AGİT, hükümet tarafından son dönemde muhalif medya organlarına yönelik uygulanan baskı ve sansür girişimleri eleştirildi. AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Bürosu tarafından 1 Kasım milletvekili seçimlerine yönelik hazırlanan ara raporda, seçim dönemi boyunca TMK ve TCK hükümlerinin keyfi bir şekilde kullanıldığına dikkat çekildi. Raporda, Digiturk, Türksat, Tivibu ve Turkcell dijital servis sağlayıcıların Shaber, Bugün TV, Kanaltürk, Samanyolu, Mehtap TV, Irmak ve Yumurcak TV'yi platformdan çıkardığı hatırlatıldı.
Bu kanalların hükümeti eleştiren yayın organları olduğuna dikkat çekildi. Hükümete yönelik eleştirel yayın yapan Doğan Medya Grubu'na ve Koza-İpek Medya Grubu'na karşı yapılan terör suçlamalarında bulunulduğuna işaret edildi. Gazeteci Ahmet Hakan'a yönelik saldırı hatırlatılarak, gazetecilerin güvenliğinin sağlanması istendi. Kürtçe yayınlanan günlük gazete Azadiya Welat'ın ve DİHA'nın ofislerine baskın yapıldığı kaydedildi.
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNE USULSÜZ MÜDAHALE VAR
Anayasa, Terörle Mücadele Kanunu ve Basın Kanunu'nda geniş kapsamlı hükümleri uygulanarak, kamuoyunu ilgilendiren haberlerin suç kapsamına alındığı vurgulandı. Raporda, “Ceza Kanunu'nun hakaret ile ilgili hükümleri, Türk milleti ve devletine yönelik düzenlemeleri de barındıracak şekilde geniş kapsamlıdır ve Cumhurbaşkanı da dâhil olmak üzere, kamuya mal olmuş kişiler için özel bir koruma sağlamaktadır. Ek olarak kanunlar, yeterli mahkeme denetimi olmaksızın internet sitelerinin kapatılmasına ve internet kullanıcılarının verilerinin toplanmasına izin vererek, ifade özgürlüğüne usulsüz bir müdahalede bulunmaktadır. Seçim dönemi öncesinde ve seçim dönemi boyunca Terörle Mücadele Kanunu ve Ceza Kanunu hükümlerinin daha sıklıkla uygulanması, çok sayıda gazeteci, sosyal medya kullanıcısı ve basın kuruluşunun hakaret ve teröre destek verme sebepleriyle soruşturulmasına sebep olmuştur. Gazetecilere ve medya kuruluşlarına karşı şiddet uygulanan bazı durumlar, otosansür yapılmasına katkıda bulunmakta ve kamusal alanda bir kısıtlama ortamı doğurmaktadır.” denildi.
Raporda, hükümetin özellikle televizyonlardan eleştirilmesinin kısıtlandığı aktarıldı.