
ZAMAN