“Bu durum hukukun kokuştuğunu gösterir. Dışarıda canlı bombalar dolaşırken, herkes tarafından bilinen, binlerce insanı istihdam eden, hayır hasenat işleriyle meşgul olan insanların bu şekilde gözaltına alınması kabul edilmez. Maalesef hükümet, çıkardığı Makul şüphe kanununu, istemediği insanlar üzerinde bir baskı olarak kullanıyor. Suç delili olarak el koyulan vaaz kasetleri veya kitaplar, Türkiye'nin her yerinde kitapçılarda bulunabilir. Makul şüpheli insan arıyorlarsa canlı bombaları yakalasınlar.” Uşak eski Belediye Başkanı ve CHP 2. sıra milletvekili adayı Ali Erdoğan ise ülkesini seven kişilerin ‘makul şüphe' gibi iddialarla gözaltına alınmasından üzüntü ve kaygı duyduklarını aktardı.