Mülteci-Der: Mülteciler çaresizlik yüzünden tehlikeyi göze alıyor


İZMİR (CİHAN)- İtalya'nın güneyindeki Lampedusa Adası açıklarında yaşanan kaçak göçmen faciasında Senegal ve Mali uyruklu 330 kişinin hayatını kaybetmesi, bir kez daha mülteci meselesini gündeme getirdi. Kaçak göçmen artışını değerlendiren Mültecilerle Dayanışma Derneği (Mülteci-Der) Başkanı Eda Bekçi, çaresizliğin bu yola sürüklediğini söyledi.

Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri, 2014 yılında Ege Denizi'ni kullanarak Türkiye üzerinden deniz yoluyla Avrupa'ya gitmek isteyen tam 12 bin 884 kaçak göçmeni kurtardı, 72 göçmen kaçakçısını da yakaladı. Geçen yılın tamamında 6 bin 937 olan sayı, bu yıl neredeyse ikiye katlandı. Yakalanmadan gidenlerin ya da umut yolculuğunda ölenlerin sayısı bilinmiyor. Ege Denizi'ndeki kaçak göçmen artışını değerlendiren Mülteci-Der Başkanı Bekçi, sebebin Suriyeliler olduğunu ifade etti. Bekçi, "Normalde 6 bin civarında olan geçişler, Suriyelilerin hareket halinde olması nedeniyle bu rakamlara ulaştı. Türkiye'ye gelen Suriye vatandaşlarının hepsi kamplarda kalmıyor. Hareket halindeler, göç etmeye çalışıyorlar. Onlar rakamı çok arttırdı, rakamlardan bu anlaşılıyor." dedi. Türkiye'de 220 bin Suriyelinin kamplarda, 1 milyon 800 bininin dışarıda yaşadığını ifade eden Bekçi, "Bu insanlar hayat mücadelesi veriyorlar. Bazıları da umutla Avrupa'ya, Amerika'ya ulaşmaya çalışıyorlar. Türkiye'deki koşullar, maalesef bize açıklandığı gibi çok da güllük gülistanlık değil. Hala çalışma izni yok, eğitim konusunda çok büyük sıkıntılar var. Geçici Koruma Yönetmeliği'nin çözüm olacağını düşünüyorduk ama maalesef şu an yetersiz ve çözüm önermiyor. O yüzden bu insanlar, çaresizlik içinde ve hareket halindeler. Onlar için maalesef Türkiye'de geçerli ekonomik ve sosyal koşullar yok." diye konuştu.

RAKAMLAR ÇOK DAHA YÜKSEK

Ege Denizi'nde hayatları pahasına Avrupa'ya geçmeye çalışan 13 bine yakın kişinin kurtarıldığını, iç savaş ve karışıklıkların devam etmesi halinde gelecek yıl da artış beklediklerini kaydeden Mülteci-Der Başkanı Bekçi, "Dünyada zorunlu göç, iltica, mültecilik kavramları hiçbir zaman azalmıyor. Şimdi Suriyeliler var, yakında Irak'tan bahsedeceğiz. Bu biraz da çevremizle ilgili, Türkiye geçiş noktasında. İç savaşlar durmadığı sürece bu rakamların düşmesi beklenemez." şeklinde konuştu. Ege Denizi'ni kullanan kaçak göçmenlerin sayısının resmi rakamlardan çok daha fazla olduğunu belirten Bekçi, çok ciddi olduğuna dikkat çektiği 12 bin 884 sayısının sadece vaka, bir kaza, tesadüf, kontrol ya da ihbarlar sonucu bulunanlar olduğunu söyledi. Bunların dışında ne kadar mültecinin geçiş yaptığın, ne kadarının başarısız olduğunun bilinmediğini, belki de kayıtlara girmeyen çok daha fazla insanın hayatını kaybetmiş olabileceğini söyledi.

EGE'DE TEDBİRLER SERTLEŞTİ, BAŞKA YOLLAR ARANIYOR

İstanbul Kilyos'ta yaşanan kazanın büyük ses getirdiğini de belirten Eda Bekçi, "Ege Denizi'nde yıllardır bu sıkıntı var. Burada üç beş kişiden bahsedilince haberlere bile konu olmuyordu ama İstanbul'un dibinde kaza olunca Türkiye ayağa kalktı. O mültecilerin kullandığı yol enteresandı. Hep Ege Denizi kullanılırdı, ilk defa kuzeyden böyle bir geçiş görüldü. Ege'de karşı sınır koruma tedbirleri sertleşmeye başladı, belki başka bir yol denemeye çalıştılar." dedi. Avrupa ülkelerinin mülteci kabul sayılarının çok küçük olduğunu, Türkiye'nin sınır kapısı olarak görüldüğünü kaydeden Bekçi, bu insanları istemeyen AB'nin çok ciddi sınır koruma tedbirleri uyguladığını ve ikiyüzlü bir politikalar izlediğini ifade etti. Bekçi, "Şiddet içeren yollar, botlarla geri sürme, üzerlerine ateş açma; gönderdiklerinin üzerindeki giysilerin etiketlerini bile kesiyorlar, Yunanistan'a uğradıklarının anlaşılmaması için. Çok vahşi tedbirler uygulanıyor. Türkiye'de 2 milyon mültecinin olduğu coğrafyada Avrupa, birkaç yüzle ifade edilen rakamlarla mülteci kabul ediyor." sözleriyle Avrupa ülkelerinin izlediği politikayı eleştirdi.

KAÇMAK İÇİN 3 BİN EURO ÖDÜYORLAR

Ölümü göze alarak umut yolculuğuna çıkan göçmenler, insan kaçakçılarına Yunanistan'a gitmek için kişi başı bin ile 3 bin euro arasında paralar ödüyor. Küçücük bot ya da teknelere balık istifi doldurulan çoğu Suriye, Afganistan, Somali, Elitre, Myanmar, Mısır, Mali ve Filistin uyruklu göçmenler Çeşme, Urla, Seferihisar, Didim, Ayvalık, Çanakkale Ayvacık, Dikili, Karaburun ve Datça sahillerinden umut yolcuğuna çıkıyor. Türkiye ve Yunanistan Sahil Güvenlik ekiplerine yakalanmayan ya da başlarına kaza gelmeyen göçmenler, Yunanistan'ın Sakız, Rodos, Midilli, Kos ve Simi adalarına adım atıyor.

Sahil Güvenlik ekipleri, 2013 yılında Ege Denizi'nde 251 olayda 6 bin 937 kaçak göçmeni kurtarmış, 71 göçmen kaçakçısını yakalamıştı. Bu yıl hem olay hem de kurtarılan sayısı ikiye katladı. 2014 genelindeki rakamlara göre 528 olayda 12 bin 884 göçmenin kurtarılması kayıtlara geçti, 72 insan taciri de yakalanarak yargıya teslim edildi. CİHAN
<< Önceki Haber Mülteci-Der: Mülteciler çaresizlik yüzünden tehlikeyi... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER