Elektrik kesintisi üzerine yazı yazacağım hiç aklıma gelmezdi. Siyaset için kritik hafta çünkü. Meclis’in son birkaç günü. Koca bir dönem bitti. Günahı sevabından çok. Ayrı bir yazı konusu olacak. Dün AKP ve CHP son grup toplantılarını yaptı. Ülke iyiden iyiye seçimin menziline girdi. Haftaya milletvekili listeleri teslim edilecek. Önseçim yapan CHP işi kolayladı. Diğer partiler yoğun çalışma içinde. Genel merkezlerin ışıkları geceleri de yanıyor.
Gözlerden kaçan bir gelişme de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Slovakya’da gurbetçilere konuşurken hedefini küçültmesi oldu. ‘400 olmazsa 330 milletvekili olsun’ dedi. Başkanlık sistemi için asgari rakam bu. Referandum şartıyla tabii. Erdoğan neden rakamı küçülttü? AKP’nin oyları düşüyor mu? Cumhurbaşkanı’nın halkın nabzını tutmak için sürekli anket yaptırdığını bilmeyen yok. 330 bir ipucu olabilir.
Bir sonraki hamle sürpriz olmaz. ‘330 zorsa bari 276 olsun’… Tek parti iktidarı için gerekli sayı bu. Altında kalırsa AKP tek başına hükümet kuramaz. Gördüğünüz gibi yazılması gereken ne kadar çok siyasi konu var. Bir de buna Çağlayan Adliyesi’ndeki baskını ekleyin. Ülkenin en iyi korunan adliyesinde bir örgüt savcıyı rehin alabildi…
Ancak dün hiç beklenmedik olağanüstü bir olay yaşandı. Ülke genelinde elektrikler kesildi. Hakkâri ve Van hariç. Küçük büyük bütün şehirlerde hayat durdu. Büyük şehirlerin çilesi de büyük oldu. Türkiye gündüz vakti karanlığa gömüldü. Peki neden? Ne oldu? Senaryo çok… Komplo teorisi yağmur gibi.
(...)