New York Times'da (NYT) yayınlanan bir makalede, İncirlik Üssü'nünün Amerikan uçaklarının kullanımına açılmasının uzun vadede Türkiye'nin istikrarı adına ağır maliyet getirebileceği savunuldu. Aynı şekilde ABD'nin IŞİD ile mücadelesinde başarıya da sekte vurabileceği iddia edildi.
ABD'nin eski Türkiye Büyükelçisi Eric Edelman tarafından kaleme alınan yazıda, iki ülke arasında İncirlik Üssü'nün ABD uçaklarının Suriye ve Irak'taki IŞİD güçlerine karşı kullanılabilmesi yolunda yapılan uzun pazarlıkların ardından nihayetinde anlaşmaya vardıklarına işaret edildi. Anlaşmanın hem operasyonel hem de ekonomik etkilerinin olacağı savunuldu. Ancak makalede anlaşmanın uzun vadede her iki tarafa da sıkıntılar getireceğine işaret edilerek, ABD adına IŞİD ile mücadele başarısına, Türkiye'nin ise istikrar adına ağır bedellere yol açabileceği ileri sürüldü.
Edelman, makalesinde ABD'li yetkilileri uyararak, İncirlik'in kullanımı karşılığında Kürtler'e yönelik Erdoğan'ın operasyon yapmasına izin vermemesini istedi.
Yazıda, Türk yetkililerin, ABD'nin hava üssünü kullanmasına izin vermesinin Ankara'nın Suriye politikasındaki değişiklikten değil, ülke içindeki siyasi durumdan kaynaklandığını savunuldu. İncirlik ile ilgili varılan anlaşmanın hemen akabinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kürtlere yönelik hava operasyonları başlatarak bölgedeki çözüme giden yolu ateşe attığı iddia edildi. Eric Edelman, "Daha da kötüsü Türkiye, Kuzey Irak'ta IŞİD'e karşı Amerika'nın en güvenilir müttefiki olan Suriyeli Kürtlerin mücadelesine sert darbe vurmuştur" dedi.
Beşşar Esed sonrası Suriye'de nasıl bir rejim kurulacağı yolunda ABD ile Türkiye'nin hep farklı vizyonları olduğu kaydedilen makalede, "Esed sonrası için Washington'un politikası hep tutarsız ve belirsiz olmuştur, ama her zaman çoğulcu ve garanti azınlık haklarının korunması öngörülüyordu. Türkiyenin aceleci politikaları Esed ile savaşta radikalleşmenin yolunu açtı. Türk politikacıları, Müslüman Kardeşler eksenli Suriye'de çoğunlukta olan Sünni nüfusa dayalı yapının hakim olmasını istiyor. Bu da meselelere yardımcı olmadı." ifadeleri yer aldı.
ERDOĞAN, IŞİD'İN YOK EDİLMESİNE ENGEL ÇIKARDI
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son dört yıldır Sünni bir yapının hakimiyeti için sınır güvenliğini gevşek tuttuğu, radikal Sünni grup olan El Nusra cephesine yardım ettiği, hatta Musul'da IŞİD'in Batılı rehinelerin kafalarını kesene kadar da bu örgütü tehdit olarak görmediği aktarıldı. Makalede, Türkiye'nin, ABD'nin IŞİD'i tamamen yok etme hedefini ağırdan ve isteksiz alarak değiştirmeye çalıştığını ileri sürdü.
Erdoğan'ın parti devleti ve başkan olabilmek için mecliste yüksek çoğunluğu ele geçirme gayesinde olduğuna işaret eden yazı, haziran ayında yapılan son seçimlerde Erdoğan'ın partisinin çoğunluğu kaybettiği, yeniden eski gücü eline geçirebilmek için de kasım ayında erken seçime gidileceğini aktardı.
ERDOĞAN, HDP İLE MHP'yi KARŞI KARŞIYA GETİRME UMUDUNDA
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, HDP ile MHP'yi karşı karşıya getirme umudu içinde olduğunu savunan Edelman, makalesinde, mevcut krizi Erdoğan'ın kullanarak PKK ve PYD'e karşı hava operasyonu yaptığını öne sürdü. Edelman "O (Erdoğan), Kürtlere yönelik yeni baskının önünü açarak ülkeyi iç savaş riskine attı" ifadelerini kullandı.
Bu stratejinin belki de Erdoğan'a seçim kazandırabileceğini belirten yorum yazısında, "Ama bu IŞİD ile mücadeleyi ciddi şekilde baltalıyor. Irak'ta PKK Suriye'de PYD arasındaki lojistik ve iletişim bağlantılarını bozarak IŞİD'e karşı en güçlü Suriye'de en etkili savaşan Kürtlerin mücadelesini zayıflatıyor" denildi.
GÜVENLİ BÖLGE RADİKALLER İÇİN SIĞINAK OLABİLİR
Türkiye'nin istediği 'güvenli bölge oluşturma' fikrinin uzun vadede Kürtler'den gelecek istihbarat bilgilerine zarara vererek IŞİD ile mücadelede büyük darbe vuracağı savunuldu. Makele, Türkiye'nin kuracağı güvenli bölgeye Kürt güçlerinin giremeyeceği ve zamanla da El Nusra, Ahrar el Şam gibi radikal gruplar için buraların güvenli birer sığınak haline dönüşerek Suriye içindeki mezhepsel çatışmaları körükleyeceği uyarısında bulundu.
İncirlik anlaşmasının kısa vadeli operasyonlar için Amerika'ya kolaylık sağlayacağı, ancak uzun vadede Türkiye'nin istikrar bozucu eylemleri ile Kürt güçlerini demoralize etmesine değmeyeceği kaydedildi.
Şiddet, ayaklanma arifesinde olan bir müttefikin ABD'nin çalkantılı Ortadoğu'da ihtiyacı olan laik, demokratik Türkiye'nin rolünü üstlenemeyeceği vurgulandı. Türk yetkililerin, politikalarını gerçekleştirebilmek ve Washington'un onayını alabilmek için çaba sarf ettiği hatırlatıldı. Amerika'nın bu talepleri kabul etmemesi gerektiğini savunan Eric Edelman, Obama yönetiminin, Erdoğan'ın politikalarına karşı bazı önlemler almasını tavsiye etti. Bu tavsiyeler arasında yüksek düzeyli toplantılara Türkiye'nin erişiminin kısıtlanması, istihbarat işbirliğinin azaltılması, ekonomik kriz olasılığına karşın uluslararası finans kuruluşlarının Ankara'ya karşı verdiği desteği askıya alması şeklinde sıraladı.
NYT'da yayınlanan makalede Edelman, gidişatın Türk liderleri tarafından değiştirilmesinin son derece güç olduğunu belirterek, "Başarısız Suriye politikası ve Erdoğan'ın mutlak iktidar için inatçı arayışlarının neden olduğu girdabın durdurulabilmesi için Türkiye'ye baskı zorunlu hale gelmiştir" diye yazısını bitirdi.
Eric Edelman, 2005-2009 yılları arasında ABD'nin Türkiye Büyükelçiliği görevinde bulunmuştu. CİHAN