Türkiye Kamu-Sen, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından alınan tedbirlerin memurlar üzerindeki etki ve sonuçlarını araştıran kapsamlı bir anket çalışması düzenledi. Sendikanın Ar-Ge Merkezi'nin gerçekleştirdiği ve 7 bin 254 kamu görevlisinin katıldığı anket çalışmasında, 15 Temmuz sonrası 100 binin üzerinde kamu görevlisinin açığa alınması ve 60 binden fazla kamu çalışanının da meslekten ihraç edilmesinin memurlar üzerindeki etkileri araştırıldı.

Anket sonuçlarına göre memurların yüzde 89,9'unun en az bir mesai arkadaşı bu süreçte ya açığa alınmış ya da ihraç edildi. Ankete katılan memurların yüzde 92,9'u ise “Açığa alınan/ihraç edilen mesai arkadaşınızın gerçekten örgüt üyesi olduğunu düşünüyor musunuz?” sorusuna ‘Hayır' cevabı verdi. Görevden almaların adil bir şekilde gerçekleştiğine inananların oranı ise sadece yüzde 2,4'te kaldı. Kamu görevlilerinin 97,9'u yaptırım uygulananlar arasında örgütle hiçbir ilgisi bulunmayan masum kamu görevlilerinin bulunduğuna inandıklarını belirtti.

Memurların yüzde 70,6'sı bu süreçte daha fazla iş yükü ile karşı karşıya kaldıklarını ifade ederken, üzerlerinde oluşan baskı sonucu bireysel performansının düştüğünü belirtenlerin oranı ise yüzde 85,9.

Ankete katılan memurların yüzde 92,4'ü bu uygulamalardan olumsuz yönde etkilendiğini belirtirken, yüzde 81,6'sı ise “Böyle giderse bir gün sıra bana da gelecek” endişesi taşıdığını ifade etti. Kamu çalışanlarının yüzde 54'ü ise bu süreç nedeniyle işten ayrılmayı veya emekli olmayı düşündüğünü belirtti.

Türkiye Kamu-Sen'in yaptığı açıklamaya göre anketin ortaya koyduğu bir başka gerçek de memurların yaşadığı korku ve endişe oldu. Ankete giren toplam kişi sayısı 60 bin dolaylarında iken, bunlardan sadece 7 bin 254'ü anket sorularına cevap verdi. Yani soru yöneltilen her 7 kişiden 6'sı, çekincelerinden dolayı ankete cevaplamadı. Soruları cevaplayanların yüzde 73,4'ü ise anketi doldururken tereddüt ve tedirginlik yaşadığını ifade etti.

Anket sonuçlarını değerlendiren Türkiye Kamu-Sen Genel Başkan İsmail Koncuk, hiç kimsenin terör örgütleri ile mücadeleye ‘hayır' demek gibi bir ihanet içerisinde olmayacağının açık olduğunu ifade ederek, “15 Temmuz sonrasında alınan tedbirlerin özellikle kamu görevlileri üzerinde büyük bir baskı oluşturduğu açıktır. Bu anket ise bu baskının yarattığı huzursuzluğun herkesin tahmininin üzerinde olduğunu göstermiştir” dedi. Türkiye'nin en çok ihtiyaç duyduğu olgunun adalet ve güven olduğunu belirten Koncuk, “Ne yazık ki, terör örgütü ile mücadele esnasında ve bunun öncesindeki ihanet sürecinde yaşananlar, vatandaşlarımızın adalete olan inancını, mahkemelere olan güvenini kaybetmesine neden olmuştur. Bizleri terör belasından kurtaracak olan; yetkililerin bir sarraf hassasiyetinde suçlu ile suçsuzu ayırt etmesi ve bu süreçte bir tek masumun bile zarar görmesinin önüne geçmesi zorunluluğudur” diye konuştu.

OHAL sürecinin, özellikle kamu görevlileri üzerindeki baskının sürmesine ve kamu hizmetlerinin aksamasına yol açacak nitelikleri içinde barındırdığını savunan Koncuk şöyle devam etti: “Bu nedenle ihtiyacımız olan OHAL değil bir an önce OLAĞAN HAL'e geçerek, terör belasının ülkemizi soktuğu bu gerilimli süreçten çıkmak ve kamu görevlilerini rahatlatacak, onlara güven verecek adımlar atmaktır.”

a) Evet %89,9

b) Hayır %10,1

a) Evet %70,6

b) Hayır %29,4

a) Evet %7,1

b) Hayır %92,9

a) Evet %6,1

b) Hayır %93,9

a) Evet %92,4

b) Hayır %7,6

a) Evet %81,6

b) Hayır %18,4

a) Evet %2,4

b) Hayır %97,6

a) Evet %97,9

b) Hayır %2,1

a) Evet %35,3

b) Hayır %64,7

a) Evet %85,9

b) Hayır %14,1

c) Evet %86,3

d) Hayır %13,7

a) Evet %53,9

b) Hayır %46,1

a) Evet %90,0

b) Hayır %10,0

a) Evet %11,5

b) Hayır %88,5

a) Evet %73,4

b) Hayır %26,6