Trabzonspor Kulübü Başkan adaylarından Muharrem Usta, 'Trabzonspor, Trabzon'dan yönetilmelidir' söylemlerine karşı çıktı. Usta, "Trabzonspor dünya markası ise burayı yönetenler dünyalı olacaklar, dünyalı olmak, dünyanın her tarafında olmak zorundalar. Şehrimizin içinden de, başka yerlerden de olacak." dedi.
Yönetim kurulunda yer alan bazı isimlerin de katılımıyla bir otelde basın toplantısı düzenleyen Usta, projelerinden bahsetti. Trabzonspor'u 50. yılında şampiyon yapma sözü veren Usta, kulübün ekonomik gelirini artırma, itibar ve imajını düzelteceğinden bahsetti. Akyazı'da yapımı devam eden stadın yanında yeni bir müze sözü de veren Usta'nın, mülkiyet hakları TOKİ'de olan Yavuz Selim Stadı'nın yeri, Gençlik ve Spor Bakanlığı'na ait Hayri Gür Spor Salonu ve diğer bazı spor tesisleri üzerinden de proje taahhütlerinde bulunması dikkat çekti.
Trabzonspor Kulübünün 3 temel sorunu olduğunu dile getiren Muharrem Usta, bunları ekonomik, sportif durum ile imaj ve itibar sorunu olarak açıkladı. 3 temel sorun içerisinde ilk temel konunun; itibar sorunu olduğunu savunan Usta, şöyle konuştu:
"Trabzonspor'un itibarı her birimizin hayatında en çok önemseyeceği ve hiç bir şekilde zedelenmesine müsaade etmeyecek kadar önemli bir markadır. Bu markanın en ufak bir şekilde zedelenmesinde milyonlar olağanüstü rahatsız olur. Buna asla müsaade etmemeliyiz. O nedenle Trabzonspor'un yönetimine talip olanlar olarak bizler, hem itibarımızı önemseyeceğiz, hem kulübümüzün ekonomik seviyesini iyi bir duruma getirmiş olacağız, hem de sportif anlamda 50 yılın içerisinde bulunduğu 2 sezonda şampiyonluğun en güçlü adayı olarak yeniden bir diriliş hareketi yapacağız."
Bordo mavili kulübün yıllık gelirinin 80 milyon TL, giderinin ise 240 milyon TL civarında olduğunu belirten Usta, kulübün yıllık bütçe açığının yaklaşık 160 milyon TL olduğuna dikkat çekti. Gelirin artması, giderlerin de kabul edilebilir düzeye çekilmesi gerektiğini kaydeden Usta, 80 milyon TL olan geliri 130 milyon TL'ye çıkmayı hedeflediklerini anlattı.
İddialı bir Trabzonspor için yola çıktıklarını anlatan Usta, başarının manasının da Türkiye'de şampiyonluk, Avrupa'da da Şampiyonlar Ligi olduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti:
"Ekonomisini düzeltebilen, sportif anlamda başarıya koşabilen (bu başarının adı Türkiye'de şampiyonluk, Avrupa'da Şampiyonlar Ligi'dir, her zaman) ve üçüncüsü de altını ısrarla çiziyorum; Trabzonspor'un itibar ve imajıdır. İşte biz bu üçünü birlikte taşımak için bu yolculuğa çıkıyoruz."
'Bu yolu birlikte yürüyeceğiz' diyen Usta, birlikte yürümenin önündeki en büyük engelin ise parçalanmış camia olduğunu kaydetti. Parçalanmışlığın önündeki tek ve en önemli engelin de başarısızlık olduğunu ifade eden Usta, "Başarısız camialar bölünürler, parçalanırlar. Eğer biz bir ve beraber olmak istiyorsak mutlak manada sportif başarı elde etmek zorundayız." dedi.
"TRABZON İSTANBUL AYRIMINI AKLINIZIN UCUNA GEÇİRMEYİN"
'Trabzonspor, Trabzon'dan yönetilmelidir' söylemlerine de karşı çıkan Usta, "Trabzonspor sadece Trabzon'un takımı değildir. Bu yöneticilerin çoğu Trabzon kökenlidir. Ama yönetime baktığımızda Ankara'daki de, İstanbul'daki de, İzmir'deki de, Almanya'daki de olacak." diyerek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Onun için biz Trabzonspor'u her taraftan yönetmemiz gerekiyor. Çünkü Trabzonspor'un her tarafta temsil edilmesi gerekiyor. O nedenle burada Trabzon İstanbul ayrımını sakın aklımızın ucundan geçirmeyelim. Trabzonspor dünya markası ise burayı yönetenler dünyalı olacaklar, dünyalı olmak, dünyanın her tarafından olmak zorundadır. Şehrimizin içinden de, başka yerlerden de olacak."
CİHAN