2015 yılı enflasyon farklarına ilişkin yazılı açıklama yapan Koncuk, "2015'de yıllık enflasyonun yüzde 9 çıkması durumunda 2013 toplu sözleşmesine göre yüzde 2,9 enflasyon farkı alması gereken bir memur, 2015 toplu sözleşmesine göre ancak yüzde 1,1 enflasyon farkı alabilecek. Böylelikle memurlar her şart altında yüzde 1,8 zarar etmiş olacak." örneğini verdi.
Koncuk, 2015 yılı enflasyonunun yüzde 8-10 aralığında gerçekleşeceği neredeyse kesin olduğuna göre aslında 2016 yılı için memurlara verilmesi öngörülen yüzde 6+5 zammın maliyetinin de nereden karşılandığı böylece ortaya çıkmış olduğunu belirtti.
Yani 2016 yılında memurlara verilmesi öngörülen yüzçde 6+5'lik zammın yüzde 1,8'inin zaten memurların haklarından budanarak elde edilecek kaynaktan karşılanacağına işaret eden İsmail Koncuk, şu ifadeleri kullandı:
"2015 yılı toplu sözleşme görüşmelerinde Hükümet ilk olarak 2016 yılında memurlara yüzde 4+4 zam yapılması teklifini sunmuş daha sonra bu teklifi yüzde 6+5'e çıkararak 3 puanlık bir artış yapmış gibi görünmüştü. Bu durumda Hükümetin 3 puanlık artışın 1,8 puanını zaten memurların 2015 yılındaki enflasyon farkı hakkından aşırdığı, yetkilendirilmiş olan malum konfederasyonun da bu aşırmaya sessiz kalarak, memurların haklarının gasp edilmesine göz yumduğu açıkça görülüyor. Konunun bir başka boyutu ise 2015 yılı toplu sözleşme görüşmelerinin 2016 ve 2017 yıllarını kapsadığı halde nasıl olup da geriye dönük bir kararla memurların 2015 yılına ilişkin haklarında budamaya gidildiğidir. "
Görüldüğü üzere bu malum zihniyetin, kamu görevlileri ve emeklileri sürekli olarak aldatmaya, üzmeye ve zarara uğratmaya programlandığına dikkat çeken Koncuk, şöyle devam etti:
"Kamu görevlilerimizin yaşadığı bunca hezimetten sonra, hesap oyunlarıyla da aldatılmasına daha ne kadar seyirci kalacaklarını doğrusu merek ediyoruz. Böyle bir sendikacılık olmaz. Böyle bir sendikal anlayış kabul edilemez. Türkiye Kamu-Sen'in 8 yıllık yetki döneminde böyle bir kepazeliğe asla rastlayamazsınız. Bizler, memurlarımızın kazanılmış haklarının geriye götürülmesine razı olmadık. Hak ettiği bir ödemenin elinden alınıp, bir sonraki zamma eklenerek yıllık zam oranlarını yüksek göstermek en hafif tabiriyle etik anlayışla bağdaşmamaktadır. Memurlarımız, haklarına sahip çıkmalı, bu aldatmacaya, bu yalanlara bir dur demelidir. Her toplu sözleşme sözde tarihi imzalarla bağıtlanırken, olan yine memurlara, emeklilere olmaktadır. Bu yapılan, alınmış bir kararı yetki ve kapsam dışına çıkarak gasp etmekten başka bir şey değildir. Biz elimizden geldiğince bu rezaleti önlemeye, kamu görevlilerimizi uyarmaya çalışıyoruz. Rakamlarla oynayarak, bir yerden alıp diğer kalemden vererek memurlarımızın ve emeklilerimizin aldatılmasına göz yummak sendikacılığın hiçbir evresinde görülmemiş bir acziyetin belgesi olarak, sarı sendikacılığın tarihine geçecektir. " (CİHAN)